İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, salı günü Savunma Bakanı Yoav Gallant'ı "güven krizi" nedeniyle görevden aldı ve yerine yakın müttefiki Israel Katz'ı atadı. Netanyahu'nun muhalifleri, İran'ın 26 Ekim'deki hava saldırılarına misilleme yapmaya hazırlandığı bir dönemde, Netanyahu'nun ulusal güvenliği siyasetin önüne koyduğunu ileri sürdü.
SOKAKLAR KARIŞTI
Karar ülkede tepkiyle karşılandı. Olayın ardından halk, Ayalon Otoyolu gibi noktalarda geniş çaplı protestolar düzenledi.
Protestoların merkezi, başkent Tel Aviv'de yer alan, Netanyahu hükümetinin yargı düzenlemelerine karşı yapılan gösterilerde sembolleşen, polisin demir bariyerlerle kapattığı Kaplan Caddesi oldu.
SOYKIRIMI UZATMAK İSTİYOR
Brill, "Son bir yıldır, hükümetten ve kendisinden iyi bir şey çıkmayacağını fark ettik. Gazze'de esir tutulanlardan bazılarını şahsen tanıyorum ve İsrail Başbakanı'nın kendisi onları serbest bırakmaya yönelik her türlü girişimi engelledi." ifadelerini kullandı.
Eski ABD Başkanı Joe Biden dahil olmak üzere pek çok ülkeden esir takası anlaşmasını imzalaması yönünde baskı yapıldığını hatırlatan İsrailli, ancak Netanyahu'nun tüm bu girişimleri engellediğini savundu.
"PİŞMAN OLACAĞIZ"
"Ülkenin geleceği konusunda pek iyimser değilim. Gazze'de şu anda olanlardan gerçekten çok endişeliyim." diyen Brill, şunları kaydetti:
"Hamas ile savaş esnasında anne babasının evi yıkılmış biri olarak konuşuyorum, İsrail'in şu an Gazze'de yaptıklarını görüyoruz ve bu çok çok kötü bir yere gidecek yani önümüzdeki yıllarda pişman olacağız."
ONU DURDURMAK İÇİN SOKAĞA İNDİLER
İsrail ordusunda daha önce görev aldığını belirten Kaplan Caddesi'ndeki göstericilerden Şahul Navon da "(Gallant'ı görevden almasıyla) Netanyahu, düşmanlarımıza çok büyük bir hediye verdi." diye konuştu.
Netanyahu'nun ülkeyi otoriterliğe sürüklediğine dikkati çeken Navon, göstericilerin "Netanyahu'nun çılgınlığını durdurmak için" sokaklara indiğini söyledi.
SORUMSUZCA KARAR
Navon, "Netanyahu'dan talep ettiğim şey, bugün hemen istifa etmesi, hiçbir şey yapmaksızın istifa etmesi. Evinde otursun, duruşmasına katılsın, bizi yalnız bıraksın!" ifadelerini kullandı.
Gallant'ın görevden alınmasını tamamen sorumsuzca bir karar olarak niteleyen protestocu Mirav ise "Bu, sadece kendi kişisel ve siyasi niyetlerini ilerletmek için siyaseti kullanmaktır." değerlendirmesinde bulundu.
YENİ YÖNETİM TALEP ETTİ
Mirav, temel taleplerinin de "İsrail'in barışçıl bir çözüm ve herkes için daha iyi bir yaşam için çabalayacak çok daha iyi bir hükümet tarafından yönetilmesi" olduğunu söyledi.
POLİSTEN GÖSTERİCİLERE MÜDAHALE
İsrail polisi, protestoların kamu düzenini bozduğunu belirterek, yasaları ihlal eden eylemlere müdahale edileceğini duyurdu.
İsrail polisinden yapılan açıklamada, "Şu anda trafiğin engellendiği ve kamu düzeninin bozulduğu Ayalon Otoyolu'ndaki düzensiz davranışlarla ilgileniyoruz. Yasal protesto hakkına saygı duymakla birlikte, kamu güvenliğini tehlikeye atan ya da yasaları ihlal eden hiçbir eyleme müsamaha göstermeyeceğiz" denildi.
ANLAŞMAZLIK YAŞANAN KONULAR
Görevden alınmasının, Netanyahu ile 3 konuda yaşadığı anlaşmazlığın sonucu olduğunu belirten Gallant, bunların birincisinin "askerlik çağındaki herkesin askere gitmesi gerektiği yönündeki sabit tutumu" olduğunu kaydetmişti.
Gallant, İsrail'in sürdürdüğü savaşta kadınlı erkekli yüzlerce askerin öldüğünü ve bu koşullar altında herkesin İsrail ordusunda görev yapması gerektiğine dikkati çekerek, Ultra-Ortodoks Yahudileri (Harediler) zorunlu askerlikten muaf tutan yasa tasarısını "ayrımcı ve bozuk" olarak nitelendirdi.
Görevden alınmasına ikinci nedeninin ise Gazze'deki İsrailli esirlerin evlerine geri dönmeleri konusundaki tutumuna bağlı kalması olduğunu aktaran Gallant, esirlerin ülkeye dönüşünün hızla sağlanması gerektiğini, bir kısmı acı verici tavizler de olsa esirlerin geri getirilmesinin mümkün olduğunu savundu.