Survivor All Star 2024 takımlarının ilk tanıtıldığı andan bu yana seneler sonra Survivor'a dönüşüyle çok konuşulan oyuncunun dahil olması uzun sürmüştü. Dün dahil olmasıyla sosyal medyada gündem oldu. Fakat yarışmadaki hikayesi kısa sürdü. Herkesi şaşırtan o olay yaşandı. Nihat Altınkaya diskalifiye mi oldu?
24. bölümde yarışmaya katılan Nihat Altınkaya Mavi takım yarışmacısı olarak oyuna dahil oldu. Dün ilk parkuruna rakibi Sercan Yıldırım ile çıktı. Engelleri aşıp bitiş atışına geldiğinde sakatlığı nüksetti ve yarışmacı yerde acılar içinde kıvrandı. O anlar herkesi korkuttu.
Oyun alanında yaşadığı acıyla kıvranan yarışmacıya arkadaşları destek oldu. Aşil tendonunda yaşadığı sakatlık nedeniyle daha önceleri zor günler geçiren yarışmacı yine aynı noktadan sakatlandı. Oyun alanına ambulans geldi ve apar topar hastaneye kaldırıldı.
Ilıcalı, Nihat Altınkaya'nın sakatlığına dair şu ifadeleri kullandı: "Tabii ki çok üzücü bir olay yaşandı ve yani kendim de bizzat birçok sakatlık yaşamış biri olarak bugün Nihat'ın durumuna çok üzüldüm. Aylarca bugün için çalıştı, arkadaşlarımız ona bu sene gelme, önümüzdeki sene gel istersen dedi, ama öyle bir kadro var ki bu sene bu kadronun içinde olmam lazım dedi."
Acun Ilıcalı, Nihat Altınkaya'nın sakatlığının tekrarladığını ve 4 saat içinde onu uçağa bindirerek İstanbul'a getirdiklerini belirtti. Ilıcalı, Nihat Altınkaya'nın İstanbul'a dönüşü hakkında şu bilgileri verdi: "Yarın İstanbul'da olacak çünkü vakit kaybetmememiz gerekiyor. Yani ortopedik sakatlıkları için her zaman Allah daha büyüğünü vermesin derim."
Nihat Altınkaya'nın diskalifiye olup olmadığı henüz netleşmedi. Yarışmacı diskalifiye olacak mı, olmayacak mı hastanedeki tedavisinden sonra bildirilecek. Nihat Altınkaya'nın yarışmaya tekrar dahil olup olmadığı bilgisi kesinleşince haberimizde yer vereceğiz.
8. Yargı Paketi son dakika haberleri içerisinde takip edilmeye devam ediyor. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç'un açıklamaları doğrultusunda yakın mercek altına alınan kanun teklifi özellikle hükümlü ve aileleri tarafından araştırılıyor. Yargı paketi maddeleri kapsamında denetimli serbestlik açıklaması yapan Bakan Tunç'tan mahkumlara genel af var mı sorusuna da yanıt geldi. Peki, 8. Yargı paketi içeriği neler, ne zaman yürürlüğe girecek, Meclis'ten geçti mi? İşte, son durum…
8. Yargı paketi ne zaman çıkacak sorusunda Bakan Tunç'un açıklaması belirleyici oldu. Meclis'te görüşülecek kanun teklifi ile birçok alanda detaylı düzenlemeler yapılacak. Oldukça yoğun incelikli bir çalışmanın ürünü olarak ortaya çıkacak kanun teklifi Bakan Yılmaz Tunç'un liderliğinde takip ediliyor. ''Yargı Hizmetlerinin Etkinliğinin Artırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'' Meclis'e geliyor mu merak konusu. Peki, 8. yargı paketi içeriği ve maddeleri neler, genel af var mı? İşte, ayrıntılar...
8. YARGI PAKETİ İÇERİĞİ VE MADDELERİ BEKLENİYOR! ''Yargı Hizmetlerinin Etkinliğinin Artırılması Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'' için geri sayım başladı. Adalet Bakanı Yılmaz Tunç geçtiğimiz günlerde CNNTürk'te gündeme dair değerlendirmeler yaparken 8. Yargı Paketi ve denetimli serbestlik düzenlemesi hakkında açıklamalarda bulundu. Öte yandan Bakan Tunç paketin çıkışına dair tarih aralığı da verdi. İşte, konuşmadan başlıklar:
DENETİMLİ SERBESTLİKTE ORANSAL DÜZENLEME Toplumda cezasızlık algısının yaygın olduğunu belirten Bakan Tunç, denetimli serbestliğe dair şu sözleri kaydetti: "Bu algıyı ortadan kaldırmamız lazım. Düzensizlik algısını ortadan kaldıracak düzenlemelerimiz var. İki yıl ceza almışsa birisi, bir yıl sonra koşullu salıverme süresi dolar. Koşullu salıverme süresi bir yıl olduğunda denetimli serbestlik süresi de bir yıl, o zaman iki yıldan yatacak hiçbir ceza kalmaz. Dolayısıyla iki yıl ceza alan hiç cezaevinde kalmamış olur. Böyle bir durum da tabii özellikle cezası iki yılın altında, üç yılın altında suçlar bakımından 'suç işledi, yanına kar kaldı' şeklinde bir algı var. Burada yaptığımız düzenleme, bir yıllık maktu denetimli serbestlik yerine oran getirmek istiyoruz."
Yapılacak yeni düzenleme ile bir yıl ceza alan kişinin 6 aylık koşullu salıverme oranın sadece 5'te 1'lik kısmının denetimli serbestlik olmasını istediklerini belirten Tunç, "Yani bunun en az 5 ayını cezaevinde kalmış olsun diyoruz. Taslakta önerimiz bu. Tabii ki milletvekillerimizin takdirinde."
TEMYİZ SÜRELERİNE DÜZENLEME Yeni yargı paketinde temyiz sürelerine ilişkin düzenlemelerin de yer alacağına vurgu yapan Tunç, mevcut düzenlemede, iş, hukuk, ceza mahkemelerinde 7, 8, 15 gün gibi farklı temyiz, itiraz süreleri bulunduğunu hatırlattı. Adalet Bakanı Tunç, "Artık bu sorular da ortadan kalkmış olacak. Tek bir yanıt olacak. İki hafta. Bütün davalarda itiraz ve temyizde süre iki hafta olacak. Diyoruz ki, tebliğden itibaren başlasın süre ve iki hafta içinde temyiz edebilsin." dedi.
Bakan Tunç ayrıca, yeni yargı paketiyle Anayasa Mahkemesinin (AYM) pilot kararı gereği, makul sürede yargılama yapılmadığı iddialarıyla ilgili başvurular için Tazminat Komisyonu kurulacağını da bildirdi. Bakan Tunç, Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği bazı usul düzenlemeleri olduğunu, buna ilişkin de yeni yargı paketinde çalışıldığını belirtti.
8. YARGI PAKETİ NE ZAMAN ÇIKACAK? Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 8. Yargı Paketi'ne ilişkin, "Takvim çok uzamaz. Seçim takvimi içerisindeyiz şu anda ama Meclis seçim için tatile ayrılmadan, ara vermeden, şubat sonu gibi, marta kalmaz, şubat ortaları gibi Mecliste görüşülür." dedi.
GENEL AF ÇIKACAK MI? 8. Yargı Paketi içeriğinde mhakumlara genel af düzenlemesinin yer alıp almayacağına dair soruyu cevaplayan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç böyle bir çalışmanın gündemde olmadığını belirtti.
Beklenen konular şöyle: 24 Ocak 2024 tarihi itibarıyla evlenen kadınlar, eşinin soyadı yerine artık yalnızca kendi soyadını taşıyabilecek. Anneye, baba ile çocuk arasındaki soybağının reddi davasını açma imkânı tanınacak. Çocuk evlat edinenlerin adları, evlatlığın kimliğine ana ve baba adı olarak yazılabilecek. 1 Nisan 2024 tarihinden sonra verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması (HAGB) kararlarına karşı istinaf mahkemesine başvurulabilecek. Hapis cezası gerektiren suçlarda ön ödeme miktarının hesaplanmasında bir gün karşılığı olarak belirlenen 30 TL, 100 TL'ye yükseltilecek. Doğrudan verilen adli para cezalarında kesinlik sınırı 3 bin TL'den 15 bin TL'ye çıkarılacak. Hükümlünün koşullu salıverilme süresinin beşte birini denetimli serbestlikte geçirmesi sağlanacak. Böylelikle, her hükümlü cezasının en az yüzde 40'ını cezaevinde çekecek. Denetimli serbestlik süresi 3 yılla sınırlandırılacak. Hükümlülerden 0-6 yaş grubunda çocuğu bulunan kadınlar, maruz kaldığı ağır bir hastalık, engellilik veya kocama nedeniyle hayatlarını yalnız idame ettiremeyenler ve 70 yaşını bitirmiş olanlar, koşullu salıverilme için cezaevlerinde geçirmeleri gereken sürenin beşte üçünü ceza infaz kurumlarında geçirmeleri halinde denetimli serbestlikten yararlanabilecek. Kadına şiddetle mücadele kanununda düzenlenen zorlama hapsine itiraz yoluna ilişkin düzenleme yapılacak. Makul sürede yargılanma hakkının ihlâl edildiği iddiasıyla yapılmış ve kanunun yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla AYM'de derdest olan bireysel başvurular ile AYM'nin incelemenin sürdürülmesini haklı kılan bir neden görülmediği gerekçesiyle düşme kararı verdiği bireysel başvurular bakımından da Tazminat Komisyonu'na başvuru imkânı getirilecek.
Hakkında ikinci defa tekerrür hükümleri uygulanan hükümlüler, cezalarının dörtte üçünü infaz kurumunda iyi hâlli olarak geçirmeleri halinde koşullu salıverilmeden yararlanabilecek. Halihazırda ikinci defa mükerrer olanlar şartlı tahliyeden yararlanamıyor; cezalarının tamamı kadar süre cezaevlerinde kaldıktan sonra tahliye olabiliyorlardı. Teklifle mahkumların ikinci defa mükerrer oldukları cezalarının tamamı kadar değil, dörtte üçü kadar cezaevinde kalmalarının önü açılacak. Denetimli serbestlikten yararlanamayan ikinci kez mükerrer olan hükümlüler denetimli serbestlikten de yararlanabilecek. Mesleğinde 20 yıl kıdeme sahip hukukçular, sınavsız olarak arabulucu olabilecek. İcra ve İflas Kanunu ile Hukuk Muhakemeleri Kanununda değişiklik yapılarak, parasal sınırlarda yeniden değerleme oranında artırma yapılması sonucunda belirlenen miktarlarda bin TL'nin altı dikkate alınmayacak. Bölge adliye mahkemesinin kaldırma kararı üzerine ilk derece mahkemesince verilen kararlar ile Yargıtay'ın bozma kararı üzerine yeniden verilen kararlara karşı, ilk karar tarihinde geçerli olan parasal sınırlara göre istinaf ve temyize başvurulabilecek.