Zilhicce, mübarek ayların ikincisidir. Ayrıca kurban kesme ibadeti de bu ayda gerçekleşir. Zilhicce ayının dokuzuncu günü arefe günüdür ve 10'unda sabah namazı vaktinden sonra Kurban Bayramı başlar, 13'üncü günün ikindi namazı vaktinde ise sona erer. Peki, Zilhicce ayının ilk 10 günü ne yapılmalı? İşte, Zilhicce ayında yapılması gereken ibadet, zikirler...
Hicri takvime göre yılın 12. ve son ayı olan Zilhicce, bu yıl 27 Mayıs Salı'yı 28 Mayıs Çarşamba'ya bağlayan gece başlayacak. Yani 2025 yılında Zilhicce ayının ilk günü, 28 Mayıs Çarşamba gününe denk geliyor. Ayın son günü ise 25 Haziran olacak. 25 Haziran'ı 26 Haziran'a bağlayan gece, Muharrem ayı başlayacak ve böylece Zilhicce sona erecek.
Zilhicce ayının ilk on günü ise bu sene 28 Mayıs - 5 Haziran tarihleri arasına denk geliyor.
Fecr sûresinin 2. âyetinde geçen "on gece" ile tercih edilen yoruma göre, hac ayı olan Zilhicce'nin ilk on gecesi kastedilmiştir (Râzî, Mefâtîhu'l-ğayb, 31/148). Zilhiccenin ilk on gününün faziletine işaretle, Hz. Peygamber (s.a.s.) "Allah katında şu on günde işlenecek sâlih amelden daha sevimli bir amel yoktur." buyurmuş, sahabîler: "Ey Allah'ın Resûlü! Allah uğrunda yapılacak cihattan da mı üstündür?" diye sormuşlar. Bunun üzerine Resûlullah (s.a.s.); "Evet, Allah yolunda cihat etmekten de. Ancak malını ve canını tehlikeye atarak cihada çıkan, şehit olup dönmeyen kimsenin cihadı başka. (O, bundan üstündür.)" (Ebû Dâvûd, Savm, 61 [2438]; bkz. Buhârî, ʽÎdeyn, 11 [969]) buyurmuştur.
Zilhicce'nin bu on gününün fazileti hac ibadetinin bu ayda yapılmasından kaynaklanmaktadır (İbn Hacer, Feth, 2/459). Zira bu günlerde hac ibadetinin bir kısım menâsiki yapılmakta bir kısmı da (ziyaret tavafı, şeytan taşlama gibi) ardından gelen teşrik günlerinde gerçekleştirilmektedir. Zilhicce ayının dokuzuncu günü olan Kurban Bayramının arefesinde tutulan orucun da çok faziletli olduğu rivâyetlerde zikredilmiştir (Müslim, Sıyâm, 196-197 [1162]).
Zilhicce ayının ilk dokuz gününde oruç tutmak tavsiye edilmiştir. Zilhicce ayının 10. günü kurban bayramının ilk günüdür. Peygamberimizin zilhiccenin ilk dokuz günü oruç tutmayı sürdürdüğü rivayet edildiği için zilhiccenin ilk dokuz gününün, yani kurban bayramından önceki dokuz günün oruçlu geçirilmesi müstehaptır.
Fakat sıkıntıya ve halsizliğe sebep olacağı gerekçesiyle, hacda olanların 9. günü (arefe günü) oruç tutması mekruh görülmüştür. Peygamberimiz arefe gününün faziletine ilişkin olarak "Arefe gününden daha çok Allah'ın cehennem ateşinden insanları âzat ettiği bir gün yoktur" buyurmuş , yine "Arefe günü tutulan orucun bundan önce ve sonra birer yıllık günahları örteceği Allah'tan umulur" dedi i (Müslim, Sıyâm, 196-197) nakledilmiştir.
Müfessirlerin çoğunluğu, Fecr sûresinin 2. âyetinde üzerine yemin edilen on gecenin zilhicce ayının ilk on gecesi olduğu görüşündedir (şevkânî, Fethu'l-kadîr, V, 432).
İbn Abbas'ın, "Bilinen günlerde Allah'ın ismini zikretsinler" âyetinde geçen (el-Hac 22/28) "bilinen günler" ifadesini de zilhiccenin ilk on günü veya teşrik günleri diye yorumladığı nakledilir.
Hz. Peygamber'in, "Allah katında ibadet edilecek -sâlih amel işlenecek- günler içinde zilhiccenin ilk on gününden daha hayırlısı yoktur" (Buhârî, ".Îdeyn", 11; Tirmizî, "Savm", 52; Ebû Dâvûd, "Savm", 61);
"Allah katında zilhiccenin ilk on gününde yapılan amellerden daha değerlisi yoktur; bugünlerde tesbihi çok yapın; tahmîdi, tehlîli ve tekbiri çok söyleyin" buyurduğu nakledilir (şevkânî, Neylü'l-ev¹âr, III, 354).
Resûl-i Ekrem zilhiccenin ilk dokuz günü sürekli oruç tuttuğu için bu günlerde oruç tutmak müstehaptır. Yorgun düşmeleri ihtimali bulunan hacıların zilhiccenin sekizinci ve dokuzuncu günlerinde, özellikle vakfenin yapıldığı arefe gününde oruç tutmaları mekruh sayılmıştır.
Resûl-i Ekrem'den nakledilen, "Kesecek kurbanı olan kimse zilhicce ayı girince kurbanını kesinceye kadar saçından ve tırnaklarından hiçbir şey kesmesin" meâlindeki hadisini (Müslim, "Edâhî", 42; Ebû Dâvûd, "Dahâyâ", 2-3; ıbn Mâce, "Edâhî", 11) dikkate alan Mâlikî, şâfiî ve bir kısım Hanbelî fakihine göre kurban kesecek kişinin zilhicce ayı girince kurbanını kesinceye kadar saçlarını ve tırnaklarını kesmesi mekruhtur.