Irak'ta Körfez Savaşı ve Amerikan işgali ardından başlayan iç savaşlar, Suriye'de ise önce Suriye rejimi ve Muhalifler sonrasında IŞİD'in de katılımıyla büyüyen iç savaş. Ortadoğu'nun bir zamanlar en güzel ve kadim şehirlerine sahip olan bu iki ülkede şimdi şehirler kimi zaman bir harabeye kimi zaman dünyadan izole bir kafese dönüşmüş durumda. Şimdi savaşla anılan oysa bir zamanlar dünyanın en değerli turistik ve mistik şehirleri olarak anılan yerleri tekrar tanıyalım Tarihi MÖ 3000'li yıllara uzanan Halep Kalesi'nde çeşitli Mezopotamya devletleri, Roma İmparatorluğu, Bizans İmparatorluğu, Arap hakimiyeti, Emeviler, Abbasiler, Hamdaniler, Mirdasiler, Ukayliler çok kısa bir süreliğine Büyük Selçuklu Devleti ve Osmanlı İmparatorluğu devirleri yaşanmıştır. I. Dünya Savaşı sonucunda Osmanlı İmparatorluğu'nun ortadan kalkmasından sonra bir müddet Fransızlarda kaldıktan sonra, Suriye Devleti kurulmuştur. Suriye'nin sürekli ticaret ve üretim merkezlerinden biri olmuştur. İşte o Halep2in Vezir Hanı'ndan bir kare. Şimdilerde Esad rejimi ve Özgür Suriye Ordusu arasındaki en büyük çatışmarla sahne olan Halep, Ortadoğunun en iyi mutfağına sahip. Öyle ki Halep denilince akla ilk yemekleri gelir hala akıllara. Halep'te tam 26 çeşit kebap bulunmakta. Asi Nehri üzerinde kurulu şehir, tüm dünyada günümüzde benzerine rastlanmayan ve türünde dünyanın en eskisi olarak kabul edilen su değirmenlerinden ötürü 'Medinet-ün-Nevair (Su dolabı şehri)' olarak da adlandırılır. Yunus Emre'nin adına şiir yazdığı namı diğer Dertli Dolap bu şehirdedir. İşte o ünlü su dolapları.. Humus, ülkenin iç yerleşkeleri ile Akdeniz kıyısı yerleşkelerini birbirine bağlayan merkezi bir bağlantı şehri olarakta görev yapar. Humus'taki, Osmanlı mimarisi'nin önemli ve büyük bir örneği olan, hala aktif konumdaki, Halid bin Velid Camii Humus'un yaklaşık 40 kilometre batısında bulunup, ünlü bir UNESCO Dünya Mirası olan Krak des Chevaliers İdlip Suriye'nin tarım kentlerinden biridir. Şehrin ekonomisi tarıma dayanır ve Suriye'nin önemli tarım merkezidir. Özellikle de zeytin üretimi yapılmaktadır. İdlip şehir merkezi.. Hatay sınırının 80 km kadar güneyinde bulunan Suriye'nin önemli liman kentlerinden biri. Şenköy'de bulunan tarihî türbesi ve cumbalı evleri ile; ayrıca Görentaş köyü de Suriye ile sınır oluşturan göleti bölgenin önemli turistik yerlerindendir. Suriye'nin önemli limanı lazkiye limanı. Şimdilerde eski günlerini arıyor. Rakka ya da Ar-Rakkah Suriye'nin kuzeyinde Fırat Nehri üzerinde yer alan bir şehirdir. Batısında bulunan Halep'ten 160 km uzaklıktadır. 639 yılında Müslümanlar tarafından Hıristiyanlardan alınan şehrin ismi Kallinikos'tan Rakka olarak değiştirildi. Abbasi halifesi Harun Reşid, Rakka'yı başkent olarak kullanmıştır. Şehir o zaman önemli bir kültür ve ilim merkezi olmuştur. Osmanlı döneminde sancak olan Rakka'ya, Musul gibi şimdi Irak sınırlarında olan şehirler de bağlıydı ve Osmanlı Devleti'nın atadığı ve şimdiki Şanlıurfa'da bulunan bir Osmanlı valisi tarafından yönetilirdi. Şam veya Dimeşk Suriye'nin başkentidir. Ayrıca, Şam Valiliği'nin ve Rif Şam Valiliği'nin de idari başkentidir. Şam, dünya tarihi boyunca, hiç aralıksız en uzun süre kullanılan şehir olarak anılır. En bilinen tarihi mekanlardan biri Emevi Camii'dir. Ayrıca, bazı müslümanlar arasında ahir zamanda Mehdi'nin ve İsa'nın bu camiye ineceği inancı vardır. Emeviler,devrinde dünyanın kültür ve medeniyet merkezi olması sebebi ile mimari yapısı bi hayli gelişkindi,kent mimarisinde Arap, Yunan ve Roma etkileri görülürdü. Dünyadaki ilk modern park örnekleri burada görülmüştür ve buradan ispanyaya ve oradan avrupanın tamamına taşınmıştır.Fakat uğradığı Moğol saldırılarından dolayı çoğu eserini kaybetmiştir. Osmanlılar,şehri ele geçirdikten sonra buraya pek çok tarihi bina kazandırmışlardır.Ve şehrin en güzel yapıtlarından biri olan tren garını Osmanlılar yapmıştır. Modern Şam,2000 li yıllarda aşırı gelişme gösteren Şam şu anda iki bölümden oluşmaktadır,Yeni Şam ve Eski Şam. Eski Şam şehir merkezinde tarihi yapıların olduğu klasik kesimdir.Yeni şam ise merkezin etrafını saran yer yer merkeze biraz uzak modern yapıda binalar ve şehir düzenlemesine sahip yerlerdir. İşte o muazzam Şam Emevi camii.. Eskiçağda Antaradus adıyla, Aradus'un (bugün Ervad Adası) kolonisi olarak kuruldu. MS 346'da Roma imparatoru II. Constantius tarafından yeniden inşa edilen kent Roma ve Bizans dönemlerinde gelişti. Ortaçağda Haçlılar o sırada Tortosa olarak anılan kenti işgal ederek surlarla çevirdiler. 1291'de Haçlılardan Araplara geçen Tartus, Osmanlı yönetimine girdiği tarihten limanının yeniden inşa edildiği 20. yüzyıla değin geriledi. Günümüzde kent müzesi olarak kullanılan Tortosa'nın Meryem Anası Katedrali, 12. yüzyıl sonlarıyla 13. yüzyıl başları arasında inşa edilen ve günümüzde büyük ölçüde yıkıntı halinde olan Templier Kalesi kentin eski kesiminde yer alır. Irak'ın en görkemli şehri Bağdat. Dicle nehrinin iki kenarında kurulmuş, Saddam'a ait bol miktarda sarayı, Osmanlı eseri medrese, cami, bedesten mimari örnekleri ile, tamamen Arap mimarisinin ürünü özgün diğer yapıları ile yapı kültürüne ilgi duyan herkesin doyumla ayrılacağı bir kent BMardin'e Urfa'ya yolu düşüp de bu şehirlere ilgi duyanların Bağdat'ı gördüklerinde aşık olmaları kaçınılmaz. Babil'den bu yana bu coğrafya bugünün aksine buram buram kültür, bilim ve mimari şaheserlerle bezenmiş. Kim geldiyse birşeyle almış belki de, ama kente hep birşeyler bırakmışlar. Osmanlıdan günümüze ulaşan askeri okullarda, bedestenlerde, tarihi Babil şehrinin sokaklarında anlıyorsunuz bunu. ağdat. Baban Emirliği (1649-1850)'nin Babanzade Mahmud Paşa döneminde 1781'de kurulmuş ve Namo olarak bilinen adı Süleymaniye olarak değiştirilmiştir. Irak Savaşı'nda ABD'nin önderlik ettiği Koalisyon Güçleri tarafından işgal edilmiştir. 30 Mayıs 2007'de Süleymaniye yerel Kürt yönetiminin eline geçmiştir. Eski çağlarda edebiyat, bilim ve ticaret merkezi olan Basra, 638'de ikinci halife Ömer tarafından askeri bir karargâh olarak, bugünkü ez-Zubeyr kentinin 13 km ötesinde kuruldu. Sert iklimine ve karargâh için içme suyu sağlamanın güçlüklerine karşın, Basra Körfezine yakınlığı, ayrıca Fırat ve Dicle nehirlerine kolayca ulaşılan bir yerde bulunması nedeniyle, gerçek bir kent olarak gelişti. Mimari bakımdan önem taşıyan ilk cami 665'te burada inşa edildi. Asurlular zamanında Arba-ilu, Arbela; eski İran kaynaklarında Arbira olarak geçen ve gelişmiş bir kent olan Erbil, Aşağı ve Yukarı Zab suları arasında kurulmuştur. Musul, Altınköprü, Bağdad-Basra yollarının kavşak noktasında bulunan şehir, Irak Selçukluları idaresinden sonra 1144 tarihinden itibaren Beytekin hanedanından Küçük Ali'nin ve Erbil Atabeklerinin başkenti olmuştur. Irak'ta El-Anbar iline bağlı kasaba. Başkent Bağdat'ın 70 km batısında yer alır. Fırat Nehri kenarındadır. Ayrıca ABD'nin işgal ettiği Irak'ta ABD'li askerlere karşı en sert direnişin olduğu bölgedir. Irak'ın önemli şehirlerinden Kerbela. Bağdat'ın 100 km güneybatısındadır. Hüseyin bin Ali'nin döneminde El-Kadiriye ve Şat-ül Fırat olarak da bilinirdi. Müslümanlığın Şii ve Alevi mezheplerine göre Mekke, Medine ve Necef'ten sonraki en kutsal şehirdir. Kerbela Savaşı (Kerbela Olayı) burada cereyan etmiştir. Eski Asur başkenti Arrapha bölgesinde yer alan Kerkük, 5000 yıllık harabeleri üzerinde, Khasa nehri yanında yer alır. Arrapha, MÖ 10 ve 11. yüzyıllarda Asurlular döneminde çok büyük bir öneme kavuşmuştur. Stratejik ve coğrafik önemi nedeniyle şehir, 3 imparatorluk için adeta bir savaş meydanıydı; Asur imparatorluğu, Babil ve Med imparatorlukları, ki hepsi şehri belirli zamanlarda yönetmiştirler. İşte Erbil Kalesinden bir kare. Havlan ya da Mavsil de denilen Musul, El Cezire bölgesinde, Dicle Nehri kıyısında, eski Ninova şehrinin batısında kurulmuştur. Savunmaya uygun coğrafî konumuyla, verimli topraklara sahip olan şehir, antik çağdan sonra Hıristiyanlığın önemli bir merkezi haline gelmiştir. Halife Ömer zamanında İslâm idaresine giren Musul, Emeviler ve Abbasiler döneminde de önemini korumuştur. Bağdat'ın 110 kilometre batısında yer alır Ramadi. Verimli, nemli ve alüvyal ovalara sahiptir. Ve ayrıca bu güzel Ramadi camiisine de. Burası önceki adı 'Deyrü'n -Âdî' olan ve Sasaniler zamanında kurulan eski bir yerleşim yeridir. Sekizinci Abbasi Halifesi Mu'tasım tarafından, Deyr halkın'dan topraklarını 4000 dinar karşılığında satın alınmış Şehir 836 tarihinde Abbasi ordusundaki Türkî memlûk birlikleri için kuruldu. 836'daki nüfusu 35.000 iken bugün 200 binin üzerindedir. Ayrıca önemli tarihi yerleşim yerleri ve yapılara da ev sahipliği yapar.