Türkiye'nin en iyi haber sitesi
AYŞE ÖZYILMAZEL

PR herkesin işi midir?

Gözlemlerime göre evet. Yani öyle bir hal var. PR dediğimizin açılımı halkla ilişkiler.
Yani bir işletmenin, kurumun, ünlü kişinin, mekanın, ürünün hedef kitlesiyle daha etkili bir biçimde buluşmasını, temas kurmasını, sundukları hizmetin karşılığını bulmasını sağlayan düzenli faaliyetler.
Burada bilgi, tecrübe, sosyal hayata ve toplumun ihtiyaçlarına, beklentilerine hakimiyet, dilini nasıl kullanacağını bilmek, doğru yazabilmek, hayatı doğru okuyabilmek en önemli konulardır.
Fark yaratmaktır PR. Bu işi yapanların da sıradan değil; farklı düşünen, fark yaratmaya çalışan, zehir gibi zekaya sahip, pratik, çabuk, kolay yıkılmaz, azimli kişiler olması elzemdir. Ama ben görüyorum ki bizim buralarda böyle bir durum söz konusu değil.
Gazetecilikten ayrılanlar PR'cı, evde canı sıkılanlar PR'cı, iki-üç köşe yazarı tanıyanlar PR'cı, son moda kıyafetler kuşanıp Nişantaşı'nın popüler mekanlarında gezip birkaç ünlüyü oraya buraya davet edip selfiler çektirenler PR'cı.
Hal böyleyken de farklı işleri, tüketiciyi heyecanlandıran şeyleri, tıkır tıkır işleyen halkla ilişkiler planlarını görmek imkansız. Artık hadise, ünlüleri ve köşe yazarlarını bir yere getirebilme becerisinde takılıp kalmış durumda.
Yani var tabii işinin uzmanı, çok değerli kişiler; onlar zaten kendilerini bilirler. Ama demek istiyorum ki, bu bir sanat. Öyle can sıkıntısıyla, bedava yemek yemek, sosyal medyaya ünlülerle fotoğraf koymak için yapılacak bir iş değil. . İşini adam gibi yapanlara da, çuvalla paralar döküp PR yaptırdıklarını zannedenlere de yazık.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA