Giriş Tarihi: 4.08.2011 08:42 Son Güncelleme: 4.08.2011 08:56

"O fotoğraf" da Türkiye'de

Afgan Kızı fotoğrafıyla tüm dünyada tanınan fotoğraf sanatçısı İstanbul'da...
1984 yılında çektiği Afgan Kızı fotoğrafıyla bütün dünyada tanınan fotoğraf sanatçısı Steve McCurry, Kodak tarafından son kez üretilen Kodachrome 64 filmiyle dünyanın farklı şehirlerini dolaştı ve fotoğraflar çekti.
Afganistan'dan New York'a oradan da Hindistan'a uzanan yolculuğunda bir dönemin kapanışına tanıklık eden ve fotoğraflarıyla bu yolculuğu kutsayan usta fotoğrafçı, bu yolculuğundan en güzel karelerle 3 Ağustos - 4 Eylül tarihleri arasında İstanbul Modern'de olacak.

"HAYAT DEĞİŞİYOR YAPACAK BİR ŞEY YOK"
Zaman gazetesine konuşan McCurry, filmin ve kimyanın fotoğraftan çıkması, büyük bir oranda dijital ortama kayması konusunda gayet gerçekçi bir fotoğrafçı: "Önce Kodachrome 25, sonra 200'ler gitti. Sıra 64'e gelmişti. Hayat değişiyor ve bunun için yapacak bir şeyimiz yok. Eskiden yürürdük, sonra ata bindik ve şimdi arabaya biniyoruz. İstanbul'dan Çin'e gemiler gidiyordu, şimdi uçakla gidiyoruz. Masadaki fotoğraf makinelerine ve cep telefonlarına bakın, hepsi dijital. Değişim olması gereken bir şeydir. Kodachrome çok güzeldi. Fakat en aydınlıktan en karanlığa doğru bir skala düşünürseniz doğru ışıkta çok güzeldi. Fakat dijital, bütün ışık ortamlarında iyi sonuç veriyor."
McCurry'in çektiği 36 kareden 31 tanesi var sergide. Bazıları çok karanlık olmuş, bazılarında flaşı yokmuş McCurry'nin. "Şimdi tekrar bir şansım olsa her konu için üç lokasyonda iki kadraj alırdım" diyor.
"Fotoğrafların banyo süreci bir cerrahın ameliyat yapması gibidir" diyen usta fotoğrafçı ekliyor, "Bir cerrah, sizi ya da ünlü birisini, ya da başbakanınızı aynı ciddiyetle ameliyat eder. Laborantlar da öyledir. Gelen kişinin ünlü ya da ünsüz olması önemli değildir onlar için."
1973 yılında Paul Simon tarafından bestelenen Kodachrome 64 şarkısı bu film için dünya çapında bir güzellemeydi. "Son film için hangi şarkıyı uygun bulursunuz?" sorusuna ise McCurry, "Samuel Barber'ın 'Adagia for Strings'i" cevabını veriyor. "Yeteri kadar hüzünlü ve dokunaklı." diyor. Bunları söylerken de duygulanıyor: "Kodachrome'daki renkler çok şiirseldi. Ve elinizde orijinal film olduktan sonra aynı rengi yakalamak çok kolay. İsterse elinizde 40 yıllık film olsun, aynı renkleri ve canlılığı elde edebilirsiniz."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.