Sporcunun amacı kilo vermek, güçlenmek, kas kütlesini arttırmak veya yarışmaya hazırlanmak olduğundan kendini sürekli zorlamaktadır.
Kardiyo çalışmaları ve direnç egzersizlerinde kaslarımız, eklemlerimiz, sinir sistemimiz, mental gücümüz, yapılan egzersizin veya antrenman programlarının içeriğine göre vücudumuza zarar verebilir. Bunun için sporcuya aktif dinlenme dönemleri vermek gerekir. Tüm sporcular için yıllık antrenman programı hazırlanırken dinlenme dönemi de hesaplanmalıdır. Ölü dönem denilen yaz tatili dönemi en fazla iki hafta olarak planlanmalıdır. Birinci hafta sporcu daha pasifize, hafif yürüyüşler, hafif antrenmanlar, daha az fiziksek aktivite yapmalıdır. Bu ilk haftayı daha çok zihinsel dinlenme şeklinde geçirmelidir.
Değişik ortamlar, değişik arkadaş çevreleri, doğa yürüyüşleri gibi hafif fiziksek aktivite şeklinde geçirmelidir. İkinci hafta sporcunun yaptığı spor branşı dışında yüzme, yürüyüş, tenis, voleybol gibi seviyesi düşük aktif antrenmanlar yapılabilir. 140- 150 nabız aralığında 20-25 dakikalık koşular yapabilir. Bu dönemde sporcu, fiziksel kondisyonunu koruyucu veya çok az kondisyon kaybı şeklinde geçirmelidir.
Bir sezon boyunca aşırı efor sarf eden bir sporcu buna uygun beslenme yapmaktadır. Tatil döneminde daha az aktivite yapan sporcu antrenman dönemindeki beslenme düzenine devam ederse kilosu artar. Sporcu vücudunun alışık olduğu kalori ihtiyacını frenlemelidir. Bu dönemde sporcularda en çok görülen olumsuzluk kilo artışıdır. Antrenman dönemindeki beslenme düzenine ölü sezon denen bu dönemde devam etmemek gerekir. Yaz dönemi uzun tutulduğunda sporcuda kondisyon, beceri ve koordinasyon bozukluğu olur. Bu durum sezon başı kamplarında hemen kendini gösterir. Bu hali sporcunun profesyonelce davranmadığını, yaz döneminde kendine dikkat etmediğini gösterir ki sporcu için olumsuz bir puandır. Tüm bunlar göz önünde bulundurularak tatil dönemi sezon içi gibi ciddiye alınmalı ve verilen programlara uygun tatil yapılmalıdır.