Sırrıberk ARSLAN: Bu şehrin sahibini arıyorum

Bugüne kadar tedavi edilemediği için bu şehri baştan aşağı kemiren bir hastalık olan 'kıskançlık ve dedikodu' nedeniyle 'ortak dil' ve 'ortak akıl' oluşturulamadığımız için yeni değerler kazanamıyor, elimizde olan imkân ve olanakları da tek tek kaybediyoruz. Bir akıl tutulması gelmiş bu şehre, gitmiyor gidemiyor. Sivil toplum kuruluşları, sözde bu şehrin yararı için kurulmuş cemiyetler, ayran-lahmacun ilişkisi gibi Kent Konseyi, politikacıları, siyasileri her geçen hafta bedenleri yerine şahsiyetleri zayıflayan bürokratlarıyla iki kişilik suçlayan, çift kişilik ağlayan, bir çift iken kötüleyen bu patolojik ve travmatik ruh hali bu şehrin her yanını esir almış durumda. Bu şehirde hiçbir şey yolunda gitmiyor. Hangi mevzu üzerinde yoğunlaşsanız mutlaka sorunlu bir yapı ile karşılaşırsınız. Şehrin siyasi otoritesinin yeterince sahiplenmediği, yöneticilerin dönüp bakmadığı kaderine ter edilmiş bu şehir için Keşke 'Yedi Güzel Adam' filmi yerine 'Akılların tutulduğu kent' adında bu şehrin gerçeklerinin anlatıldığı bir dizi yapılsaydı. Mesela hastane konusu… Bu şehir halkı hiçbir zaman o Antep sınırına yapılan dışı kalaylı, içi vayvaylı hastaneyi haklı olarak kabullenmedi. Oraya gidene kadar yolda öleceğini bildiği için de acil gerek olduğunda Yörükselim'deki acil polikliniği tercih ediyor. Depreme dayanaksız olduğu ortaya çıkınca boşaltılan eski devlet hastanesinin iki bloktan oluşan o koskoca binası 2 yıldır öyle duruyor. Var mı bana cevap verecek kimse? Burayı yıkıp, yerine bir hastane yapmak için neyi bekliyorsunuz beyler? Kahramanmaraşlının hayatını bu kadar mı ucuz ve gereksiz buluyorsunuz? Bakın beyler; Yandaş ve yalaka taşlarının arazilerini değerlendirmek için hastanenin şehrin dışına yapılmasına yol gösteren şeref ve haysiyet yoksunları orada kazandıkları rantın hesabını bugün evrak üzerinde verdiler ama Sıratı Müstakîm'de yani ruhlarının bedenden ayrılarak Allah'a doğru seyru sulük yaptığı yolda veremeyecekler. Biraz olsun vicdan, merhamet memleket sevdası, insan sevginiz yoksa dahi şu bu milletin vergilerinden aldığınız maaşla sizin ve ailenizin boğazından geçen lokmanın helal olması için bu işe bir el atın. Bırakın menfaatçileri, unutmayın ki onlar 'kuş gibi elinizden beslenir, uçunca üzerinize pislerler' diye boşa dememişler.