Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun Öldürülmesine Tepkiler Sürüyor

Ege Üniversitesi’nde çıkan kavgada öldürülen Fırat Yılmaz Çakıroğlu için Osmangazi Üniversitesi Meşelek Kampüsü’nde ülkücüler eylem yaptı.
Yemekhane önünde bir araya gelen ülkücüler, önce basın açıklaması yaptı, daha sonra dua edip, ülkücü yemini ettiler. Eskişehir Ülkü Ocakları Osmangazi Üniversitesi Teşkilat Başkanı Batuhan Öztürk, yaptığı açıklamada "Bugün burada Ege Üniversitesi Teşkilatı Başkanımız Fırat Yılmaz Çakıroğlu’nun şehit oluşu üzerine toplanmış bulunmaktayız. Malumunuz, Çakıroğlu Ege Üniversitesi’ndeki bölücü zihniyetli insan müsveddeleri tarafından saldırıya uğramış, üniversite yetkililerinin ve emniyet mensuplarımızın umursamaz tutumu sonucu şehit olmuştur. Bu olay, üniversitelerimizdeki öğrenci görünümlü teröristlerin son haline, üniversite yetkililerinin ve Türk polisinin ihmalkarlığına çözüm süreci safsatasının eğitim kurumlarını getirdiği duruma en net örnektir" dedi.
Fırat’ın, Türkiye Cumhuriyeti’ne kin kusanları güldürmemek için şehit olduğunu kaydeden Çakıroğlu, açıklamasını şöyle sürdürdü:
"Fırat, eğitim yuvası olması gereken üniversiteleri PKK yuvası haline getirenler var olmasın, bölücüler hiçbir öğrencinin eğitim hayatını engellemesin diye şehit oldu. Fırat, üniversiteler Cizre’ye dönmesin, memleket bölünmesin diye şehit oldu. Fırat, TBMM’deki 29 tane ş.... 13-14 yaşındaki çocukları eylemlerde kullanmasın, Kandil’deki hainler zafer nidası atmasın diye şehit oldu. Fırat, ’Türk Kürt kardeştir, PKK kalleştir’ sloganları yeri göğü inletsin, unutulmasın ve daima dilden dile gönülden gönüle işlesin diye şehit oldu. Fırat, İmralı’da yatan bebek katili gebersin, Türk Kürt kardeşliği ilelebet sürsün diye şehit oldu. Biz klasikleşmiş cümleleri duymak istemiyoruz. Polis gerekli önlemi alacaktır, güvenlik müdahale edecektir cümlelerini ağızlarına sakız yapan yetkililerin, artık o sakızı tükürmelerini istiyoruz. Eskişehir Osmangazi ülkücüleri olarak, en önemlisi insan olarak, milletvekillerimize, valilerimize, rektörlerimize, dekanlarımıza her ne makamı ve mevkisiyle o koltuklarda oturan büyüklerimize sesleniyoruz; bu kanı durdurun. Üniversitelerimizden PKK’lıları çıkartın. Öğrencilerin eğitim hayatını engelleyenlere eğitim hakkı tanımayın. Fırat, ülkücü hareketin ilk şehidi değildir, belki son da olmayacaktır. Bunu önümüzdeki süreç gösterecektir. Genel Başkanımız Olcay Kılavuz’un dediği gibi; içimize akıttığımız kan dolmuş, taşmış durumdadır. Ülkücü hareket, Türk vatanını kaosa ve iç karışıklığa sürükleyecek hiçbir oyunun içinde olmayacak, sağ duyusunu daima koruyacaktır. Fakat şu da bilinmelidir ki; üniversitelerdeki olaylar bu seviyede baş gösterirse, Ruhiler, Süleymanlar, Fıratlar şehit olmaya devam ederse, öğrencilerin eğitim hayatı engellenirken üniversite yetkilileri ve güvenlik güçleri eli kolu bağlı oturursa muhakkak meşru müdafaa hakkımız doğacaktır. Herkes ayağını denk alsın. Şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum, Türk milletine ve ülkücü camiaya başsağlığı dileklerimi iletiyorum."