Sırrıberk ARSLAN: Değişen sadece takvimin yaprakları

Çocukluğumda öğretmenimizin 'Yeni yıldan beklentilerimizi' yazdırdığı ev ödevinde sayfa sayfa yazardım.
Babam şunu alsın, annem bunu alsın, o kadar çok şey yazar o kadar çok şey isterdim ki ne gözüm ne gönlüm doymak bilmezdi.
O kadar çok şey istediğim yılın sonu geldiğinde geriye dönüp baktığımda o sayfa sayfa isteklerden geriye sadece ev ödevimi uzun uzun yazdığım için aldığım (5) notundan başka hiçbir şeyin gerçekleşmediğini görürdüm.
Büyüdükçe isteklerim bitti ve anladım ki; 31 Aralık ne ise 1 Ocak da oydu. Bu nedenle yıllardır yılbaşlarını hayata karşı beklenti, yaşam ve düşünce şeklimi yeniden değerlendirmek, hayata bakış açımı yeniden gözden geçirmek için bir fırsat olarak görmedim.
Birçok insan yeni yılla birlikte hayata yeni bir başlangıç yapmak ister. Yeni umutlar, yeni beklentiler, yeni hedefler belirlemeye başlar. Oysa her ne kadar yılbaşı yeni bir başlangıcı ifade ediyorsa da bana göre insanın geçmişteki yaşantılarından bir gecede kurtulup yepyeni bir hayata başlayacağını düşünmesi hayalcilikten başka bir şey olamaz.
Sizi bilmem ama benim için yeni bir yıl yeni bir sayfa demek değildir. Bu yüzden hiç kimse kusura bakmasın ve benden beklemesin ki sahtekârları, dolandırıcıları, kendini beğenmişleri, kendilerini onca yıl toplum içinde ayrıcalıklı görüp sonunda eşekten düşmüşe dönenler başta olmak "Geçen yıl neredeydim?", "Nereye gitmek istiyorum?" muhasebesini yapacak, 2013'te kalsın diyeceğim bir tek şeyim yok.
364 gün yaptıklarımı ve yaşadıklarımı (yanlış da olsa) o gün 365'nci gün terk etmeyi kendime fayda sağlayacağını düşünmem. Çünkü o zaman o yapılması gerekiyormuş ki yapmışım derim.
İşte bu yüzden 2013 ve öncesinde ne isek 2014 yılında da Kahramanmaraşlı için 'iyi' olanı değil 'en iyi' olanın belirlemesinde yüzde yüz etkili olmasak da dilimiz döndüğünce, kalemimiz tuttuğunca mücadeleyi kendimize namus borcu sayıp, Büyükşehir'e yakışır 'büyük başkan'ın seçilmesine çalışacağım.
Hepinize iyi haftalar.