Kudüs'te bulunan Mescid-i Aksa içindeki Rahmet Mescidi'ne postallarıyla giren İsrail güçlerini uyaran Türk genci Muhammed Tarık Yağcı, o süreçte yaşadıklarını SABAH'a anlattı. Kurban Bayramı'nı geçirmek üzere ailesiyle birlikte Kudüs'e gittiklerini söyleyen Yağcı, "Kurban Bayramı'nın ikinci günü ailemle bayramı geçirmek ve Mescid-i Aksa'yı ziyaret etmek için Kudüs'e vardık. Mescidi Aksayı ziyaret için geldiğim gün daha önceden orada olan bir arkadaşımla karşılaştım.
Bana işgal güçlerinin sürekli Mescid-i Aksa içinde bulunan Rahmet Mescidine baskın yaptıklarını, içeriye postallarıyla girip rahleleri kırdıklarını, hanım ve erkeklerin namaz kılma yerlerini ayıran perdeyi yırttıklarını söyledi. Bu baskınların da sebebi Rahmet Mescidinin olduğu yere sinagog yapmak istemeleri ve oradaki halkı yıldırmak istemeleriymiş. Ben de işgalciler içeriye rahatça giremesin diye bir sonraki gün sabahtan itibaren nöbet tutmaya başladım." dedi.
TEHDİT ETTİLER
İsrail polisiyle karşılaşmasını anlatan Yağcı, "Öğle vakitlerinde 2 polis postallarıyla mescit girişine geldi, birkaç adım içeri girdiler. Ben de 'ayakkabınızı çıkartın burası sinagog değil cami' diyerek birkaç kez bağırdım. Bunun üzerine çok ilerlemeden geri çıktılar ancak bastıkları yerler çok kirlenmişti. Mescitteki Filistinliler ile beraber içeriyi temizledik.
Ancak ikindi namazı vaktine doğru farklı 2 polis tekrar baskına geldi. Yine postallarıyla içeri girdiler. Ben de kutsalımıza yapılan bu saldırıya daha fazla dayanamadım. Ayağa kalkıp karşılarına geçtim, aynı cümlelerle tepki göstermeye çalıştım. Biraz itişme oldu sonrasında jopu çıkararak tehdit etti. Ben senden korkmuyorum dedim ve işgalcilere karşı koymaya çalıştım." ifadelerini kullandı.
MESCİD-İ AKSA'YA GİRİŞMİ YASAKLADILAR
İsrail güçleri tarafından darp edildiğini kaydeden Yağcı, "Yüzüme jopla bir kez vurdular ve sonrasında kollarımdan çekerek beni Mescidi Aksa'ya giren kapılardan biri olan Aslanlı Kapıdaki polis kontrol noktasına götürdüler. Burada pasaportumu aldılar pasaport üzerinde birkaç işlem yaptılar ve fotoğrafımı çektiler.
Ardından bir daha Mescidi Aksa'ya giremezsin diyerek beni kaldığımız otele gönderdiler. Yatsı namazını kılmak için Aksa'ya tekrar geldiğimde içeriye alınmadım ve otele tekrar gönderildim. Filistinlilerin bu tepkiyi göstermesi çok daha zor çünkü tutuklandıklarında tekrar özgür olmaları ayları, yılları bulabiliyor." şeklinde konuştu.
