En çok kolay soru yanıltıyor
Liselere Geçiş Sınavı’na 10 gün kaldı. Öğrenci ne kadar iyi hazırlansa da bazı teknik hatalar nedeniyle başarısızlık yaşayabiliyor. Uzmanlar uyardı: “Soruyu hafife almayın”

20 Haziran'da düzenlenecek Liselere Geçiş Sınavı'na (LGS) sayılı günler kaldı. Öğrenciler LGS'ye ne kadar iyi hazırlanmış olsa sınav sırasında yapılan bazı teknik hatalar başarısızlığa neden olabilir. Peki LGS'de en çok hangi hatalar yapılıyor? Hangi sorular daha çeldirici oluyor? SABAH'a konuşan Bahçeşehir Koleji PDR Koordinatörü Sibel Durak bu hataları şöyle sıraladı:
SORULARI ÖN YARGI İLE OKUMAK: Bazı öğrenciler, sırf soru paragrafı uzun diye veya soruda karmaşık bir grafik veya şekil var diye, daha soruyu okumadan "bu soru kesin zor, ben yapamam" ön yargısıyla yaklaşırlar. Bu olumsuz bakış açısı, bilginiz olmasına rağmen soruyu çözememenize neden olabilir. Ya da tam tersi "Bu soru çok kolaya benziyor" yaklaşımı da soruyu hafife alıp yeterince dikkatinizi vermeyip yanlışa düşmenize sebep olabilir.
TURLAMA TEKNİĞİNİ KULLANMAMAK: Sınavda yanıtlanacak tüm testlerde, birinci turda yanıtı kolayca bulunabilecek soruların çözülüp, zaman alıcı ve zor soruların ikinci tura bırakılmasına "turlama tekniği" denir. Bu yöntem testteki her soruyu görebilmenizi sağlar. Cevaplandırılamayan soruları soru kitapçığında bir işaret veya simge ile işaretlemek (örneğin "boş bırakılan soruların" soru numarasını yuvarlak içine almak ya da cevap şıkkı işaretlendiği halde tereddüt edilen soruların yanına "soru işareti" koymak gibi) o soruların kitapçıkta kolayca bulunmasını sağlayıp zaman kaybını önler.
SORU İLE İNATLAŞMAK: Bazen işlem yapıp üzerinde yeterince düşünmenize rağmen doğru cevaba ulaşamayabilirsiniz. Bu durumda "mutlaka bu soruyu çözeceğim, çözmeden diğer sorulara geçmeyeceğim" şeklinde inat etmek size genellikle çok zaman kaybettirir. O soruya harcadığınız zamanı, "iki kolay soru" çözmek için harcamak çok daha akıllıca olacaktır. Unutmayın ki sınavdaki çok kolay bir matematik sorusu ile çok zor matematik sorusu aynı puanı getirmektedir.
SORULARI KENDİ YORUMUNU KATARAK ÇÖZMEYE ÇALIŞMAK: Test çözerken, soru bizden ne istiyorsa sadece onu düşünmemiz ve verilen bilgi üzerinde yorum yapmamamız gerekir. Soru cümlesi ve verilen bilgi bizim değer yargılarımıza ters gelebilir. Bu durumda "verilen bilgi ve sorulan soru" üzerinde durmalıyız. Yani test çözerken kendi mantığımıza göre değil, sorunun mantığına göre hareket etmeliyiz.
ANAHTAR SÖZCÜKLERE DİKKAT ETMEMEK: Sorularda altı çizili veya kalın yazı karakterli ifadeleri daha dikkatli okumalısınız. Sınavda bazı soru kökleri "hangisi değildir, hiçbir zaman, yoktur, asla vb." gibi olumsuz olarak verilmektedir. İnsan psikolojisi soru içindeki ifadeleri "olumlu" yönde algılamaya eğilimlidir. Bu nedenle bu tip sorularda acele etmeden, ilk önce soruyu iyi anlamaya çalışın.
KODLAMAYI SONA BIRAKMAK: Zaman kazanacağım diye kodlamayı sona bırakmak sınav sonrası yorgunluk ve dikkat dağılmasının fazlalığı sebebiyle hatalı veya eksik kodlama riskini artırır, kaydırma yapmanıza yol açar. Her yıl yüzde 0,5 adayın kaydırma hataları nedeniyle mağdur olduğunu unutmayın
KODLAMAYI TEK TEK YAPMAMAK: Kodlama her sorudan sonra yapılmalıdır; bu kesinlikle zaman kaybı değildir. Çünkü kodlama için geçen süre bir ölçüde dinlenme süresidir. Bu zaman dilimi içinde zihin başka soruya geçmek için hazır hale gelir. Kaydırma riskini azaltmak için kodlarken sorunun numarasını ve yanıtını içinizden tekrar edin.
İŞLEMLERİ ZİHİNDE YAPMAK: İnsan beynine bilgi aktaran sinir liflerinin yüzde 40'ı retina, yani göz bağlantılıdır. İşlemleri yazarak yapmadığınızda gözlerinizi kullanmamış olursunuz. Bu da hata olasılığını arttırır. Her türlü işlemin test kitapçığı üzerinde yapılması gerekir.
HANGİ TESTTEN BAŞLANACAĞINA KARAR VERMEMEK: Testlerin çözüm sırası öğrenciden öğrenciye farklılık gösterir. Önemli olan, sizin için zamanlama ve verim açısından en uygun çözüm sırasını, yıl içerisinde yaptığınız test çözümü çalışmaları ile bulmanızdır. Genel ilke, en başarılı olunan dersten başlamaktır. En başarılı olunan testten başlamak, sınavın başında, her öğrencide belirli bir düzeyde bulanan sınav kaygısının da kontrol altına alınmasına yardımcı olacaktır.
SORUYU OKUMADAN PARAGRAFI OKUMAK
SORU 3 bölümden oluşur. Metin, soru kökü ve seçenekler. En başta dikkat edilmesi gereken bölüm soru köküdür. Yani soruda paragraf üstte verilmiş olsa bile önce sorunun okunması gerekir. Soru kökü iyice anlaşılmadan metin ve seçeneklere yönelmek, hem soruyu yanlış çözmenize hem de zaman kaybına neden olacaktır. Soruda tam olarak ne istendiğini anlamak, soruyu çözmenin yarısıdır.
ŞIKLARIN TAMAMINI OKUMAMAK
ŞIKLARIN hepsini okumadan, cevabı bulduğunuzdan emin olduğunuzu düşünerek kalan şıkları okumadığınızda aslında çeldirici şıkka gitmiş olabilirsiniz. Bazen cevap şıklarında "doğru cevaba çok benzeyen, ancak doğru olmayan bir, bazen de iki tane özel 'çeldirici şıklar' bulunur. Çeldiriciler, ilk bakışta doğru cevaba çok benzeyen ancak doğru olmayan şıklardır. Çeldiricilerin sizi çeldirmemesi için her durumda tüm şıkları okuyun.