Havaların soğumasıyla grip de kendisini gösterdi. Grip mevsiminin en dikkat etmesi gereken kitlesi de hamilelerdir. Böylece olunca her defasında anne adaylarının grip aşısı olmalı mı sorusu gündeme gelir. Bunun için bilgi ve tecrübesine inandığınız bir uzmana danışarak kararınızı kendiniz vermelisiniz. Hamilelerin ilaç kullanımından özellikle kaçılması gereken ilk üç aylık dönemin ardından grip aşısı yaptırabileceğini söylüyor kimi uzmanlar. Bana göre de grip aşısı, canlı virüs içermediği ve kas içi enjeksiyon yöntemiyle uygulandığı için gebelik döneminde kullanılmasında bir sakınca yoktur. Emzirme dönemindeki annelerin de grip aşısı konusunda kararsız kaldıkları da bir gerçek. Hamilelik döneminde, hastalığa yakalanmamak, nasıl tedavi edilmesi gerektiğinden çok daha önemli ve önceliklidir. Bu sebeple, sadece hamileler değil herkes kış aylarında grip gibi salgın hastalıklardan korunmanın yollarını bilmeli ve benimsemelidir. Hastalıklardan korunmamın ilk kuralı elleri sık yıkamaktır. Ellerimiz, ortamdaki mikroplarla en sık temas kuran organımızdır ve mikropların bedenimize giriş yapabileceği her noktaya sıklıkla temas eder. O nedenle anne adayları, kapalı ortamlardan uzak durmalı. Eğer bu ortamlarda bulunmaya mecburlarsa, maske takmaları uygun olur. Geleneklerimiz gereği sıklıkla tokalaşıp öpüşürüz, karşımızdakini kırmadan bu alışkanlığımızdan vazgeçmek de önemli bir yoldur.
ÇEŞİTLİ BESLENMEYE ÖZEN GÖSTERİN
Bu mevsimde beslenme de çok önemlidir. A Vitamini, enfeksiyondan korumaya yardımcı olur. Bu sebeple A Vitamininden zengin, yumurta, süt, balık, ıspanak, portakal, havuç, kayısı gibi besinler tüketebilirsiniz. C Vitamini de koruyucu vitaminlerden. Portakal, yeşil biber, mandalina, greyfurt, nar, kivi, dereotu, roka ve karnabahar gibi C Vitamini yönünden zengin gıdalarla beslenmeniz sizi gripten korur. Araştırmalar, E Vitamini ve çinko zengini gıdalarla beslenmenin de gripten korunmada etkili olduğunu gösteriyor. Bu sebeple kuru baklagiller, zeytinyağı, ceviz, badem ve fındık gibi gıdaları beslenmenize ekleyin. Bu arada süt, yoğurt, enginar, kereviz, pırasa, kuşkonmaz, muz, nar ve kivi gibi gıdaların da florayı düzenleyerek grip virüsünün ilerlemesini engellediği biliniyor.
DOMUZ GRİBİ MİYİM?
Bu zamanlarda bazı virüsleri karıştırabiliyoruz. A (H1N1) yani domuz gribinin, hafif seyrettiğinde normal griple karıştırılması gibi. Domuz gribi de yakın temas ve öksürükle bulaşır. Bu hastalık 6 ay-24 yaş arası çocuk ve gençlerde daha sık görülüyor. Hamileler ve hastane çalışanları da hastalıktan etkilenecek gruplar arasında. Yapılan araştırmalar, 65 yaş üstü kişilerin gençlere oranla daha az hastalandıklarını göstermektedir. Mevsimsel gribe karşı geliştirilen grip aşılarını domuz gribine karşı tam bir koruyuculuğu yoktur. O nedenle hızlı ve güç soluma, cilt renginde farklılık (mavimsi), aşırı halsizlik, sıvı tüketememe, ateş, kusma, ani baş dönmesi, şiddetli ağrı ve beraberinde gelen cilt döküntüleri varsa hiç vakit kaybedilmeden hastaneye gidilmelidir.