The Times of Israel gazetesinin haberine göre, Netanyahu paylaştığı video konuşmasında, İsrail'in aylardır Hamas'tan sonra Gazze'nin idaresi konusundaki sorularla uğraştığını öne sürdü.
Hamas yenilene kadar "ertesi gün" tartışmalarının "anlamsız" olduğunu savunan Netanyahu, "Hamas'ın Gazze'yi askeri olarak idare etmediği netleşene kadar, hiçbir aktör kendi güvenliği korkusuyla Gazze'nin sivil yönetimini tek başına kabul etmeye hazır olmayacak." iddiasında bulundu.
Netanyahu, İsrail'in Gazze'deki "sivil yönetim" meselesine çözüm bulmak için çalıştığını ve yapılanların bir kısmının gizli olduğunu ifade etti.
İSRAİL, REFAH'TAKİ SİVİLLERİ ZORLA ÇIKARIYOR
Başbakan Netanyahu, yaklaşık 1,5 milyon yerinden edilmiş Filistinlinin sığındığı Gazze Şeridi'nin güneyindeki Refah kentinde devam eden kara saldırısına ilişkin de değerlendirmelerde bulundu.
ABD başta olmak üzere uluslararası aktörlerin Refah'ta bir kara saldırısının insani felakete yol açacağı yönündeki endişe ve uyarılarına rağmen Netanyahu, İsrail'in sivilleri Refah'tan çıkarmaya devam ettiğini öne sürdü.
Refah'tan şu ana kadar yaklaşık 500 bin kişinin çıkarıldığını savunan Netanyahu, "Sözünü ettikleri insani felaket gerçekleşmedi ve gerçekleşmeyecek." iddiasında bulundu.
Başbakan Netanyahu, ayrıca geçen hafta Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulunda Filistin'in statüsünü genişleten oylamayı da kınayarak, "Ne BM Genel Kurulu ne de başka bir aktör, hiç kimse bizi temel hakkımız olan kendimizi savunma hakkımızı kullanmaktan alıkoyamayacaktır." dedi.
BM Genel Kurulunda 10 Mayıs'ta yapılan oylamada, Filistin'in BM üyeliğinin BM Güvenlik Konseyi'nde tekrar görüşülmesi ve gözlemci statüsündeki Filistin'e bazı ilave haklar tanınmasının istendiği yönündeki karar tasarısı kabul edilmişti.
İsrail ordusu, 6 Mayıs'ta yaptığı açıklamada, zorla yerinden edilmiş Filistinlilerin sığındığı Refah'ın doğusundaki bazı mahallelerin boşaltılmasını istemiş, 7 Mayıs sabahı da Gazze'nin Refah bölgesine kara saldırısı başlatarak Mısır ile olan sınır kapısının Gazze tarafını ele geçirdiğini duyurmuştu.
