Aç karnına su için Sabah aç karnına, mümkünse limon sıkılmış suyun fazla kiloları yakmada etkili olduğu sık sık söylenir. Ancak ne limon, ne maydanoz ne de ceviz suyunun kilo verdirici bir etkisi yoktur. Suyun açlık hissini bastırdığı ve iştahı kapattığı doğru; ancak, 'litrelerce su içtim', diye fazla kilolarınızın kendiliğinden yanmasını beklemeyin.
Mucize ıspanakta
Posa, folik asit ve potasyum açısından zengin olabilir, ancak tüm yeşil yapraklı sebzeler gibi ıspanak da demir açısından fakirdir. Dolayısıyla diyet sırasında bol bol ıspanak tüketilmesi gerektiği görüşü doğru değildir. Bir diyet gıdası olarak ıspanak yağsız ve az haşlanmış olduğu sürece uygundur.
Akşamları yeme
Akşam yemeklerini hayatınızdan çıkarmak fazla kilolarla mücadelenizde ne kadar faydalı olur? Bu tamamen kişiye bağlıdır. Önemli olan gün içinde harcadığınız kalori ile aldığınız gıdalarla bedeninize yüklediğiniz enerjinin dengesidir. Gün içinde yaktığından fazla yiyen bir kişinin akşam yemeklerinden vaz geçmesi bir anlam ifade etmez.
Daha sık ve az ye
Mini porsiyonlarla günde 5 öğün mü yoksa geleneksel üç ana öğün mü? Bu da uzmanların üzerinde pek anlaşamadığı bir nokta. Kesin olan sık yemenin kan şekerini düşürdüğü, bunun sonucunda da iştahımızın daha kolay kontrol altına alındığı. Yükselen insulin seviyesi yağ yakımını zorlaştırır. Öğün sayısı değil alınan toplam kalori miktarı önemlidir.
Hamama giren zayıflar!
Hayır efendim, hamama giren sadece terler! Ter dediğimiz de aslında sadece sıvı kaybıdır. Hamam çıkışında içtiğimiz bir şişe suyla kaybettiğimiz ağırlığımıza yeniden kavuşuruz…
Kahvaltıya hayır
Atlanan sabah kahvaltıları son derece sağlıksız ve fazla kilolarla mücadelede alacağınız büyük bir darbedir. Metabolizmanız düşer, öğle yemeğinde de normalden çok daha fazla yersiniz.
Diyetse koy sepete!
Diyet ve light etiketli ürünlerden mucize beklemeyin. Bunların daha az yağ ihtiva ettiği doğrudur. Ama aynı zamanda şeker seviyeleri de yüksektir. Daha az yağlı ürün, daha tatsız-tuzsuzdur, ayrıca daha çok yedirir.
Karıştırma!
Diyet sırasında karbonhidratlarla proteinler asla karıştırılmamalıdır. Başta süt, yoğurt, ekmek, patates gibi birçok besinin bileşiminde hem karbonhidrat hem de protein barındırdığını düşündüğümüzde, protein/karbonhidrat ayrılığının uzun vadede uygulanması olanaksızdır.
İşin kısa yolu
En basit yönteme başvurup haplarla zayıflamayı tercih edenler, sağlıksız ve pahalı bir yolu deniyorlar. Unutmayın: Bu hapların tetiklediği aşırı sıvı kaybı, böbrek yetmezliğine yol açabilir. Fazla kilolarımızla mücadelede sihirli reçete olmadığını unutmayalım. İşin sırrı dengeli beslenme, düzenli spor ve bol su tüketimi formülünde yatıyor.
Kefir için!
Evet doğru duydunuz. Kilo verme deyince aklımıza gelen en temel şey yediklerimizi iyi sindirebilmemizdir. Buna yardımcı olacak en iyi besin isi kefirdir. İçindeki probiyotik bakteriler barsak floranızı düzenleyecek ve size daha iyi bir sindirim imkanı verecek.
Yeşil çay için
Yeşil çay en iyi anti-oksidanik içeceklerden birisidir. Vücudunuzdaki serbest radikallerin atılımını sağlar. Aynı zamanda metabolizma hızınızı yükselterek gün içerisinde daha fazla kalori yakmanıza yardımcı olur.
Egzersizden önce kahve tüketin
Kahve metabolizma hızınızı arttır ve egzersiz öncesinde içtiğiniz kahve yağ asitlerinin daha iyi bir şekilde kana verilmesine yardımcı olur. Yaptığınız sporla daha fazla yağ asidi kullanıp, performansınızı arttırabilirsiniz!
Bol proteinli beslenin
En önemli tavsiyelerimizden biriside proteinli beslenmek. Proteinin sindirimi zordur bu yüzden karbonhidrat ve yağlara göre daha fazla enerji harcanarak sindirilir. Aynı zamanda kasların besin kaynağıdır. Kilo verirken kastan kaybetmemek istiyorsanız mutlaka proteinli beslenin. Günlük almanız gereken protein miktarınızı hesaplamak için kilonuzu 0.75 ile çarpın!
Şekeri vücudunuza sokmayın!
En büyük ama en büyük düşman şeker. Hastalıkların başıdır kendisi. Vücudunuza aldığınız en küçük şeker bile insülin değerinizde dalgalanma yaratacak ve durup dururken acıkmanıza sebep olacak. Boş verip yemeyelim şekeri hep beraber.
Glisemik indeks ile tanışın
Bu yediğiniz besinin içindeki karbonhidratın kana geçme süresinin bir çeşit ifade ediliş biçimidir. Ne kadar az glisemik indeksli yerseniz o yediğiniz daha yavaş kana geçecek ve vücut tarafından harcanma ihtimalı daha artacak. Eğer yüksek glisemik indeksli şeyler yersiniz (hamburger, cips, çikolata) aniden kanınıza çok fazla şeker salınacak, vücut bunu kullanamayıp depolama yoluna gidecek. Sonra gelsin kilolar.
Su için!
Klasik olacak ama su için. Su en en en önemli almanız gereken maddedir. Metabolizma hızınızın artmasında ve yağ yakımında gereklidir.
Evde durmayın!
Evde duran insanın aklına ne yazık ki çoğunlukla -işsizlikten olsa gerek- yemek fikri geliyor. İster istemez acıkıyorsunuz yada can sıkıntısından yiyorsunuz bir şeyler atıştırıyorsunuz. Evden çıkmaya çalışın. Sosyal aktiviteler bulun aklınızı meşgul edin. İlla evde kalırım diyorsanız da ders çalışın mesela.