1890-1900 yılları arasına tarihlenen bu kartpostal, bir zamanlar Tuna Nehri'nin üzerinde yer alan ve artık var olmayan bir Türk kasabasını, Adakale'yi resmediyor. Romanya'da Tuna nehrinin tam ortasındaki Adakale, yaklaşık 45 yıl önce önce sular altında kaldı. Farklı kültürlerin izlerini bıraktığı ada ile birlikte, koca bir tarih de yok oldu. Tuna, Batı'dan, Avrupa'nın ortasından Balkanlara kadar uzanan, Avrupa'nın en uzun nehri. Nehir, tarih ve gizem dolu. Tuna nehrinin tam ortasındaki 500 metre genişliğindeki ve 1,7 km uzunluğundaki Türk adası Adakale gibi. Osmanlı İmparatorluğu, 19. yüzyılın sonlarına doğru Balkan topraklarını hızla kaybetmeye başlamış ve 1867'de Adakale çevresindeki topraklarını Sırbistan'a bırakmış olsa da, nüfusu neredeyse tamamen Türk olan Adakale fiilen Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı kaldı. 1878'de imzalanan Ayastefanos Antlaşması adadaki Osmanlı egemenliğine son verecekti; ancak birkaç ay sonra bu antlaşmanın yerini alan Berlin Kongresi'nde bu maddenin onaylanmadığını öne süren Osmanlı İmparatorluğu, Adakale'ye bucak müdürü, kadı, öğretmen ve birkaç jandarma atadı ve 'felâketzede Rum ilinin münteha-yı hududu' olan Adakale'deki egemenliğini sürdürdü. Romanya ve Sırbistan arasında kalan ada doğrudan İstanbul'a bağlıydı, 750 kişilik nüfusu Türkçe konuşup yazıyordu, kısıtlı ekonomik imkanlara sahip sakinleri şekercilik, kayıkçılık ve tütün-sigara ticareti ile geçiniyordu. Tek katlı Osmanlı evleri ve tek minareli bir cami adaya tipik bir Osmanlı köyü görünümü veriyordu. Adakale nihayet 1923'te Lozan Antlaşması'yla resmen Romanya'ya verildi. Romanya ordusu 1967'de adadaki 500 evi yıktı. Adalıların bir kısmı kıyıya taşıdı, çoğu ise Türkiye'ye göçtü. 500 yıl boyunca Türklerin yaşadığı ada, Balkanlar'daki Osmanlı egemenliğinin hüzünlü ve zarif bir hatırası olarak 1970'lere kadar dayandı, Fotoğraf: MEJDI IBRAHIM 1970'te yapılan barajın suları altında kaldı ve halkı başka yere taşındı.