ABD'li oyuncu ve film yapımcısı Angelina Jolie, İsrail'in Gazze'de sivillere yönelik saldırılarına tepki gösterdi ve yardım çağrısı yaptı.
7 Ekim sabahındaki 'Aksa Tufanı'saldırıları nedeniyle dünyadaki herkes gibi çok kırgın ve kızgın olduğunu kaydederek şunları yazdı:
"İsrail'de yaşananlar bir terör eylemidir. Ancak bu, Gazze'de gidecek hiçbir yeri olmayan, yiyecek ve suya erişimi olmayan, tahliye imkanı olmayan ve hatta sığınmak için sınırı geçme gibi temel bir insan hakkı olmayan sivil halkın bombalanması sırasında kaybedilen masum hayatları haklı gösteremez."
Jolie, 20 yıldır mültecilerle ilgili çalışmalar yürüttüğünü ve yerinden edilen insanlarla ilgilendiğini aktardığı yazısında, şunları kaydetti:
"Gazze'de, onlarca yıldır yerinden edilme ve vatansızlığın yanı sıra yaklaşık 20 yıldır şiddetli bir abluka altında yaşayan 2 milyondan fazla insan (yarısı çocuk) bulunuyor. İçeri giren az sayıdaki yardım kamyonu, ihtiyaç duyulanın bir kısmıdır ve bombalama, her gün umutsuz yeni insani ihtiyaçlara neden olmaktadır. Yakıt ve su yardımının reddedilmesi, toplu olarak bir halkı cezalandırıyor. İnsanlık acil ateşkes talep ediyor.
Filistinlilerin ve İsraillilerin hayatları ve dünya çapındaki tüm insanların hayatları eşit derecede önemlidir. Sivil kayıpları önleyecek ve hayat kurtaracak her şey yapılmalıdır. Pek çok kişi gibi ben de tıbbi yardım çalışmalarına bağışta bulundum. Sınır Tanımayan Doktorlar'ın çalışmalarını desteklemeyi seçtim ve onların raporlarını yakından takip ediyorum."
Ünlü isimler, İsrail ve Gazze arasındaki çatışmalarda artan can kayıplarına tepki gösterdi. Bu isimlerden biri de Filistin asıllı ünlü model Bella Hadid...
Geçtiğimiz haftalarda İsrail Başbakanı Netanyahu'nun yeni Hitler olduğunu söyleyen ve kariyerini kaybetmekten korkmadığını da sözlerine ekleyen Filistin asıllı modelden yeni açıklama geldi.
İşte Bella Hadid'in paylaşımı:
Sessizliğim için beni affedin. Geçtiğimiz iki hafta boyunca, tüm dünyanın dikkatini verdiği, onlarca yıldır masum canlar alan ve aileleri etkileyen bu son derece karmaşık ve dehşet verici durum için yazacak ideal kelimeleri bulamadım. Söyleyecek çok şeyim var ama bugünlük kısa tutacağım.
"Her gün yüzlerce ölüm tehdidi alıyorum. Telefon numaram sızdırıldı ve ailem tehlikede olduğunu hissetti. Ama artık daha fazla susamam. Korku bir seçenek değil. Başta Gazze olmak üzere tüm Filistin halkı ve çocukları, sessizliğimize dayanamaz. Cesur olan bizler değiliz, onlar."
""Yaşandığını gördüğüm travma nedeniyle kalbim acıyor. Gazze'deki saldırıların ardından yaşananları gördükçe, çocuklarını kaybeden tüm annelerle ve yalnız ağlayan çocuklarla, kaybedilen tüm babalara, kardeşlere, amcalara, teyzelere, bu dünyada bir daha asla yürüyemeyecek olan arkadaşlara yas tutuyorum."
7 Ekim'in acısı ve sonrasında yaşananlarla uğraşan İsrailli aileler için yas tutuyorum. Bu toprakların tarihi ne olursa olsun, herhangi bir yerde, herhangi bir sivile yönelik terör saldırılarını kınıyorum. Kadınlara ve çocuklara zarar vermenin ve terör estirmenin Özgür Filistin hareketine hiçbir faydası yoktur ve olmamalıdır.
Kalbimin derinliklerinde hiçbir çocuğun, hiçbir insanın ailesinden geçici ya da süresiz olarak koparılmaması gerektiğine inanıyorum. Bu hem İsrailliler hem de Filistinliler için geçerlidir. Bizi barışa direnen teröristlerden başka bir şey olarak görmeyen bir dünyada Filistinli olmanın ne kadar zor olduğunu anlamak önemli. Bu zararlıdır, utanç vericidir ve doğru değildir.
"Babam Nakba yılında (750 bin Filistinlinin evlerinden edildiği 1948 yılı) Nasıra'da doğdu. Doğduktan dokuz gün sonra annesinin kollarında, ailesiyle birlikte Filistin'deki evlerinden kovuldular, mülteci olup, bir zamanlar evim dedikleri yerden uzaklaştılar. Büyükannem ve büyükbabamın geri dönmelerine asla izin verilmedi.
Ailem, Filistin halkına karşı 75 yıl süren şiddete tanıklık etti. En önemlisi, tüm toplulukların yok edilmesine, soğukkanlılıkla öldürülmesine ve ailelerin evlerinden zorla çıkarılmasına yol açan acımasız, yerleşimci istilalara tanıklık etti. Bunun acısı tahmin bile edilemez."
"YOZLAŞMIŞ OLAN İNSANLAR DEĞİL HÜKÜMETLERDİR"
"Hepimiz insanlığı ve merhameti savunmak ve liderlerimizden de aynısını talep etmek için bir arada durmalıyız. Yozlaşmış olan insanlar değil hükümetlerdir ve bu ikisinin iç içe geçmesi en büyük günahı oluşturur. Biz biriz ve Tanrı hepimizi eşit yaratmıştır. Dökülen tüm kanlar, gözyaşları ve bedenler için aynı saygıyla yas tutulmalıdır."
Gazze'de ilgilenilmesi gereken acil bir insani kriz var. Ailelerin suya ve yiyeceğe erişmesi gerekiyor. Hastanelerin jeneratörleri çalıştırmak, yaralılarla ilgilenmek ve insanları hayatta tutmak için yakıta ihtiyacı var. Savaşların kanunları vardır ve ne olursa olsun bu kanunlara uyulmalıdır.
"İNSANLIĞIN YANINDA DURUYORUM"
"Nerede olursak olalım, Gazze halkının acil ihtiyaçlarını unutmamaları ve masum Filistinli sivillerin bu savaşın unutulan kurbanları olmamalarını sağlamaları için liderlerimize baskı yapmaya devam etmeliyiz. Barış ve güvenliğin bize ait olduğunu bilerek, insanlığın yanında duruyorum."
"KARİYERİM DURSA BİLE FİLİSTİN'İ DESTEKLEMEYE DEVAM EDECEĞİM"
Filistin asıllı ünlü model Bella Hadid, yaşanan çatışmalar için geçtiğimiz günlerde şu ifadeleri kullanmıştı:
"Kariyerim dursa bile Filistin'i desteklemekten asla vazgeçmeyeceğim. Modellik işlerini kaybetmekten korkmuyorum ve Filistin hakkında sesimi yükseltmeye devam edeceğim.
İsrail Başbakanı Netanyahu yeni Hitler! 2 buçuk milyon Filistinli'ye yeni bir mezarlık yaratmak için çalışıyor. O modern zamanların Hitler'i! Eğer İsrailliler savaşmayı bırakırlarsa, barış olur. Eğer Filistinliler savaşmayı bırakırlarsa, Filistin yok olur"
Dünyaca ünlü model Gigi Hadid ve kardeşi Bella Hadid uzun yıllardır Filistin'in özgürlük mücadelesine verdikleri destekle tanınıyor.
Filistin mücadelesine ve işgal altındaki hayata karşı derin bir empatim var ve kalp kırıklığım var. Bu, her gün taşıdığım bir sorumluluk.
Yahudi dostlarıma da daha önce de söylediğim gibi şunu açıkça söyleme sorumluluğu hissediyorum: Filistinliler için umutlarım ve hayallerim var ama bunların hiçbiri, tek bir Yahudi'nin bile zarar görmesini içermiyor"