Eskişehir'in Sivrihisar ilçesinde yer alan Ulu Cami'nin restorasyonu sırasında bulunan mezar taşının Nasreddin Hoca'ya ait olduğu anlaşılırken, keşfin Nasreddin Hoca Fıkra Anlatma Geleneği'nin UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miraslar listesine alınmayla yakın zamanda yapılması hoş bir tesadüf olarak nitelendirildi.
Eskişehir'in geçmişteki en önemli alimlerinden olan ve fıkraları ile adından halen daha söz ettiren Nasreddin Hoca'nın mezar taşı, Sivrihisar ilçe merkezinde bulunan Ulu Cami'nin restorasyonu sırasında bulundu.
ÜZERİNDEKİ YAZILAR YANLIŞ OKUNMUŞ
Geçmişte Nasreddin Hoca'nın oğlu Şeyh Ömer'in mezar taşı olarak Ulu Cami'nin Kütüphanesi'ne taşınan ve restorasyonlar sırasında taş lahtin üzerindeki yazıları doğru bir biçimde okuyan Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum, geçmişte üzerindeki yazının yanlış okunduğu için Nasreddin Hoca'nın oğluna ait olduğunun belirtildiğinin aktardı. Prof. Dr. Tulum araştırmaları sonucunda mezar taşının Nasreddin Hoca'ya ait olduğunu keşfetti. Keşiften kısa süre önce Fas'ta yapılan UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Toplantısı'nda, Nasreddin Hoca Fıkralarını Anlatı Geleneği'nin, İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi'ne alınması güzel bir tesadüf olduğu aktarıldı.
İLK DEFA MEDYA İLE PAYLAŞILDI
1 metre 47 santimetre uzunluğundaki Nasrettin Hoca'nın sandukası Sivrihisar Belediyesi binasında hazırlanan alanda basına tanıtıldı. Etkinlikte konuşan Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü, "Nasrettin Hoca'mızın mezar taşını ilçemiz Sivrihisar'da ilk defa medyayla paylaşıyoruz. Nasrettin Hoca'mızın fıkra anlatım geleneğinin UNESCO tarafından tescillenmesi ve UNESCO miras listesine girmesini de bugün burada sizlerle paylaşıyoruz. Bu durum, Nasrettin Hoca'mızın anlatı ve söylemlerinin geleceğe aktarılması için büyük bir gelişim oldu. Nasrettin Hoca'mızı tüm dünya zaten tanıyor. UNESCO sayesinde tekrardan tüm dünyayla paylaşmış ve tescillemiş olduk. Mezar taşı sandukamız, belediyemizin içerisinde, güzel bir köşede tüm ziyaretçilerimiz için sergilenecektir. Gelen misafirlerimizi taş sandukayla en iyi şekilde buluşturmuş olacağız" dedi.
"ELİMİZDEKİ TAŞ 738 YILLIK BİR TAŞ"
Platforma üzerindeki mezar taşının üzerindeki yazıları okuyan Anadolu Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum, çalışmalar ve süreç hakkında şöyle konuştu:
"Bu taştaki yazı stili bize Selçuklu mezarlıklarındaki yazı stilini gösteriyor, bire bir tutuyorlar. Bunun da en güzel örnekleri Ahlat'tadır. Ahlat'ta da bu şekilde taş lahitler vardır ve yazı stilleri karşılaştırılabilir. Yontulmuş bir taş lahitler karşı karşıyayız. Bu taşın en büyük özelliği bize Selçuki olduğunu gösteriyor. Nasreddin Hoca'nın ölüm tarihinin 1280'ler olduğunu bildiğimize göre, elimizdeki taş 738 yıllık bir taş. Bunun üzerinde yaptığımız filolojik incelemeler neticesinde bu taşın Nasreddin Hoca'ya ait olduğunu tespit etmiş bulunuyoruz.
Taşın üstünde şu yazmaktadır; "Sahib-ü hazel Kabr-ü El Muhtaç İlarahmetullah" diğer tarafta ise "Nasreddün Hace Nusrat İbn-i Şemsettün Baba" yazıyor. Bu taşın üzerinde ayrıca Nasreddin Hoca'nın babasının ismini de bize veriyoruz. Şemseddin baba olduğunu bu taş dolayasıyla anlamış oluyoruz. Sonuç olarak biz bu ailenin kesin olarak Sivrihisar'a ait olduğunu filolojik mukayese usulü ile ulaşmış oluyoruz. Bütün kamuoyuna hayırlı olmasını diliyorum."
"GEÇ KALINMIŞ BİR OLAY"
Sivrihisar Belediye bünyesinde Nasrettin Hoca'yı canlandıran Ömer Özgeneci ise UNESCO'nun Nasreddin Hoca Fıkralarını Anlatı Geleneği'nin, İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesi'ne alınması hakkında, "Olması gereken buydu, geç kalınmış bir olaydı zaten. Neden derseniz, ben tüm dünyaya mâl olmuş bir insanım. Nasrettin Hoca'nın fikirleri, düşünceleri sizin için fıkra, benim için yaşadıklarım. Herkesin, özellikle çocuklarım beyinlerine, gönüllerine işlemem için, tüm dünyaya bunu anlatabilmem için bu olay çok önemli bir olaydı. Tabii ki hoşnutum, tabii ki çok memnunum. Elimden geldiğince, sağlığım el verdiğince Nasrettin Hoca'yı canlandırmaya devam edeceğim" diye konuştu.
Askerlik yerleri celp ve sevk tarihleri hakkında araştırmalar başladı. Yeni yıla sayılı günler kala celp ve sevk tarihleri merak edilirken askerlik yerleri ile ilgili Milli Savunma Bakanlığı'ndan açıklama geldi. MSB açıklamasının ardından "Askerlik yerleri ne zaman açıklanacak; celp ve sevk tarihleri belli oldu mu?" sorusu da yanıt buldu.
Askerlik yerleri celp ve sevk tarihleri için MSB önemli bir açıklamada bulundu. Tecillerini bozduracak olan vatandaşlar bu kapsamda; "Askerlik yerleri ne zaman açıklanacak?" sorusuna yanıt arıyor. Sınıflandırma ve sevk işlemleriyle ilgili hususların madde madde açıklanması sonrası MSB 2023 Askerlik yerleri celp ve sevk tarihleri de netleşmiş oldu.
MSB ŞUBAT 2023 SINIFLANDIRMA DÖNEMİ DUYURUSU Milli Savunma Bakanlığı'ndan konuyla ilgili olarak gelen açıklama şu şekilde: Şubat 2023 sınıflandırma döneminde silahaltına alınacak yedek subay aday adayı, yedek astsubay aday adayı ile er statüsündeki yükümlülerin askerlik hizmet tercihi, sınıflandırma ve sevk işlemleriyle ilgili hususlar müteakip maddelerde açıklanmıştır. Şubat 2023 sınıflandırma döneminde silahaltına alınmak isteyen yükümlülerin, 30 Kasım 2022 (dâhil) tarihine kadar yoklama ve askerlik hizmet tercihi ile celp tercihini e-Devletten veya en yakın askerlik şubesine müracaat ederek yaptırmaları gerekmektedir. Yoklamasını yaptırdıkları halde askerlik hizmet tercihi ile celp tercihini yapmayanlar, ertelemesi sona erenler ile dövizle/bedelli askerlik hizmeti kapsamından çıkartılanlar, mevcut bilgilerine göre Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacı dikkate alınarak sınıflandırma işlemine tabi tutulacaktır. 31.12.2020 (dâhil) öncesinde yoklama işlemlerini yaptırdıkları halde çeşitli nedenlerle ertelenenlerden, 30.11.2022 (dâhil) tarihine kadar ertelemesi sona erenlerin yeniden yoklama ve askerlik hizmet tercihi ile celp tercihi yaptırmaları gerekmektedir. (Daha önceki sınıflandırma dönemlerinden haklarında sınıflandırma işlemi yapılarak ertelenenler hariç)
ASKERLİK YERLERİ NE ZAMAN AÇIKLANACAK? Seçim ve sınıflandırma sonuçları 25 Ocak 2023 tarihinde e-Devlet üzerinden yükümlülere duyurulacaktır. Sınıflandırılan yükümlüler tekrar sınıflandırma işlemine tabi tutulmayacaktır. Ancak yedek subay/astsubay adaylığına ayrılmış yükümlülerden, tabi oldukları celp ve sevk döneminde 7179 sayılı Askeralma Kanunu'nda belirtilen mazeretleri olmaksızın bakaya kalanlar (daha önceki sınıflandırma dönemlerinde sınıflandırılanlar dâhil) er statüsünde askere sevk edileceklerdir.
Yedek subay/astsubay adayları ile erbaş/erlerin sevk tarihleri şu şekildedir: Yedek Subay/Astsubay Adayları ile Er (1'inci Grup): 02 Şubat 2023 Er (2'nci Grup): 02 Mart 2023 Er (3'üncü Grup): 06 Nisan 2023 Yükümlüler sevk belgesini sevk tarihinin 10 gün öncesinden itibaren e-Devletten veya askerlik şubesinden alabilecek.
ASKERLİK YERLERİ NASIL ÖĞRENİLİR? Bedelli askerlik ve askerlik celp tarihleri ve yerlerini öğrenmek isteyen er, adayları E-Devlet'e bireysel şifreleriyle girip Milli Savunma Bakanlığı'nın yayımladığı bilgileri görüntüleyebilecek. Askerlik yerleri sorgulama işlemi, E-Devlet şifresi ile giriş yaptıktan sonra çok kolay bir şekilde gerçekleştirilebiliyor.
Yedek subay/astsubay adaylığına ayrılmış yükümlülerden, tabi oldukları celp ve sevk döneminde 7179 sayılı Kanunda belirtilen mazeretleri olmaksızın bakaya kalanlar (daha önceki sınıflandırma dönemlerinde sınıflandırılanlar dâhil) er statüsünde askere sevk edilecek. Askerlik yerlerinin açıklanacağı saat henüz belli değil ancak gelişmeleri sabah.com.tr üzerinden takip edebilirsiniz. ASKERLİK YERLERİ SORGULAMA EKRANI İÇİN TIKLAYINIZ