Gaziantep canavarı timsah gözyaşı döktü

Gaziantep'te gözünü kırpmadan eşi Tuğba Taş ile birlikte toplam 9 kişiyi öldürdükten sonra kaçan 'ölüm makinesi' Yusuf Taş, cinayetten 56 gün sonra İzmir'e gitmek üzere otobüse binerken yakalandı. Emniyetteki ifadesinde cinayeti işlediğine dair suçlamaları kabul etmeyen Taş, olay günü eşi Tuğba Taş ile tartıştıklarını ancak o andan sonra hiçbir şey hatırlamadığını daha sonra kendisini Kilis'in Musabeyli ilçesine bağlı bir köyde bulduğunu söyledi. Ölen Tuğba Taşın annesi Kudret Taş ise katilin bir piyon olduğunu, asıl azmettiricilerin yakalanması gerektiğini söyledi.
9 KİŞİYİ ÖLDÜRDÜ
İstanbul'da oturan Yusuf Taş, 5 Şubat akşamı evi terk ederek Gaziantep'e giden eşi Tuğba Taş ile konuşmak üzere memleketine geldi. Düztepe Mahallesi'nde oturan eşi Tuğba Taş ile karşılaştı ve tartışmaya başladı. İddiaya göre anne Kudret Taş, kızı Tuğba'ya bir silah vererek "Al bununla Yusuf'u vur" dedi. O andan itibaren gözü dönen Yusuf Taş, eşini, teyzesi Şenel Çakmak'ı, oğlu Ahmet Can Çakmak'ı öldürdü. Şenel Çakmak'ın kızı 3 yaşındaki Belinay kapı arkasına saklandığı için kurşun isabet etmedi. Daha sonra aralarında husumet bulunan amcası Mustafa Taş'ın Sam Mahallesi'ndeki evine giden Yusuf Taş, burada amcasını, eşi Gülay'ı, çocukları Türkan, Gül ve Furkan Taş'ı öldürerek kaçtı.
OTOGARDA YAKALANDI
Gaziantep Emniyet Müdürlüğü, ölüm makinesini yakalamak için özel bir ekip oluşturdu. "Çok tehlikeli" olarak aranan zanlının ailenin kalan bireylerine zarar vermemesi için öldürdüğü eşi Tuğba'nın 5 kişiden oluşan ailesi özel bir yerde korumaya alındı. Olayın ilk gününden itibaren zanlının Gaziantep'te olduğunu, il dışına çıkmadığını tahmin eden polis, eline geçen her bilgiyi değerlendirdi. Olaydan 56 gün sonra Gaziantep otobüs terminaline giden polis, 23 numaralı perondan İzmir'e hareket eden otobüse binmek üzere olan cani ruhlu katil Yusuf Taş'ı kıskıvrak yakaladı. Cebinden 6 bin lira para bulunan Yusuf Taş'ın İzmir'e gittikten sonra Eğe Denizi'nden Yunanistan'a oradan da İtalya'ya geçmeyi planladığı öğrenildi.
ÇELİŞKİLİ İFADELER
Azılı katil emniyette sorgulanırken, zanlının Şehitkamil ilçesinde oturan babası Halil Taş'ın evinde arama yapan polisler bir silah buldu. Adana'ya gönderilen silahın balistik raporunda olayda kullanılan silah olduğu ortaya çıkınca baba Halil Taş, kardeşi Şerif Taş ve dayısı Arif Toz gözaltına alındı. Üç kişi savcılık tarafından ifadeleri alındıktan sonra serbest bırakıldı. Ancak daha sonra Cumhuriyet Başsavcılığı'nın isteği üzerine bu üç kişi dün sabah yeniden gözaltına alındı. Emniyette sorgulanan Yusuf Taş ise suçlamaları kabul etmedi. Çelişkili ifade veren ve olayları saptırmak için sürekli farklı konulardan bahseden Yusuf Taş özetle şunları söyledi: "Cinayetin işlendiği gün rahatsız olduğum için eczane aradım. O sırada bir şahıs bana iki tane hap verdi. 'Bunları atarsan iyileşirsin' dedi. Hapları içtim ve akşam eşim Tuğba Taş'ın yanına gittim. Orada tartıştık. Bu andan itibaren ne oldu ne bitti hatırlamıyorum. Kendimi Kilis'in Musabeyli ilçesine bağlı bir köyde buldum. Televizyon ve gazetelerden cinayeti benim işlediğim yolunda yayınlanan haberleri duyunca korktum ve kaçtım. Dağ bayır gezdim. Nerede bir mağara buldumsa orada yattım. Suriye'ye kaçmak istedim fakat orada PKK'nın eline düşer vatanıma ihanet etmek zorunda kalırım diye gitmedim. Sonra da yurt dışına kaçmak için plan yaptım."
"İFTİRA ATIYORLAR"
9 kişinin katil zanlısı damadı Yusuf Taş'ın yakalanmasına sevinmediğini söyleyen anne Kudret Taş, "Yusuf ailesi tarafından kullanılan bir piyondu. Gerçek katiller yani azmettiriciler şu anda elini kolunu sallayarak geziyor. Gerçek katillerin yakalanmasını istiyorum. Onlar adalete teslim edilmeli ve cezalarını çekmeli. Yusuf'a bunu yaptıranlar, annesi, babası ve yakınlarıdır. Kızımın kocası Yusuf'un akrabasıyla ilişkisi olduğu iftirasını atıyorlar. Bunlar kesinlikle yalan. Benim kızım asla böyle bir şey yapmaz. Onlar kendilerini haklı çıkarmak, işi namus davasına çekmek için bunları uyduruyorlar" diye konuştu.