Sırrıberk ARSLAN: Sermayesi sanayicinin anlayışı

Türkiye'nin İstiklal Madalyalı tek kenti olan Kahramanmaraş, artık, yılda 1 milyar doları aşan ihracat geliri ile çağdaş bir dünya kenti olmanın kapılarını aralamak için çalışıyor. Dondurması, kırmızı biberi, çelik mutfak eşyası ve her şeyden önemlisi tekstili ile çağdaş bir dünya kenti olma yolunda hızla ilerleyen ve Türkiye'nin geleceği en parlak önemli kentlerinden biri olan Kahramanmaraş, gücünü topraklarında, geçmişi yüzyıllarca önceye uzanan tekstil sanayisinden alan bir kenttir. Kahramanmaraşlı 'Anadolu kaplanları'nın öyküsü 'Tohumdan, Toprağa' ve 'Topraktan pamuğa ve pamuktan ipliğe' diye özetlenecek bir öyküdür. Yenilikçi, dinamik ve teknolojiye yatkın sanayicilerinin Türkiye'nin tekstil kalelerinden biri haline getirdikleri Kahramanmaraş'ta bugün oluşan sanayicilik başarısının altında yatan sır, sanayicisinin klasik sanayici tipinden farklı olmasıdır. Kahramanmaraşlı sanayiciler kazandığını yata, kata, ata, kısaca özel hayata değil, yatırıma ve teknolojiye aktarır. Kazanır yatırır. Yine kazanır yine yatırır. İşte bu anlayış, Kahramanmaraş'ın çağdaş, yaşanabilir bir dünya kenti olması için ilerlediği yolunda en büyük sermayesi. Geçmişte düşmanın modern top ve tüfeğine karşın elindeki ilkel silahla 'Kahraman' olan kent halkı şimdi bin sanayi kuruluşunda 150 bine yakın çalışanı ve milyar dolarları hedeflemiş olduğu ihracatı ile 'Anadolu'nun gerçek kaplanı' olmuş durumda. Kahramanmaraş'ın aşını ekmeğini çoğaltmak için gümrük kapılarını suyolu yapan, daha çok satıp daha çok döviz için rekabetin ' kaliteden' ve 'temrinden' geçtiğini bilerek yolları aşındıran, dedelerinin istiklal mücadelesiyle kazandığı bu topraklarda geleceğimize istikbal hazırlayan bu kahraman kentin kahraman sanayicilerine bu kentte yaşayanların az veya çok ama mutlaka minnet borçludur. Çünkü her şeyi bir kenara bıraksak bu kentin sokaklarındaki huzur ve barış daha çok iş, daha çok aşın temellerinin üzerine inşa edilmesini sağlayan Kahramanmaraşlı sanayicilerin olduğu gerçeğidir. Bir başka acı gerçek ise bu şehrin çok şeyini borçlu olduğu bu kahraman sanayicilerini geçmişteki basiretsiz, beceriksiz, kapasitesiz yerel yöneticisi ve onları örnek alan idarecileri sadece himmette, bağışta, akçe ve araç gerektiğinde hatırlamış olmaları. Sosyal yapısı ekonomisi ve kültürel yapısıyla büyük şehir olmayı çoktan hak etmiş olan bu şehir belediyecilik anlamında basiretsiz kişiler yüzünden kaybettiği yıllarını şimdi Büyükşehir Belediye Başkanı Fatih Erkoç'un sadece 7/24 değil tabiri caizse rüyasında bile düşündüğü Kahramanmaraş ile kazanmaya devam ediyor. Sayın Erkoç'tan şehrin kaybettiklerini kazandırdığı gibi bu şehrin sanayicisinin de hatırlanmayan yıllarını geri getirmesi belki mümkün olmaz ama onların varlığını her alanda farkında olmasından dolayı da şahsım adına ayrı bir teşekkürü hak ettiğini düşünüyorum.