Salı 20.09.2016

Melih ABİ: Hastane mi kabahatli, görevliler mi sorunlu?

Melih Gençoğulları bir baba. Çocuğunun üzerine titreyen bir baba. Bayram günü küçük kızı ile ilgili sıkıntı yaşamış. Anamur Devlet Hastanesi'nde çektiği eziyeti bize aktardı. Sözü ona bırakalım: "Bayramın ikinci gününün gecesiydi. Beş buçuk yaşındaki kızım Asmin rahatsızlandı. Sabahı kızımı doktora götürdük. Acil Servis'in önüne kadar arabayla geldik, elbisesinden güvenlik görevlisi olduğu anlaşılan bir kadın bizi karşıladı. İsmi Hanife Akkuş. Sevindik ama karşılaması hastamız için değil arabayla oraya gelemeyeceğimizi söylemek içinmiş! Arabayı çekip çocuğu kucaklayarak getirmemizi istedi. Kaydımızı yaptırdık ve sıramızı beklemeye başladık. Sıramızı gösteren bir ekran yoktu ve güvenlik görevlisi kadın orada bekleyenlerin tipine bakarak sıraya göre değil de gönlüne göre seçtiği hastaları içeri alıyordu. Neden böyle yaptığını sorduğumda 'Acil duruma göre' dedi. Bunu nasıl anladığını sorduğumda ise 'Yüzlerinden' dedi. Takmıştı bize… Kim olduğunu ve neden görev yaka kartı olmadığını sorduğumda kart takma zorunluluğu olmadığını söyledi. En son aldığı hastanın sıra numarasını sorduğumda 206 olduğunu söyledi. Ben de bizim sıra numaramızın 204 olduğunu anlatmaya çalıştım. Sonunda bizi aldı ve sadece anne veya babanın beraber girebileceğini söyledi. İçeride doktor hanım çocuğa serum verilmesini söyledi. İsmi Sevilay Ars. Serum takıldı ve biz de yanında beklemeye başladık. Serum bitince haber vermemizi söylediler. Haber verdik, servise gelip iğneyi çıkaracağını daha sonra da gidebileceğimizi belirtti.

***

Dışarıda ise aracımız hiçbir ambulansın giriş-çıkışını engellemeyecek bir yerde duruyordu. Serum bitmeye yakın bir polis ekibi içeri gelerek arabamızı almamız gerektiğini, serviste yatan bütün hastalar içerisinde bağırarak ve yüksek bir telsiz sesiyle söyledi. Telsiz sesinin çocuğuma verdiği korkuyu görünce memur beyleri servis dışına aldım, arabamın ambulans trafiğini engellemediğini izah etmeye çalıştım ama ikna edemeyince çekmek zorunda kaldım. Serum bittiğinde hemşire hanıma haber verdim, çocuğu servisten serum takılı vaziyette kucaklayıp yanına getirmemi söyledi. Ben de kendisinin servise gelip çıkartmasının daha sağlıklı olacağını söyledim bana diklense de sonunda gelip görevini yaptı. Çocuğumuzun iyileştiğini düşünerek evimize geldik. Ama gece aynı rahatsızlık nüksetti ve kusmalar tekrarlandı. Bunun üzerine çocuğumu yine aynı sorunlarla karşılaşmamak için özel bir hastaneye götürdüm. Burada tatlı dil, güler yüz ve şefkat vardı. İlk önceki mücadelemizi düşünerek rüyadayım sandım. Çocuğun önce ateşini ölçtüler. Röntgeni çekildi. İdrar ve kan tahlili alındı. Hastaneden oldukça moralli bir şekilde çıktık. Bu arada aklıma takılanları paylaşmak istedim. Acaba devlet hastanesinde ateş ölçücü cihaz yok mu? Kan ve idrar tahlili laboratuarı bulunmuyor mu? Röntgen cihazı arızalı mı? Her şey var da çalışanlar, hükümetimizin özellikle sağlıkta yaptığı reformları baltalamak için mi görevini yapmıyor?" Top şimdi Mersin Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreteri Uz. Dr. Memnune Çamsarı'da. Eminiz sorumlular hakkında gerekli incelemeyi başlatacaktır.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.