ABD Başkanı Donald Trump ikinci döneminde yeniden ticaret savaşlarının fitilini ateşledi. Günlerdir piyasalar 185 ülkeye getirilen yüzde 10 ila 50 arasındaki ek gümrük vergisinin etkilerini konuşuyor. Peki Trump neden küresel ticareti ateşe atacak bir hamle yaptı? Amaç, ABD'nin ticaret partnerlerine olan dış ticaret açığını azaltıp, yerli üretimin özendirilmesi… Trump yönetimi, tarife artışlarıyla yılda yaklaşık 700 milyar dolara yakın gelir elde etmeyi, bu şekilde uygulamayı planladıkları vergi indirimlerini finanse etmeyi amaçlıyor.
Yüzde 10'luk "evrensel" gümrük vergisinin gelir vergisi indirimleriyle birlikte 728 milyar dolarlık bir ekonomik büyüme ve 2.8 milyon ek istihdam sağlayacağı öngörülüyor. Ancak tarifelerin ithalat maliyetlerini artırarak tüketici fiyatlarını yükseltmesi ihtimali var. Bu da ABD'de enflasyonu ve büyümeyi etkileyebilir. ABD'de tarife gündeminin Merkez Bankası'nın (Fed) faizlerini düşürmesini geciktirme ihtimali de var. Ancak Trump bu konuda da ön alarak Fed Başkanı Jerome Powell'a 'faiz oranlarını düşür' baskısına başlamış durumda…
TÜRKİYE DÜŞÜK VERGİ ORANINDA
Trump yönetiminin tarifeleri ülke bazında farklılık gösteriyor. Dış ticaret açığına göre tarife belirleyen ABD, Avrupa Birliği'ne yüzde 20, Çin'e yüzde 34, Vietnam'a yüzde 46, Tayvan'a yüzde 32, Japonya'ya yüzde 24 ve Hindistan'a yüzde 26 tarife getirdi. Rusya, Küba, Belarus ve Kuzey Kore gibi ülkeler karşılıklı tarifelere tabi olmadı. Peki tarifelerden Türkiye'nin payına düşen ne? Türkiye, İngiltere, Brezilya, Avustralya, Birleşik Arap Emirlikleri, Yeni Zelanda, Mısır ve Suudi Arabistan'ın aralarında olduğu bazı ülkeler için yüzde 10 gümrük vergisi uygulanması öngörüldü. Böyle bakıldığında, Türkiye bu işten negatif anlamda en az etkilenecek ülkelerin başında geliyor. Bu durumun Türkiye'ye bazı avantajlar sağlaması olası...
1- ALTERNATİF TEDARİKÇİ OLABİLİRİZ
Türkiye, yüzde 10'luk gümrük vergisi ile kendine rakip diğer ülkelere göre avantaj elde etti. Bu, Türkiye sanayisine yarayabilir. ABD ithalatçıları, kendileri açısından daha pahalı hale gelecek Çin mallarına alternatif arayacağı için Türkiye'ye fırsat penceresi açılabilir. Yani ABD için alternatif tedarikçi konumuna gelebilir. ABD'ye yapılan hazır giyim, tekstil, halı, demir-çelik, otomotiv yan ürünleri, yedek parça, tarımsal ürün, dijital yazılım ürünleri ihracatı olumlu yönde etkilenebilir. Geçen yıl yapılan ABD'ye yapılan 16.4 milyar dolarlık ihracat daha da artabilir.
2- DOĞRUDAN YATIRIMLAR ARTABİLİR
Tarifelerin getireceği bir diğer sonuç da Türkiye'ye gelebilecek doğrudan yatırımlardaki artış olabilir. Güney Kore, İtalya, Fransa, Cin, Japonya, Hindistan, Vietnam gibi rekabet içinde olduğumuz ülkelere uygulanan tarifeler neredeyse Türkiye'nin 2.5 katı. Dolayısıyla Çin gibi ülkelerin Türkiye'ye yatırım yapması ve bu yolla ABD'ye ihracatını artırmaya çalışması beklenebilir. BRICS ülkeleri de Türkiye ile işbirliğini artırıp, yatırımlarını ülkemize kaydırmayı planlayabilir. Keza, Avrupa Birliği ülkeleri de Türkiye'ye yatırım yaparak yüzde 10 daha az vergi ödeyip, ABD'ye ihracat yapma imkânını kullanabilir. Bu da Türkiye'de 2024'te 11.3 milyar doları bulan uluslararası doğrudan yatırımların katlanması, Türk vatandaşları için de yeni istihdam fırsatlarının doğması anlamına gelir.