Rahim ağzı kanseri aşısı

HPV yaygın görülen, cinsel yolla bulaşan bir virüstür. Uluslararası verilere göre 50 yaşına kadar bir kadının HPV'ye yakalanma riski %80'dir. Yüksek riskli HPV tipleri kadınlarda rahim ağzı, vulva, vajina, anüs kanserleri ve ilgili prekanseröz yani kansere dönüşebilecek lezyonlarla ilişkilidir. Düşük riskli HPV tipleri ise genital siğillere ve prekanseröz lezyonlara yol açabilmektedir. Rahim ağzı kanseri Avrupa'da 15-44 yaş kadınlarda en sık görülen ikinci kanser türüdür. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) verilerine göre, her yıl dünyada yaklaşık 493 bin rahim ağzı kanseri görülmekte ve bunların 274 bini ölümle sonuçlanmaktadır. Bu ölümlerin %80'den fazlası, yeterli tarama programlarının bulunmayışı nedeniyle gelişmekte olan ülkelerde görülür. Ülkemizde ne yazık ki, bu konuda yapılmış kapsamlı çalışma sayısı çok kısıtlıdır ve bunlar HPV'nin Türkiye'deki yaygınlığını sağlıklı bir şekilde öngörmemiz için yeterli değildir Uluslararası dernekler, maksimum etkinlik HPV ile karşılaşmadan aşılandığında sağlandığından, 9 yaştan itibaren tüm kızların aşılanmasını, bununla beraber rahim ağzı kanser tarama testlerinin de (PAP SMEAR) aksatılmadan devamını önermektedir. HPV aşısı PAPSMEAR testinde ASCUS gibi belirsizlik veya anormallikler olan veya daha ileri tetkik olan HPV DNA testi müspet olanlara da uygulanmalıdır, çünkü aşının içerdiği tüm tiplerle karşılaşmış olma şansı çok azdır. Bu arada aşının PAP testi sonuçlarındaki anormallikler veya kondilomlar üzerinde herhangi bir tedavi edici etki göstermediği de bilinmektedir, böyle bir beklenti olmamalıdır. Gebelere aşı önerilmez, aşılama döneminde gebe kalınırsa, aşının geri kalan dozu/dozları doğumdan sonraya ertelenmelidir. Yan etkiler ve aşı güvenliğiyle ilgili detaylı bilgi için www.kadinsagligivegebelik. com