Altınordu, üst üste ikinci sezonda da şampiyonluğa uzanarak, İzmir'in gururu oldu. Bir yerde doğrular yapılıyorsa, başarının gelmesi de kaçınılmaz oluyor. Şampiyonluğun perde arkasında bana göre futbola bir endüstri, kulübe de şirket gözüyle bakılması yatıyor. Yıllardır kulüplerin dernek mantığıyla yönetilmesinin sancılarını yaşıyor İzmir.
Seyit Mehmet Özkan, Buca'da görev aldığı dönemlerde de sürekli şirketleşmenin öneminden bahsediyordu. Bu hayalini
Altınordu'da gerçekleştirdi. Tabi ki şirket kurmak yeterli değil. Bir de yönetimde işi bilen isimlerin yer alması gerekiyor. Özkan, ekibini de futboldan anlayan isimlerden oluşturdu. Herkesin görevi belli. Bir koltukta iki karpuz var üstelik. A takım, üst üste iki şampiyonlukla 3. Lig'den 1. Lig'e kadar yükseldi. Ancak bir de altyapı var. Binlerce çocuk, spor okullarında eğitim görüyor. Seyit Mehmet Özkan'ın yıllar önce attığı tohumlar, artık meyvelerini verecek. Ayrıca Selçuk'taki muhteşem tesisler tamamlandığında Altınordu artık sadece İzmir'in değil, eski günlerdeki gibi Türkiye'nin en önemli kulüplerinden biri olacak. İşte kulüp, şirket olarak görülünce bunlar oluyor. Diğer kulüplere de duyurulur...
AHMET UZAN