Son Güncelleme: Cumartesi 07.10.2017
Giderayak çirkin yüzünü gösterdi
ABD’nin Ankara Büyükelçisi John Bass, SABAH’ın konsoloslukta çalışan ve FETÖ’cülerle irtibat kurduğu ortaya çıkan Metin Topuz’la ilgili haberi sonrası, yazarımız Hilal Kaplan’a yaptığı daveti iptal etti
SABAH'IN MANŞETİ DOKUNDU
Yaşanan gelişmeler üzerine Kaplan, ABD Büyükelçiliği'ne tepki gösterdi. John Bass'ın veda basın toplantısına davet edilen 7 gazeteciden biri olduğunu belirten Kaplan, "Biraz önce tam çıkmaya hazırlanırken, ABD Büyükelçiliği sözcüsünden telefon aldım. Gazetem SABAH'ın bugünkü (dünkü) manşet haberinden ötürü toplantıya davetimin iptal edildiğini özür dileyerek söyledi. Mevzu gazeteciliğimle alakalı değilmiş, SABAH'ın manşetinden ötürüymüş. Ben de 'Bunun karar alıcısının siz olmadığınızı biliyorum' dedim, doğruladı" diyerek kararın ardında ise Bass'ın olduğuna işaret etti. Kaplan şunları söyledi:
TARİHİN EN BAŞARISIZ BÜYÜKELÇİSİ
"Bass ile daha önce hiç tanışmamıştım ve ona soracak sorularım olduğu için gidecektim. Özellikle MİT TIR'larının durdurulmasını sağlayan FETÖ imamlarının neden defalarca konsolosluk hatlarıyla görüştüğü ve 1982'den beri ABD Büyükelçiliği çalışanı olan irtibat görevlisi Topuz'un kayıtlı görevliler listesinde görülmediğini. Tam Bass'a göre bir veda oldu. Tarihimizdeki en başarısız ABD Büyükelçisi'ne güle güle diyorum."
HÜRRİYET PERDELEDİ
Hürriyet gazetesi ise FETÖ üyeliğinden tutuklanan Topuz haberlerinde gerçeği çarpıttı. Konsolosluk açıklamasını birinci sayfadan olduğu gibi yayımlayan gazete, Topuz'un örgüt üyeliği ve darbenin önde gelen isimleriyle ilişkilerine hiç değinmedi. "ABD elçiliğinden tutuklanmaya tepki" başlığıyla verilen haberde, konsolosluk çalışanı olduğu için tutuklandığı ifadelerine yer verildi.
BASS'IN GÜNAH DEFTERİ
Bass görev süresince Türkiye'ye zarar verecek birçok eylemin içinde yer aldı. FETÖ ve PKK ile büyükelçiliğin işbirliklerinin yanı sıra kaos amaçlı halk eylemlerine de önayak oldu. İşte Bass'ın görev süresince imza attığı bazı işler:
BEKİR BOZDAĞ
Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ:
ÖRGÜT BAĞLANTILI BİRİNİN ORADA NASIL DURDUĞUNA KAFA YORSUNLAR
Burada üzerinde durulması gereken bir terör örgütüyle bu kadar içli dışlı birisinin Türk makamlarına bildirilmeden ABD Büyükelçiliği'nde çalışması ve bu kadar isnat bulunan birinin orada bulundurulması. 'Biz nasıl böyle birini burada tutuyoruz' diye biraz onun üzerinde kafa yorarlarsa daha isabetli olur.
BÜLENT TURAN
AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan:
YAPTIĞI NEZAKETSİZLİK
Bir kişinin FETÖ bağlantısı varsa yargı bununla ilgili adım atmasın mı? ABD Elçiliği çalışanı diye es mi geçsin? ABD'nin bu tavrı akla başka sorular getiriyor. ABD'nin FETÖ'yü sahiplendiği yönünde bir intiba oluşturuyor. ABD Büyükelçisinin Sabah yazarına karşı nezaketsiz tavrı ABD'nin basın özgürlüğüne nasıl yaklaştığını da ortaya koyuyor. Hemen her gün birilerine medya özgürlüğü dersi veren ABD, söz konusu kendisi ile ilgili bir manşet olunca medya özgürlüğünü yok sayabiliyor. Bu tutuma karşı ilk önce tepki göstermesi gereken de diğer basın mensupları olmalıdır. Bir tepki olup olmayacağını izleyip göreceğiz. Aksi halde başka konularda medya özgürlüğü diye itiraz edenlerin samimiyetinden şüphe edilir. Umarız ki, Büyükelçilik bu yanlış tutumdan bir an evvel döner. ANKARA
EKREM KIZILTAŞ
Medya Derneği Başkanı Ekram Kızıltaş:
ÇİRKİN SANSÜR GİRİŞİMİ
Büyükelçiliğin bu davranışı başta John Bass olmak üzere elçilik yetkililerinin basın özgürlükleri konusundaki ikiyüzlü bir tavır içinde olduğunu göstermiştir. Davetin böylesine saçma bir bahane öne sürülerek iptal edilmesi demokrasiyle, evrensel değerlerle bağdaşmamaktadır. Çirkin bir sansür girişimidir. Gerçeklerin ortaya çıkarılmasını engellemeye, basını susturmaya çalışmaktır. ABD Büyükelçiliği'ni komik duruma düşüren bir beceriksizlik örneğidir. Üyemiz Hilal Kaplan'a yapılan bu saygısızlığı kınıyoruz. ABD Büyükelçiliği'ni medya ile ilişkiler konusunda daha demokratik, şeffaf ve dengeli bir politika izlemeye davet ediyoruz.
GÖKHAN DURMUŞ
Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş:
AYRIMCILIK KABUL EDİLEMEZ
Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Başkanı Gökhan Durmuş: Kendisini "özgürlükler ülkesi" olarak tanıtan ülkenin basın özgürlüğünü bu şekilde ayaklar altına aldığını görüyoruz. Gazetecilerin bu şekilde ötekileştirilmesi, gruplandırılması doğru değildir. Akreditasyon konusunda zaten tartışmalı bir konudur. Bu tür toplantılar bütün gazetecilere açık olmalıdır. Kayıtları tutulan ve gazeteci oldukları bilinen kişiler takip etmek istedikleri toplantılara gidebilmeliler. Burada yeniden kişinin veya kurumunun yaptığı haberlere bakıp ben bu haberi beğenmeyip buna göre akredite yapmak basın özgürlüğü ihlalidir. Hilal Hanım'a yapılan bu ayrımcılık kabul edilemez.
TURGAY OLCAYTO
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto:
BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ İLE UYUŞMUYOR
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Turgay Olcayto: "Demokrasinin beşiği" olarak kendini nitelendiren bir ülkenin büyükelçiliğinin yaptığı bu davranışı normal karşılamak mümkün değil. Gazeteciler her yere gider ve işini yapar. Kurumunu sevip sevmemek gibi bir durum söz konusu olamaz. Davet edip sonra böyle bir sebeple iptal etmek ayıptır.
EN SON HABERLER
- 1 Cevdet Yılmaz, KKTC Başbakanı Üstel'i ağırladı
- 2 Bakan Güler, Irak Türkmen Cephesi Siyasi Büro Üyesi Aydın Maruf ile bir araya geldi
- 3 Milli Savunma Bakanı Güler'den Harita Genel Müdürlüğüne ziyaret
- 4 SON DAKİKA | Başkan Erdoğan: İsrail ile ticaretin durdurulması örnek teşkil edecek
- 5 Firari Erk Acarer gizli tanığı yayına aldı: Acarer 15 Temmuz için yönlendirme sorular sordu!
- 6 Diyanetten Sözcü’nün "makam aracı" haberine yalanlama
- 7 Başkan Erdoğan ile Özgür Özel görüşmesinin şifresi: İşte 6 yıl arayla CHP’nin parti dilindeki değişim!
- 8 AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik'ten 'Gazze' mesajı: Üniversitelerimizde vicdan eylemlerini ayakta tutan herkesi tebrik ediyoruz
- 9 Bakan Tekin, Diyarbakır annelerini ziyaret etti
- 10 Ünlü çete lideri Türkiye’de yakalandı