ABD Başkanı Donald Trump ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze'deki ateşkes süreci ve Orta Doğu'da kalıcı barış hedefiyle Beyaz Saray'da özel bir akşam yemeğinde bir araya geldi.
NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜNE ADAY GÖSTERDİ
Netanyahu, Trump'ı Nobel Barış Ödülü'ne aday gösterdiğini söyleyerek adaylık mektubunu Trump'a teslim etti.
"GAZZE'DE KALICI BARIŞA YAKINIZ"
Görüşmede Trump, Orta Doğu'daki barış vizyonunu anlatarak Netanyahu'ya "Nobel Barış Ödülü'ne adaylık mektubu" için teşekkür etti. Netanyahu ise "Bu süreçte İsrail'in egemenliğini tehlikeye atmayacak ama Filistinlilere özgürlük tanıyacak çözümler üzerinde ilerliyoruz" dedi. Trump, iki tarafın da kalıcı barışa yakın olduğunu belirtti.
Görüşmenin merkezinde, İsrail ile Hamas arasında sağlanmaya çalışılan geçici ateşkesin kalıcı barışa dönüşüp dönüşemeyeceği yer aldı.
Trump, "İki hafta öncesine göre sahada çok farklı bir tablo var. Görüşmeler devam ediyor. Filistin tarafı da ateşkesi sürdürme konusunda istekli görünüyor. Bu bizim açımızdan umut verici" ifadelerini kullandı.
TRUMP "SÜRGÜN PLANINI" UYGULAMA NİYETİNDE Mİ?
ABD Başkanı, Gazze'deki yaşam koşullarına da değinerek, "Bu bir hapishane olmamalı. İnsanlara özgür seçim hakkı verilmeli. Kalmak isterlerse kalmalı, gitmek isterlerse gitmeliler. Biz bu konuda bölgedeki müttefik ülkelerle birlikte Filistinlilere daha iyi bir gelecek kurmak için çalışıyoruz" dedi.
Trump ayrıca, Gazze'nin yeniden imarı için bazı Körfez ülkelerinin ABD ile temas halinde olduğunu ve bölgeye ekonomik teşvik paketleri üzerinde görüşmeler yürütüldüğünü açıkladı.
"GAZZE'DE MUTLAK EGEMENLİK HAKKI İSRAİL'DE KALMALI"
Netanyahu ve Trump da Gazze'de olası "çözüm modelleri" üzerinde konuştu ve iki devletli çözüm tartışmasına da değindi. Netanyahu, Filistinlilere yönetsel güç tanınabileceğini ancak İsrail'in güvenliğini ilgilendiren konularda mutlak egemenlik hakkının İsrail'de kalması gerektiğini belirtti. "Bu, intihar etmiyoruz demek. Güvenlik bizim elimizde olacak" dedi.
Trump ise, "İnsanlara umut verilmeden kalıcı barış olmaz. Bu bölgede özgürlük, ekonomik gelişme ve güvenlik bir arada ilerlemeli" diyerek sürecin diplomatik ve yapıcı bir çerçevede sürdürülmesi gerektiğini kaydetti.
"İRAN MASAYA DÖNMEYE HAZIR"
Cumhuriyetçi lider Trump, İsrail'in çevresindeki Arap ülkelerle görüşmelerin ilerlediğini kaydederek, "Bu, iki hafta öncesine göre çok farklı bir tablo. İran'la da görüşme talebi aldık. Üç büyük nükleer tesisleri hedef alındı, Atom Enerjisi Komisyonu hepsinin yok edildiğini bildirdi" dedi.
"Amerika'nın desteğiyle İran'ın İsrail'i yok etmeye yönelik 20 bin füzelik kapasitesi ortadan kaldırıldı" diyen Netanyahu, bu ortak başarının kalıcı barış için temel oluşturduğunu belirtti.
İran'ın masaya dönmeye hazır olduğunu belirten Trump, "Bu görüşmelerin amacı nükleer faaliyetlerin, balistik füze üretiminin ve teröre desteğin tamamen ortadan kaldırılması. Eğer her şey yazıya dökülürse bu çok daha anlamlı olur" dedi.
"SURİYE'NİN YENİ LİDERİNDEN ETKİLENDİM"
ABD Başkanı, görüşmede ayrıca Suriye'deki yeni yönetimle ilgili açıklamalarda bulunarak, "Yeni liderle görüştüm, etkilendim. Ona bir şans vermek istiyoruz. Bu nedenle Suriye'ye uygulanan yaptırımları kaldırdık" dedi. Trump, bu kararın bölgede istikrar ve güvenliği sağlayacak yeni bir sürecin parçası olduğunu söyledi.
"PUTİN'DEN MEMNUN DEĞİLİM"
Rusya-Ukrayna savaşına da değinen Trump, "Bu savaş asla başlamamalıydı. Başkan Putin'den (Rusya Devlet Başkanı) memnun değilim. Geçtiğimiz hafta 7 bin insan öldü. Çoğu asker ama bunlar canlar. Eğer bunu durdurabilirsem, bu insanlık için en büyük görev olur" ifadelerini kullandı.
"15 TRİLYON DOLARI AŞTIK"
Toplantıda ekonomi ve yapay zekâ yatırımları da gündeme geldi. Cumhuriyetçi lider Trump, ABD'nin son üç ayda 15 trilyon dolarlık yatırım çektiğini açıklayarak, "Amerika öldü deniyordu, şimdi dünyanın en sıcak ülkesi haline geldik" dedi.
ABD İSRAİL'E DAHA FAZLA SİLAH GÖNDERECEK
Trump, İsrail'in güvenliği için daha fazla savunma silahı gönderileceğini de duyurdu. ABD Başkanı, "İsrail çok ağır saldırı altında. Savunma sistemlerini güçlendireceğiz. Özellikle demir kubbe ve hava savunma kapasiteleri artırılacak" açıklamasında bulundu.
NETANYAHU'DAN MÜSLÜMAN ADAYA YANIT
Netanyahu, New York Belediye Başkanı seçilirse kendisini Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) kararınca tutuklayabileceğini söyleyen Müslüman aday Zohran Mamdani'nin sözlerine de yanıt verdi.
Siyonist lider, "(New York'a) Oraya Başkan Trump ile beraber gideceğim." diye karşılık verdi.
"USLU DURSA İYİ OLUR YOKSA…"
Trump da Mamdani hakkındaki eleştirilerini yinelerek Mamdani'nin 4 Kasım'daki seçimleri kazansa bile Beyaz Saray'a ihtiyaç duyacağını söyledi.
ABD Başkanı, "Her şey Beyaz Saray'dan geçiyor. Beyaz Saray aracılığıyla paraya ihtiyacı var. Uslu dursa iyi olur yoksa başı büyük belaya girer." diye konuştu.
"ABD İÇİN UTANÇ VERİCİ BİR GÜN"
Öte yandan, ABD'li Senatör Bernie Sanders X sosyal medya hesabından, "savaş suçlusu" olarak nitelendirdiği Netanyahu'nun Beyaz Saray'da ağırlanmasını eleştirerek, "Bugün, Amerika için utanç verici bir gün." ifadesini kullandı.
Trump'ın, selefi Joe Biden gibi, sistematik olarak Filistinlileri öldüren ve aç bırakan Netanyahu hükümetine "yardım ve yataklık" ettiği değerlendirmesinde bulunan Sanders, UCM tarafından suçlanan bir savaş suçlusunun bugün Beyaz Saray'da tekrar ağırlanacağına işaret etti.
"BELEDİYE BAŞKANI OLSAYDIM NETANYAHU'YU TUTUKLARDIM"
ABD'de açıklanan resmi sonuçlara göre, New York'ta düzenlenen Demokrat Partinin belediye başkanlığı ön seçimlerini kentin Temsilciler Meclisi Üyesi Mamdani kazanmıştı.
33 yaşındaki Mamdani, 4 Kasım'da yapılacak seçimi kazanması halinde New York'un ilk Müslüman ve Güney Asya kökenli belediye başkanı olacak.
Mamdani, 2024'te katıldığı bir televizyon programında, Netanyahu'nun New York'a gelmesi halinde tutuklanıp tutuklanmayacağına ilişkin soruya, "Belediye Başkanı olsaydım, New York şehri Netanyahu'yu tutuklardı. Bu, uluslararası hukukla tutarlı değerlere sahip bir şehir. Artık davranışlarımızın da bu değerlere uygun olması gerekiyor." ifadeleriyle yanıt vermişti.
Sunucunun, "ABD, Uluslararası Ceza Mahkemesi'ne taraf olmasa bile mi?" sorusuna Mamdani, "Bu adımı atarak federal yönetimde eksik olan liderliği göstermenin zamanı geldiğini açıkça ifade etmeliyiz." diye karşılık vermişti.