Devlet Bakanı Hayati Yazıcı, kamu toplu sözleşme görüşmeleri sonunda imzalanan protokolle işçilerin Ocak ayından bu yana biriken ücret farklarının bütçe imkanları doğrultusunda gecikmeksizin ödeneceğini bildirdi.
Yazıcı, kamu toplu sözleşme görüşmelerinin tamamlanmasının ardından Başbakanlık Merkez Bina'daki çerçeve protokol imza töreninde yaptığı konuşmada, yoğun bir çalışma ve bütçenin bütün imkanları zorlanmak suretiyle görüşmeleri sonuçlandırdıklarını söyledi.
2 yıllık süreyi kapsayan protokole göre, toplu sözleşmelerin birinci yılın ilk altı ayında işçi ücretlerine yüzde 3, ikinci altı ayında yüzde 5,5 zam yapılacağını bildirdi. Yazıcı, ayrıca ücreti bin 100 TL'nin altında kalanlara bu miktarı aşmamak kaydıyla 60 TL ilave zam yapılacağını belirtti.
Bakan Yazıcı, yüzdelik artışların 60 TL'lik iyileştirmelerin üzerine uygulanacağını kaydetti.
Yazıcı, ücretlerde 2010 yılının birinci ve ikinci altı aylarında yüzde 2,5'er artışa gidileceğini, enflasyonun zam oranlarını geçmesi halinde de farkın ücretlere yansıtılacağını söyledi.
Protokol çerçevesinde Ocak ayından bu yana biriken ücret farklarının bütçe imkanları doğrultusunda gecikmeksizin ödeneceğini vurgulayan Yazıcı, ayrıca sendikaların yetki ihtilafı olan iş yerlerinde de protokolün uygulanacağına işaret etti.
Yazıcı, daimi kadroya geçirilen işçilerden sınava girip başarılı olarak kadro ve derecelerinde değişikliğe hak kazananlara, atandıkları derecenin ücretlerinin verilmesi konusunda toplu iş sözleşmelerinde gerekli düzenlemelerin yapılacağını bildirdi.
Hayati Yazıcı, kategoride bir değişiklik yapılmayan sosyal haklarda ise ücret zammı oranında artışa gidileceğini belirtti.
Yazıcı, bu protokolden 241 bin 153 kamu işçisi ve aileleriyle 1 milyon kişinin faydalanacağına dikkati çekerek, protokolün imzalanmasına katkı veren herkese teşekkür etti.
Türk-İş'in önerilerini sabah Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a ilettiklerini anlatan Yazıcı, görüş ve talimatlarını alarak protokolü imzaladıklarını söyledi.
ZAMLI ÜCRETLER
Yazıcı, konuşmasında zamlar sonrasında Temmuz ayında ücretlerde yaşanacak değişimlere ilişkin şu bilgileri verdi:
-En düşük 666 TL olan ücret kümülatif yüzde 18,5 zamla 123 TL artacak.
-Bin TL olan ücret kümülatif yüzde 15 zamla 152 TL artacak.
-Bin 200 TL'lik ücret kümülaütif yüzde 8,7 zamla 104 TL artacak.
-Bin 500 TL'lik ücret kümülatif 8,7 zamla 130 TL artacak.
-Bin 750 TL ücret kümülatif 8,7 zamla 152 TL artacak.
-2 bin TL ücret kümülatif 8,7 zamla 173 TL artacak.
KUMLU'NUN SÖZLERİ
Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu da varılan uzlaşma noktasının hayırlı olmasını dileyerek, ''Bu oranlar elbette ki kayıplarımızı tümüyle telafi etmiyor. Biz istediğimiz zam oranına tam olarak ulaşamadık, ama bu hepinizin bildiği gibi bir toplu pazarlık ve bir noktada uzlaşmak gerekiyor'' dedi.
Toplu sözleşme müzakereleri başladığından bu yana hep görüşmeleri masada bitirmek istediklerini vurguladıklarını anımsatan Kumlu, bu yönde ellerinden gelen bütün gayreti gösterdiklerini dile getirdi.
Mustafa Kumlu, ''Bu süreçte attığımız her adımda arkamızda duran teşkilatımıza, bize destek veren işçi, memur konfederasyonlarına, meslek örgütlerine, katkıda bulunan herkese teşekkür ediyorum. Bu sözleşmenin ülkemize, iş yerlerine ve işçilerimize hayırlı olmasını diliyorum'' diye konuştu.
KUMLU SORULARI YANITLADI
Yazıcı ve Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, kamu toplu sözleşme görüşmelerinin tamamlanmasının ardından Başbakanlık Merkez Bina'daki çerçeve protokol imza töreninde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Kumlu, bir gazetecinin, ''Yarın Konfederasyon'un Başkanlar Kurulu'nu toplamayı planlıyordunuz. Bu toplantı olacak mı?'' sorusu üzerine, ''Doğrudur, biz özellikle Başkanlar Kurulumuzu toplu iş sözleşmesi görüşmelerinin bitmemesi halinde ondan sonra yapacağımız eylemleri kararlaştırmak için toplayacaktık. Toplu iş sözleşmesi bittiğinden dolayı Başkanlar Kurulu'nu erteledik'' dedi.
Bakan Yazıcı, ''Kumlu'nun bazı maaş kalemlerinden dolayı yüzde 6'ya yakın kayıp yaşadıklarını'' söylediğini anımsatarak, bu konuda bir düzenleme yapılıp yapılmayacağını sorması üzerine, sözü edilen yasal düzenlemenin yeni yapıldığına dikkati çekti. Yazıcı şöyle konuştu:
''Biz burada bir uzlaşma protokolü imzaladık. Çok fazla derinlemesine kritik yapmak istemiyorum. Kayıp nereden baktığınıza bağlı. Ambara dışardan bakarsınız, bir de ambarın içinden bakarsınız. Dolayısıyla arkadaşlarımızın bu şekilde değerlendirmeleri çok doğal. Dünyadaki küresel ekonomik kriz ve bunun Türkiye'ye yansımalarını dikkate aldığımızda, biz bütçe imkanlarını çok zorladık. Belki bunun yansımaları belli kesimlere, yatırımlara vesaire olacak, ama biz işçilerimizin sokağa dökülmesini istemedik. Hak aramak çok doğrudur, bunu doğal karşılıyoruz, ama bir taraftan çalışanlarımız hak ararken bunu bulunmuş bir fırsat gibi Türkiye'nin karışıklığına vesile yapmak isteyenler de var. Belki onlar şu an üzülmüşlerdir, varsın üzülsünler. Onu da hep birlikte giderdik.''
Kumlu da aynı soruyla ilgili olarak, ikramiyelerden sosyal sigorta primi kesilmesi konusunun takipçisi olacaklarını, bunun sadece toplu sözleşme meselesi olmadığını vurguladı.
Bakan Yazıcı, bir soru üzerine, ücretler konusundaki yüzde 1'lik artışın 6 aylık maliyetinin yaklaşık 51,5 milyon TL olduğunu bildirdi.
''KURUMUN PARASI VARSA ÜZERİNE OTURACAK DEĞİL''
Ücret farklarının iş yerlerinin durumuna göre gecikmeksizin ödeneceğini dile getiren Yazıcı, şunları söyledi:
''Kimi iş yerleri Hazine'nin takviyesine ihtiyaç duyuyor. Kimisi de piyasa koşularına göre mevcut durumu dikkate almak suretiyle gecikmeden ödeme yapılacaktır. Tamamen iyi niyete, ilişkilere bağlı, mevcut duruma bağlı olan bir şeydir. Kurumun parası varsa üzerine oturacak değil, elbette ki işçiye olan borcunu ödeyecektir. Bu çerçevede bir düzenleme protokolün son maddesinde yer almıştır. Bu konuda ümit ediyorum ki kamu idareleri işçilerimizin haklarını gecikmeksizin, ilk fırsatta, imkanları doğduğunda ödeyecektir.''
Mustafa Kumlu, ''Gelinen bu tabloda işçilere ne anlatacaksınız, anlatacaklarınız işçiyi tatmin edecek mi?'' sorusuna ise ''Şu anda kamuda çalışanların yüzde 90'ına yakınını temsil eden genel başkanlar burada. Ve onlarla bu kararı aldık. Cevabını vereceğimize inandığımız için de imzayı atmış bulunuyoruz'' yanıtını verdi.