Yüreğiniz ister
"EVET" için çarpsın ister
"HAYIR" için. Eğer
yarın sandık başına gidip oy
kullanmazsanız ömür boyu
kalp çarpıntısı çekersiniz.
Çünkü eğer
"evet" çıkarsa
ve siz bir 'hayır'cı olarak
oy kullanmadıysanız, şikayet
etme şansınız olamaz. Oy
kullanmayan
bir 'evet'çi
olsanız da
elde edilen
başarıda hak
iddia edemezsiniz.
Şimdi oturmuş
düşünüyorsunuz,
dolar
evet çıkarsa ne
olur, hayır çıkarsa
ne olur diye.
"Yatırım yapmak istiyorum ama şu belirsizlik geçsin de" diyorsunuz.
Bunlar gelip geçici.
Dolar düşer, çıkar. Kalıcı olan
yarın sandıktan çıkacak olan
sonuç. Bu sonuca katkımız
olmalı.
Yarın, siz
"Aman canım benim bir oyum neyi değiştirecek" düşüncesi ile
pazar günü evinizde televizyon
karşısında çayınızı içerken,
vatandaşı olduğunuz bu
güzel ülkenin geleceği belirleniyor
olacak. Siz bu işe bir
mühür basmak kadar katkı
yapmıyor, beş dakikanızı
ayıramıyorsanız ne ülkenin
mevcut durumu ne de geleceğiyle
ilgili söz söyleyebilirsiniz.
Her şeyden önce vatandaşlık
görevini
yerine getirmemiş
oluyorsun.
Çocuklarının geleceğini
başkalarının
şekillendirmesine
izin
veriyorsun. Bir
vatandaş olarak
en büyük silahını
yere bırakıp
teslim oluyorsun.
Teslim
olmak yok.
Ülkeni seviyorsan
yarın sandık
başına gidecek ve oyunu
kullanacaksın. Türkiye'nin
bulunduğu coğrafyanın
makus talihine boyun eğmeyecek
kadar güçlü bir ülke
olduğunu, enerjisinin ne
kadar yüksek olduğunu tüm
dünyaya göstereceksin.
Ülkeni seviyorsan yarın sandık başına gideceksin.