Susturmak için eşimi öldürdüler

Mersin'in Tarsus ilçesinde 2012 yılında tarihi eser kaçakçılarını araştırdığı sırada, 'silahla şaka yaparken öldürüldüğü' kayda geçen polis memuru Mithat Erdal'ın eşi Sibel Erdal hukuk mücadelesi veriyor. Yıllardır olayın aydınlatılmadığını ve korku içinde yaşadığını söyleyen Erdal, eşinin define avcılarının arasına 'görevli' olarak sızdığını, kimliği ortaya çıkınca defineciler tarafından infaz edildiğini iddia etti. Eşinin şehit sayılmasını isteyen Erdal, bulunan bir lahitten hazine çıktığını, ancak polislerin bu hazineyi alıp lahdi boş gösteren bir tutanak tuttuğunu ileri sürdü. Genç kadın, "Olayın peşini bırakmam için dolaylı yollardan tehdit edildim" dedi.
"EŞİM İNFAZ EDİLDİ"
Silahla şaka yaparken öldürüldüğü ileri sürülen polis memuru Mithat Erdal'ın katil zanlısı Hüseyin Yasak, Tarsus 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde 25 yıl hapis cezasına çarptırıldı. O dönem Tarsus Emniyet Müdürü olan ve FETÖ soruşturması kapsamında ev hapsi cezasına çaptırılan Yaşar Aksoy tarafından eşinin görevlendirildiğini belirten Erdal, "Eşim define işlerine meraklıydı. Define avcılarını yakalamak için aralarına sızmıştı. Kimliği ortaya çıkınca da infaz edildi. İşin içinde polisler de vardı. Konuşmasın diye kocamı susturdular" diye konuştu.
ESRARENGİZ KAZI
O dönemki define soruşturmasının, bugün 82 Evler Mahallesi'ndeki gecekonduda Özel Harekât gözetiminde sürdürülen esrarengiz kazıyla bağlantılı olduğunu ileri süren Sibel Erdal, "Şakalaşırken vurulduğu kayıtlara geçince, şehit sayılmadı. Cinayet sanığı 25 yıl hapis cezasına çarptırılıp dosya kapatıldı. Oysa eşim, Yaşar Aksoy'un bilgisi dahilinde definecilerin arasına sızmıştı. Şimdi onlarla birlikte hareket ettiği söyleniyor. Definecilerle yaptığı onlarca telefon konuşması ortaya çıktı. Öyle olsaydı, onlar tutuklanırken eşim de tutuklanırdı. Polis kimliği deşifre olduğu için öldürüldü" diye konuştu. Eşinin, define konusunun içeriğini kendisine anlattığını belirten Sibel Erdal, "Hatta vurulmadan birkaç gün önce kaçak kazıyla ilgili şüpheliler tutuklandığında, müdürü Yaşar Aksoy makamına çağırıp kaçakçılık amiri ile görüşmesini istemişti. Görüştükten sonra, 'Farklı bir şeyler dönüyor' diye tedirgin oldu. Eşim baskın yapılan yerde tarihi eser çıkmadığı yönünde rapor tutulduğunu anlatmıştı. Oysa lahdin içinden 32 altın şamdan ve sikkeler çıktığını anlatmıştı. O hazine ortadan kayboldu" dedi.
ŞAMDAN, ALTIN TASLAR
Bu raporun düzmece olduğunu iddia eden Sibel Erdal şunları söyledi: Eşim bana 32 şamdan, altın taslar çıktığını söyledi. Ama kaçakçılık amiri ve ilçe emniyet müdürünün çıkan tarihi eserleri kendilerine aldığını, bunun için Ankara'ya gideceğini ve tehdit edildiğini söylemişti. Definecilerin tutuklanmasından 11 gün sonra öldürüldü. Her zaman susturulma psikolojisiyle yaşadım. 15 Temmuz sonrası Yaşar Aksoy'un tutuklandığını duyunca dilekçemi hazırlayıp savcılığa verdim. Kamuoyunda merak konusu olan Tarsus'taki üzerinden günler geçmesine rağmen gizemini koruyor.
Tarsus 82 Evler Mahallesi'nde bulunan 3103 Sokak'ta 13 Kasım 2016'tan bu yana sürdürülen kazı çalışmaları, kamuoyunu meşgul etmeye devam ediyor. Büyük gizlilik içinde başlatılan kazıda Özel Harekât polislerinin 24 saat nöbet tutması, hiçbir yetkilinin kazıyla ilgili açıklama yapmaması, olayın gizemini daha da artırdı. Cumhurbaşkanlığından görevlendirilen bir ekibin de kazı çalışmalarını takip ettiği öğrenildi.