Bu dere bizi öldürecek

Adana'nın güney mahallelerinde yaşayanlara bir dokun bin ah işit. Bugüne kadar gerek devlet hizmetlerinden, gerekse belediye yatırımlarından yeterince nasibini alamayan Aydınlar, Fevzipaşa ve Onur Mahallesi sakinleri, şimdi de mahallenin ortasından geçen ve adeta mikrop yuvası haline dönüşen dere ile başları belada. Yaydığı pis koku yüzünden çevreyi tehdit eden derenin acilen ıslah edilmesini isteyen semt sakinleri, "Dere ıslah edilmezse salgın hastalık bizi yok edecek" diyor.
ÇOCUKLAR ETKİLENİYOR
DSİ'ye ait taşkın deresinden yayılan kokunun ve insan sağlığını tehdit eden görüntünün kanalizasyonun dereye bağlanmasından kaynaklandığı ortaya çıktı. Onur Mahallesi ile Sanayi Sitesi arasında sınır oluşturan taşkın deresinin neden olduğu koku ve sineklerden rahatsız olan vatandaşlar, yetkililerin duyarsızlığı karşısında isyanın eşiğine geldi. Özellikle çocuklar bu sağlıksız koşullardan fazlasıyla etkilenirken anneler çocuklarıyla sağlık ocaklarına taşınmaya başladı
VEYSEL AYDIN (56-Serbest Meslek)
KANALİZASYONDAN SONRA
Bölgeden geçen kanalizasyonun taşkın deresine bağlanmasının ardından bu sorunlar daha çok can yakmaya başladı. Yoksa dere her zaman vardı. Drenaj suyu ve yağmur sularının tahliyesi amacıyla kullanılan dereye şehir kirli atık su kanalizasyonun bağlanmasından pislik de arttı, koku da, hastalık da. Çağdaş şehircilikte görülecek bir uygulama değil. Bu kanalizasyonu dereye bağlama kararını alanları ceza olarak burada yaşamaya mahkum edeceksin ki, neye mal olduğunu görecek.
ŞAHİDE TURGUT (50 -Ev kadını)
KÜÇÜK KIZI DEREDE BOĞULDU
Bu zalim dere 10 yıl önce 3,5 yaşındaki kızım Mizgin'i aldı benden. Çevresinde hiçbir önlemin alınmadığı dereye düşen kızım boğularak hayatını kaybetti. Yüreğim yandı. Hala da yanıyor. Bu dereye bir can verdik ama hala sorun çözülmedi. Derenin çevresinde hiçbir önlem alınmıyor. Dün kızımın canını alan dere şimdi de çocuklarımın, torunlarımın sağlığını tehdit ediyor. Ne olur bize acıyın, yeter artık bir önlem alınsın."
SÜLEYMAN BİLGİN (32 - Duşkabinci)
"ALDIRMAZ SÖZÜNÜ TUTMADI"
Derenin yaydığı koku yetmez gibi, pislik yuvası olduğu için yaşlı çocuk demeden tüm mahalleli hastalığın pençesine düştük. Dere pislik içinde, sivrisinekler yetmiyor cardın fareler cirit atıyor. Bu da yetmiyormuş gibi geri dönüşüm poşet imalatı yapanlar da artıklarını buraya döküyor. Plastik artıkları yakıyorlar. Kanser olma tehlikesiyle karşı karşıyayız. 2011'de sanayi sitesini ziyaret eden Zihni Aldırmaz bu sorunu çözmek için söz verdi ama sözünü tutmadı.
AYTEN PETEKKAYA (37 -Ev kadını)
ÇOCUKLAR HASTALIĞIN PENÇESİNDE
Benim 4 çocuğum var. Evde hastalığın önü kesilmiyor. Hemen her gün doktorun kapısını çalıyoruz. Bazen çocuklarımın 4'ü birden hastalanıyor. Ateşli hastalık, enfeksiyon, cilt hastalıkları hayatımızın bir parçası oldu. Ne kokudan evimizde durabiliyoruz ne de sivrisinekler yüzünden uyuyabiliyoruz. Biz de bu şehrin insanıyız. Her seçimden önce 'Buranın üstünü örteceğiz' diye söz veriyorlar ama seçimden sonra unutulup gidiyoruz. Bizi unutanları biz de unutacağız.