Geçtiğimiz ay Türk resminin en önemli isimlerinden Osman Hamdi Bey'e ait 'Vazo Yerleştiren Kız' adlı eser rekor fiyatla satıldı. Antik A.Ş'nin düzenlediği müzayedeyle satışa çıkan 47x25 santimetre boyutlarındaki tabloya 3 milyon 280 bin lira ödendi. Bu rakam ünlü ressamın sekiz yıl önce satılan ünlü eseri Kaplumbağa Terbiyecisi'ni hatırlattı. 222x122 boyutlarındaki dünyaca ünlü bu tablo da 5 milyon liraya alıcı bulmuştu. İktisat Bankası Koleksiyonu'nda yer alan ve Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından satışa çıkarılan tabloyu Sunaİnan Kıraç Vakfı'nın kurduğu Pera Müzesi evine götürmüştü. Pera Müzesi'nde sergilenen Kaplumbağa Terbiyecisi, o dönemde her gün binlerce sanatseverin mekâna akın etmesine neden olmuştu.
DEĞERİ İKİYE KATLANDI
Pera Müzesi Müdürü Özalp Birol tablonun değerinin bugün ikiye katlanarak en az 10 milyon dolar olduğunu söylüyor. Tablonun stratejik bir yatırım olduğunun altını çizen Birol, "Bu yatırım sayesinde müze daha açılmadan gündemdeydi. Açılış öncesinde tabloyu almıştık. Hem resim değer kazandı hem de kurum. Günde bin 500 kişi sırf bu resmi görmek için geliyordu. Şimdi de ünü yurtdışına yayıldı. Turistler Pera Müzesi'ne uğrayıp tabloyu görmeden gitmiyor. Bu yüzden tabloya 'Pera Müzesi'nin Mona Lisa'sı" demek yanlış olmaz" diyor.
1 MİLYON DOLARLIK PORTRE
12 milyon lira bütçeli Suna-İnan Kıraç Vakfı'na ait 3 büyük koleksiyon var: 10 bin parçalı Anadolu ağırlıkları ve ölçüleri koleksiyonu, 800 parçalı Kütahya çini ve seramikleri koleksiyonu ve Osmanlı eksenli oryantalist resim koleksiyonu. Özalp Birol, "En son değeri 1 milyon doların üzerinde olan Yusuf Agah Efendi'nin portresini aldık" diyor.
'SUNA İSTEDİ, ALIN'
Kaplumbağa Terbiyecisi'nin müzeye kazandırılmasında Özalp Birol'un da rolü var. Bu tür yatırımlarda son kararı her zaman vakfın kurucularının verdiğini söyleyen Birol, süreci şöyle anlatıyor: "Yönetim kurulu olarak tablonun alınmasını istedik. İnan Bey, 'Suna bu resmi istiyor, alacaksınız' talimatını verdi. Müzayede 3.5 milyon dolara gelince durduk. Ama bizim oldu. Bu yatırımın kredisini Sunaİnan Kıraç'a vermek lazım."
Diğer müzeleri nasıl buluyor?
Koç Müzesi: Rahmi Koç Müzesi, sanayi konseptiyle baktığımızda türünün yegâne temsilcisi. Üstelik çok başarılı. Yeri son derece avantajlı. Haliç'in kıyısında ve ana artere paralel bir konumu var.
Sabancı Müzesi: Kültür-sanat dünyasına nitelikli katkıları olan, uluslararası sergi projeleriyle dikkat çeken bir müze. Son yıllarda vakıf koleksiyonlarına da odaklandı. Deneyimli bir müzeci tarafından yönetiliyor. Konumu da çok avantajlı.
İstanbul Modern Müzesi: İsmiyle müsemma bir yer. İstanbul'daki tüm güncel sanat etkinliklerine ışık tutmayı hedefleyen, hatta paralel organizasyonlar yapan bir müze. Modernden güncele geçiş dönemlerine de ev sahipliği yapıyor.
Pera Müzesi: Eklektik diyebileceğimiz bir yapıya sahip. Her katında ayrı bir keyif bulabilirsiniz. Sabancı ve İstanbul Modern'e kıyasla daha küçük bir alana kurulu olsa da hoş koleksiyonlara sahip. Çok stratejik sergilere de imza atıyor.
Sadberk Hanım Müzesi: Çok güzel bir binada. Koleksiyonları da son derece iyi. Tek sıkıntısı yoğun yaya trafiğinin ortasında konumlanmış. Sarıyer'e müze gezmeye gitmek çok da kolay değil. Aynı binayı ışınlayıp Beyoğlu'na koysanız ziyaretçi sayısı 10 katına çıkar.