İspanya dün sabaha karşı başkent Madrid yakınlarındaki Burgos kentinde bulunan polis lojmanlarına ait bir sitenin önüne konulan bomba yüklü aracın patlamasıyla sarsıldı. 60 sivilin yaralandığı saldırı sonrası büyük panik yaşandı. Aracın infilak ettiği yerde 10 metre genişliğinde bir çukur açıldı. Çukur yeraltında bulunan su borularının patlamasıyla suyla dolunca bir göle dönüştü. Saldırının sorumlusu yarın 50'nci kuruluş yıldönümünü kutlayacak olan ETA olarak görülüyor.
BU KEZ UYARI YOK
ETA'nın 50 yıldır düzenlediği ve bine yakın sivilin ölmesine neden olan eylemlerinden tek farkı bu kez önceden örgüt üyeleri tarafından uyarısı yapılmamış olması. Saldırının İspanya Hükümeti'nin Marksist-Leninist öğretiyi felsefe edinerek kurulmuş örgütün 50'nci yıldönümü kutlamalarına izin vermeyeceğini açıklamasına cevap olması için düzenlendiği tahmin ediliyor.
FRANSA UYARMIŞTI
İspanyol El Mundo gazetesi İspanyol polisinin geçen hafta Fransız istihbaratından ETA'nın 3 bombalı araçla birbirini izleyen saldırılar düzenleyeceği istihbaratını aldığı ve bu konuda zaten alarmda olduğunu yazdı. Saldırıda kullanılan minibüs ve içine yerleştirilen bomba tipinin Fransız istihbaratındna alınan bilgilerle birebir uyduğu öğrenildi. Bombalı araçların Fransa sınırından ülkeye sokulduğu da belirtildi. ETA son bombalı saldırısını 9 Temmuz'da Bask Sosyalist Partisi'nin önünde gerçekleştirmişti. İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero geçen yıldan bu yana halkın da ETA'ya tepkisini göz önüne alarak örgütle hiçbir konuda pazarlık masasına oturmayacağını söylüyor.
Başbakanı öldürmüşlerdi
1959'da kurulan ayrılıkçı örgüt ETA'nın İspanya'yı en çok sarsan eylemi 1973'te başbakanın ölümüyle sonuçlanan suikasttı. Franco'nun yıllarca sağ kolu olarak görev yapan asker kökenli Luis Carrero Blanco 1973'te başbakanlık görevindeki 6'ncı ayında öldürüldü. Makam aracının geçtiği bir tünele konulan bombanın patlamasıyla hayatını kaybeden Blanco'ya düzenlenen suikast örgütle devlet arasındaki mücadelenin 1980'lere kadar en kanlı noktasına ulaşmasına yol açmıştı. Nitekim 1980'de 100'den fazla sivilin öldüğü eylemlerle en kanlı yıl oldu. Hükümetle yapılan kısa dönemli ateşkesler her seferinde bir başka kanlı eylemle sona erdi.