Çerçi Konağı heyecan verdi

Adanalı genç mimar Seçil Boğa, Türkiye'deki tarihi yapıları canlandırmak, kullanıma hazır hale getirmek için kolları sıvadı. İstanbul Teknik Üniversitesi'nde restorasyon üzerine birlikte yüksek lisans yaptıkları arkadaşları Büşra Barutçu ve Amine Seyhun Alkan Reis ile birlikte Buka Mimarlık çatısı altında bir araya geldiklerini söyleyen Seçil Boğa, "Ülkemizin dört bir yanına dağılıp, çürümeye ve unutulmaya yüz tutmuş eski yapıları canlandırmak istiyoruz" dedi. Bu arada memleketi Adana'dan kopmayan ve her fırsatta gelerek kentin dört bir yanını gezen Seçil Boğa, tarihi yapıları fotoğraflayıp hepsini inceliyor, yapılması gerekenleri planlıyor. Onlarca yapı arasında kendisini en çok etkileyen ve heyecanlandıran tarihi eserin Saydam ve Obalar caddeleri arasındaki bir sokakta ahşap ve tuğla karışımı ile 1800'yü yıllarda inşa edilen orta avlulu Çerçi Konağı olduğunu ifade eden Seçil boğa, bu konağı ayağa kaldırmak için kolları sıvadı.

BAKANLIKTAN ONAY
Gerekli görüşmeleri kısa sürede gerçekleştiren mimar Boğa, tescil belgeleri ile rölöve, restitüsyon, restorasyon projelerini aynı hızda hazırladı. Adana Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na projesini sunan genç mimar, Kültür Bakanlığı'nın desteğiyle yıllara meydan okuyan Konağa 'hayat vermek' için gerekli onayı beklemeye başladı.

ASLINA SADIK KALINACAK
Adana'nın tarih açısından çok zengin bir yer olduğunu söyleyen Mimar Boğa, "Çerçi Konağı'nın yapısını bozmadan, aslına birebir sadık kalarak, günümüze uygun hale dönüştüreceğiz.Konağa hayran kaldım, yapısı, mimarisi beni çok etkiledi" dedi. Ölçüm ve çizimleri yapılan çalışma için gerekli kurul izninin Kasım ayında çıkmasını beklediğini ifade eden Boğa, "İzin verilmesinin hemen ardından çalışmalarımız başlayacak kısa sürede tarihi doku yeniden canlanacak" dedi.
TESCİLLİ BİR YAPINIZ VARSA
Tarihi binaların restore işlemleri hakkında bilgi veren Seçil Boğa şöyle konuştu: "Tarihi yapılar artık parselleri ile birlikte tescilleniyor. Bu yüzden bu yapıların yakılıp ortadan kalkması gibi bir durum söz konusu değil. Tescilli bir yapınız varsa bir mimar aracılığıyla projelendiriyor, ardından o yılın Eylül ayında Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu'na belgeleri sunuyorsunuz. Yapılan ölçüm ve incelemelerin ardından kurul onayı ile Kültür Bakanlığı sizlere takip eden Mart ayında mimarın çıkarttığı bedelin %40'ı oranında restorasyon için ödenek sağlıyor ve çalışma başlıyor"