Abidinpaşa'da frene basan yok

Adana'nın en işlek caddelerinden Abidinpaşa Caddesi üzerindeki bulunan esnaf her gün ölüm korkusu yaşamaktan bıktı. Toplum taşım araçlarının bir an önce durağa yetişmek, ya da durakta bekleyen yolcuyu kapmak için yaptıkları yarışın bedelini kendilerinin ve yayaların ödediğini öne süren esnaflar, "Kazasız gün geçmiyor. Daha geçenlerde bir minibüs kaldırımda yürüyen 2 Suriyeliye çarparak birisinin ölümüne neden oldu. Lütfen önlem alınsın, bu caddeye hız kesici, trafik ışıkları veya kasis yapılsın. Trafik ekipleri sürekli denetim yapsın" dediler.
"CADDEYİ KAPATALIM MI"
Bu caddede meydana gelen kazalarla ilgili daha önce Valilik, Büyükşehir ve Emniyet Müdürlüğü'ne dilekçe verdiklerini belirten Abidinpaşa Caddesi esnafı, "Trafikten bize bir yazı gönderildi. Gelen yazıda, 'Cadde ana arter olduğundan trafik akışının hızlı olması gerek' denildi. İnan bu cevap karşısında ne diyeceğimizi bilemedik. Buradaki yayalar ve esnaflar ölüm korkusu içinde ama verilen yanıt meseleye çözüm getirecek türden değil. Önlem alınması için ne gerekiyor. Esnaflar olarak eylem yapıp, buradan araçların geçmesine izin vermeyelim mi?" diye konuştular.
"ÖLÜMLE BURUN BURUNAYIZ"
Yıllardır Abidinpaşa Caddesi'nde esnaflık yaptığını anlatan Aslanbaba Tekstil'in sahibi Fatih Aslanbaba, "Dolmuş sürücüleri yolcu ve hatlarını kaçırmamak için aşırı derecede hızlı ve çok tehlikeli araç kullanıyor. Esnaf ve yoldan geçen vatandaşlar bu durumdan dert yanıyor. Gerek caddeden karşıya geçerken, gerekse kaldırımda yürürken ölümün soğuk nefesini boynumuzda hissediyoruz. Biz ise işyerimizin önüne çıkmaya korkuyoruz. Her an araçların bir kaza yapıp işyerimize gireceğinden endişe ediyoruz. Çünkü toplu taşıma araç sürücülerinin umurunda bile değil" dedi.
HÜSEYİN HAVUZ (RENK TEKSTİL)
Radar koydular ama Adana Ticaret Odası'nda Tekstil Meslek Yönetim Kurulu üyesi iken bu konuyu gündeme getirdik ama bu güne kadar olumlu bir gelişme olmadı. Bir süre önce radar koydular daha sonra tekrar kaldırdılar. Gerçi radar da çözüm değil. Çünkü sürücüler birbirlerini telefonla uyarıyor. Radarı geçtikten sonra gaza basıyorlar. Tek çözüm kasis ya da sürekli bölgede trafik polisinin bulunması.
MURAT YILDIZ (PINAR PERDE)
5 Dakika önce öğrenciler geçti Kaza olmadan önce müşterimle vitrinin önünde mallarımı gösteriyordum. Sonra müşterimi içeri davet ettim ve 10 saniye sonra korkunç kaza meydana geldi. Şans eseri ben ve müşterim kurtuldu. Ama burada insanların atladığı bir ayrıntı var. Kazadan 5 dakika önce arka sokakta bulunan ilköğretim okulundaki öğrenciler evlerine giderken buradan geçmişlerdi. Eğer öğrenciler geçtiği an kaza olmuş olsaydı büyük bir facia olacaktı.
AHMET GEREKLİOĞLU (NEGE TEKSTİL)
Hatalı park sorunu 2012 yılında işyerimize minibüs girdi. Kaza akşam olduğu için işyerinde kimsenin bulunmaması büyük bir faciayı önledi. Sürücüler gerçekten araçlarını süratli kullanıyorlar. Ama başka bir sorun ise araçların park yapılmaz levhası bulunmasına rağmen otomobillerini park ederek yolları daraltması. Zaten araçlar hızlı, bunun üstüne yol daraldığı için kazalar kaçınılmaz oluyor. Bence trafik polisi park edilmeyen yerlere park eden araçlara ceza yazarsa bir daha bu yola otomobillerini koymaz ve yol genişlemiş olur.
HALİL İBRAHİM YILDIZ (ÖZERBEY TEKSTİL)
Sürücüler cellat gibi Özellikle minibüs sürücüleri adeta "Cellat" gibi araç kullanıyorlar. Trafik polisleri tarafından kontrollerinin artırılmasını istiyoruz. Bir de aşırı derecede kornaya basarak gürültü kirliliğine neden oluyorlar.