KAÇ KERE EVLENDİĞİMİ HATIRLAMIYORUM BEN BU HAYATTA
-Sayısız işte rol almış bir isim olarak var mı unutamadığınız bir set anısı?
Düşmekten çok korkarım, hatırlıyorum Vuslat'ta düşmüştüm. Kar yağıyor, biz de Çamlıca'nın oralarda tepede bir yerde çekim yapıyoruz. Yokuş aşağı ineceğim ve evin içine gireceğim. Ayağım bir kaydı bir düştüm, "Eyvah!" oldum yani. Mesela bundan çok korkarım bunu hatırlıyorum yani. Mesela "Hiç gelinlik giydiniz mi?" desen, ben neredeyse her projede gelinlik giydim! Hangisinde kiminle evlendiğimi hatırlamıyorum. Kaç kere evlendiğimi hatırlamıyorum ben bu hayatta (gülüyor). Cennet Mahallesi'nde giydim, Akasya Durağı'nda giydim, her projede insan evlenir mi ya? (gülüyor).
-Peki, bu projelerden sonra arkadaşlığınız devam etti mi? Görüştüğünüz isimler var mı?
Görüşebildiğimiz maksimumda görüşmeye çalışıyoruz. 2 hafta önce daha Melek ablanın (Baykal) oyununa gittim. Ve "Oh be!" falan diye, "Güzel bir günde kavuştuk yuppi!" dedik. İşte birileri benim oyunumu izlemeye geliyor, ben birilerinin oyunlarını izlemeye gidiyorum. Mesela Avlu'da Demet (Evgar) ile 1,5 yıl çalıştık ama onun öncesi benim "Tiyatro Kılçık" diye bir kurumum var. Cenk Tunalı, Demet Evgar, ben, Ufuk Özkan, Orçun Kaptan'ın beraber kurduk ve 2000 yılından beri beraber oynadık, 10 yıl aralıksız aynı sahneyi paylaştık biz Demet ile nasıl görüşmeyelim? Ama ne ara görüşelim? Ben seslendirmedeyim, eğitimdeyim, oyun provasındayım, oyundayım, ev var. Demet'i düşünürsek aynı şey; Bahar var, tiyatrosu var, çocuğu var, kocası var, evi var, çamaşır bulaşığı var. Ancak şöyle olabiliyor işte, "Demet boşluk buldum oyununa geliyorum" diyorsun, "Yuppi!" diyor. O da yapıyor, "Şeyla oyununa geliyorum boşluğum var." falan. Temelde tiyatro oyuncuları olduğumuz için birbirimizi hep oyunda yakalıyoruz. Yüzyıllar görüşmesek o dostluklar hiç bitmiyor. Ben Avrupa Yakası'ndayım, Anadolu Yakası'nda oturan arkadaşlarımla herhalde yılda bir falan görüşebiliyorum. İstanbul'da iki yaka iki ülke olduk. Yurt dışında yaşayan arkadaşlarım var onlarla daha rahat görüşüyoruz.
-Son dönemde tartışılan birkaç konuya değinmek istiyorum… Oyuncu olmak için tiyatro tozu yutmanın şart olduğunu söyleyen ama buna katılmayan oyuncular var, ikiye ayrıldı bazı isimler bu konu özelinde. Siz ne düşünüyorsunuz?
O oyuncu ne oyuncusu olmak istiyor, onu bir ayırt etmek lazım.
DİZİ OYUNCUSU OLMAK İÇİN TİYATRO TOZU YUTMAYA GEREK YOK
-Yani oyuncu olmak için illa o tozu yutmak gerekir mi?
Hayır, biz ona normal televizyon oyuncusu diyebiliriz ya da sinema oyuncusu. Ama bir tiyatro oyuncusunun tiyatro eğitimi alması gerekiyor. Konservatuvar eğitimi alması gerekiyor. Bunun için de bildiğiniz gibi 4 yıllık beden eğitiminden ses kullanımına, eskriminden pandomimine, tiyatro tarihinden geleneksel Türk tiyatrosuna, tekli tiratlardan çoklu sahnelere varana kadar birçok dalı öğrettikleri bir eğitim sistemi bu. Şimdi bunu öğrenmeden tiyatro oyuncusu nasıl olunur? Eskilerin olduğu gibi de olunur. O da usta-çırak eğitimidir. Yani belirli bir tiyatro tarzını benimsersiniz seversiniz ve dersiniz ki "Sen benim ustamsın, beni eğit." Gidersin yıllar boyunca orada sahne arkasından başlayıp sahnenin üstüne çıkana kadar o hocanın elinden geçersin, öyle şekillenirsin, sen yine tiyatro oyuncusu olursun. Ama sadece dizi oyuncusu olmak için tiyatro tozu yutmana gerek yoktur.
TELEVİZYONDAKİ İŞLERE HİÇ BAKMAM, YOKUM
-Yeni nesil oyunculuklar da epey tartışılıyor. Nasıl buluyorsunuz son dönemde popüler olan oyuncuları? Var mı çok beğendiğiniz veya beğenmediğiniz isimler?
Çok bilmediğim yerden geldi çünkü bizim evde televizyonu sadece eşim açar. Haberler, maç, maç yorumu, onun kendi keyfi programları vardır onları takip eder. Ben televizyon dahi açmam. Diyeceksin ki ne izlersin? (gülüyor). Ben genelde günlük koşturmam bittikten sonra uyku ilacı niyetine dijital platformları açıyorum. Mesela Matrix'i 52 kere falan izlemiş olabilirim, uyku ilacı niyetine. Televizyona hiç bakmıyorum, yokum. Gerçekten bilmem. Bir tane oyuncu ismi söylesen, "Canım çok tatlı herhalde; kız mı erkek mi, kaç yaşında, sarışın mı esmer mi?" derim, bilmem.
-Son olarak usta bir oyuncu olarak yeni oyunculara veya oyuncu olmayı düşünenlere bir öneriniz, bir tavsiyeniz veya söylemek istediğiniz herhangi bir şey var mı?
Oyuncu olmak isteyenlere temelde şunu söylüyorum; okuyun, izleyin. Dizi de izleyin, günceli de takip edin. Ben yaptım ama sizler her şeyi takip edin. Bol bol tiyatro metni okuyun, bol bol tiyatro izleyin. Dünyaya hakim olun; yurt dışında hangi oyunlar oynanıyor, ne tip diziler çekiliyor, hangi oyuncular hangi yerlerde kullanılıyor? Okuyun, izleyin, araştırın, gözlem yapın.