Feci kaza 6 Nisan 2021'de İzmir'in Bayraklı İlçesi'nde meydana geldi. Yolun karşısına geçmeye çalışan Simay Karadumanlı (26), Öztürk Aktaş'ın (59) kullandığı minibüsün çarpması sonucu yaşamını yitirdi.
Dolmuşun altında kalan Çanakkale 18 Mart Üniversitesinde Radyo ve Televizyon Bölümü'nden yeni mezun olan Simay Karadumanlı'nın olay günü diplomasını almaya gideceği öğrenildi.
6 YILA KADAR HAPSİ İSTENDİ
İzmir Cumhuriyet Savcılığı kaza ile ilgili soruşturma başlattı. Savcılık titizlikle yürüttüğü soruşturma evresinde bilirkişi raporu aldırdı. Bilirkişi raporunda İzmir depreminde hasar gören binayı yıkmak için yolun bir bölümünü izinsiz kapatan hafriyat firması asli kusurlu bulundu.
Bu rapor doğrultusunda savcılık, aralarında yıkım firması yetkilisi ve çalışanları ile minibüs şoförü Öztürk Aktaş'ın da bulunduğu 6 şüpheli hakkında 'taksirle ölüme neden olma' suçundan iddianame düzenledi. 6 şüphelinin 2 yıldan 6 yıla kadar hapsi istendi. İddianame İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi.
BİLİRKİŞİ RAPORUNDA YIKIM FİRMASI ASLİ KUSURLU BULUNDU
İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kaza yerinde yaptığı keşif akabinde aldırdığı raporda da yıkım firması yetkilisinin asli kusurlu olduğu raporlandı. Adli Tıp Kurumu Trafik İhtisas Dairesi tarafından hazırlanan raporda ise yıkım firmasında herhangi bir kusur bulunmaması büyük şaşkınlık yarattı. Adli Tıp Kurumu hiçbir gerekçe göstermeden yıkım firmasının ölümlü kazada hiçbir kusurunun olmadığını raporunda belirtti.
YOLUN TRAFİĞE KAPATILMASININ KAZAYA ETKİSİ YOKMUŞ!
Raporda bina yıkım çalışmasından dolayı trafiğin diğer bölümünden iki yönlü olarak sağlanması için bölünmüş yolun bir kesiminin trafiğe kapatılmasının kazaya bir etkisinin bulunmadığı komisyonunun oy birliği ile karar verildiği belirtildi. Komisyon sürücü Öztürk Aktaş'ın sırtı kendisine dönük olarak yürüyen Simay Karadumanlı'yı korna ile uyarmadığı ve bu nedenle kusuru olduğu ifade edildi. Aktaş'ın görüşün açık olduğu yol güzergahında dikkatini yola vermesi gerektiğine dikkat çekilirken, tedbir almadan yayaya çarptığı için kusurlu olduğu vurgulandı.
YETERLİ KONTROLLERİ YAPMADI
Simay Karadumanlı'nın kusur durumunu inceleyen komisyon, genç kadının fark edilebilir nitelikte olan yolun kapalı kısmını geçtikten sonra taşıt hareketliliğine ilişkin yeterli kontrolleri yapmadığını ve dikkatsiz davrandığı için kusurlu olduğunu belirtti. Karadumanlı'nın minibüsün geçişini bekleyerek uygun zamanda karşıya geçmesi gerektiği ifade edilirken, kendi can güvenliğini tehlikeye atacak biçimde yola giriş yaparak ilk geçiş hakkına sahip minibüsün seyir alanına kısa mesafeden girdiği ve çarpmasına maruz kaldığı için kusurunun olduğuna dikkat çekildi.
SİMAY YÜZDE 85 KUSURLU BULUNDU
5 mühendisi ve 2 hukukçudan oluşan komisyon tarafından hazırlanan raporda Simay Karadumanlı yüzde 85, minibüs şoförü Öztürk Aktaş ise yüzde 15 kusurlu bulundu. Rapor İzmir 15. Asliye Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
ACILI BABA İSYAN ETTİ
Acılı baba Oktay Karadumanlı kazada yaşamını yitiren kızı Simay'ın Adli Tıp Kurumu tarafından hazırlanan raporda yüzde 85 kusurlu bulunmasına isyan etti. SABAH'a konuşan Oktay Karadumanlı, "Adalet vicdanları rahatlatmak içindir. Bu rapor benim acımı ikiye katladı. Kızım hem öldü, hem suçlu bulundu. Mahkeme umarım bu rapor doğrultusunda karar vermez. Adalete güveniyorum. Mahkemeden çıkacak iyi bir karar acımı bir nebze olsun dindirecek" dedi.
YIKIM ŞİRKETİNİN AĞIR İHMALİ GÖRMEZDEN Mİ GELİNDİ!
Oktay Karadumanlı, yıkım şirketinin ağır ihmalinin görmezden gelindiğini belirterek, "Yıkım çalışması yapılan alanda trafiği yönlendirecek bir görevli ve gerekli tehlike ve uyarı levhaları bulundurulmamış. Yıkım firması ilgili kurum ve kuruluşlardan izin almamış. El yordamı ile yıkım faaliyeti yapmış. Uygun olmayan veya yetersiz bariyer (çöp konteyneri) kullanarak yolu tamamen kapatmış. Kızım Simay'ın tek yön olarak düşündüğü yola inmesine sebebiyet veren yıkım firmasına neden kusur atfedilmediği kafamızda soru işaretlerine neden oldu" dedi.
ADLİ TIP'IN YIKIM FİRMASINA KUSUR VERMEMESİ ACIMIZA ACI KATTI
SABAH'a konuşan Simay Karadumanlı'nın acılı ablası Ceren Karadumanlı Alkan, "Simay'ı kaybetmek zaten acıların en büyüğü. Adaletin yerini bulmasıyla acımızı dindirmese bile bir nebze nefes almak istiyorduk. Fakat çıkan rapor bizi alt üst etti. Yargılama sürecinden tek gayemiz kardeşimin ölümüne sebep olanların hak ettikleri cezayı alması. Kardeşimin ölümüne sebep olan yıkım firması kontrolsüz ve izinsiz yıkım yapmak ve insanların canını hiçe saymakla meşhur bir firma. Soruşturma aşaması ve kovuşturma aşamasının ilk raporlarında yıkım firması kazanın meydan gelmesinde birinci derecede kusurlu iken Adli Tıp Kurumu'nun yıkım firmasına kusur vermemesi acımıza acı kattı" dedi.
HAYALİ TELEVİZYONCU OLMAKTI
Ceren Karadumanlı Alkan, "Kardeşim üniversiteden henüz mezun olmuştu. Ömrünün baharında, mezun olduğu radyo televizyon alanında birçok hedefi olan, çok başarılı, hayat dolu bir insandı. Kardeşim televizyonda çalışmak çok istiyordu. Kurgu yapmak istiyordu. Televizyoncu olmak hayaliydi. Onun hayattan kopmasına sebep olanların hak ettikleri cezayı almaları en büyük dileğim. Biz yalnızca bu sorumsuzluğun cezasını bulmasını istiyoruz. 2024 Nisan'da kardeşimi kaybedeli 3 sene olacak ve bu çıkan rapor acımızı yenilemekten başka hiçbir şey yapmadı. Sorumlu olan kimlerse, ceza almadıkça içimiz soğumayacak" dedi.