Pazar 17.12.2017

Tarihin izleri silinmesin

Hatay’da bir taş ocağının binlerce yıllık kalıntıları tahrip ettiği iddialarına vatandaşlar tepki gösterdi. Hataylılar, “Kentimizden tarihin izlerini silmeyin” dedi

Hatay'da taş ocağı işletmesinin tarihi eserleri katletmesine vatandaşlar sert tepki gösterdi. Kırıkhan ilçesinde taş ocağının faaliyet gösterdiği alandaki tarihi kalıntıların tahrip edildiği iddialarının ardından Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Müzeler Genel Müdürlüğü inceleme başlattı. Hataylılar da kentin binlerce yıllık tarihi birikimi barındırdığını belirterek, faaliyetlerin durdurulmasını istedi. Hataylılar, "Kentimizden tarihin silinmesini istemiyoruz" diyerek tepkilerini dile getirdi.

İNCELEME BAŞLATILMIŞTI
Kızılkaya Mahallesi'ndeki 655 hektarlık alanda kurgan, kaya mezarları, sarnıçlar, askeri kışla, kale, askeri gözetleme kulelerinin olduğu bölgede taş ocağı işletmelerinin dinamit kullanarak tarihi katledilmesine Hataylılar da tepki gösterdi. Antakya Çevre Koruma Derneği Başkanı Selda Asker, taş ocaklarının doğanın dengesini bozduğunu ve bir doğa katili olduğunu söyledi. SABAH Güney'in manşetine taşıdığı haberler sonrasında harekete geçen Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Müzeler Genel Müdürlüğü inceleme başlattı.

TARİHİMİZ KORUNSUN
Birçok uygarlığa ev sahipliği yapan bölgenin her geçen gün taş ocağı şirketleri tarafından patlatılan dinamitlerle yok edilmesine tepki gösteren Hataylılar 3-4 bin yıllık tarihi geçmişi bulunan mezarların ve tarihi dokunun korunması gerektiğini konusunda hemfikir. Vatandaşlar, "Bakanlığımızın sesimizi duymasını istiyoruz. Biz Hatayımızdan tarihin silinmesini istemiyoruz" dediler. Tarihi bölgede çalışma yürüten firmanın 2007 yılında ÇED raporundan muaf tutulduğu ileri sürülürken, birinci derece sit alanı olması gereken yerde tartışmalı bir ÇED raporuyla iş yapıldığı belirtildi.

KANUNEN YASAK
Antakya Çevre Koruma Derneği Başkanı Selda Asker, taş ocaklarının doğanın dengesini bozduğunu söyledi. Taş ocaklarının tarihi eserlerin, zeytinliklerin bulunduğu özel yerle de olmaması gerektiğini belirten Asker, "Doğanın dengesini bozduğu için yıllardır biz taş ocaklarına karşı mücadele ediyoruz. Taş ocaklarının tarihi eserlerin ve zeytinlikler gibi özel yerlere yakın olması zaten kanunen yasak" dedi.

DOĞA KATİLİ
Başkan Asker, "Kırıkhan'da olduğu gibi tarihi eserlerin bulunduğu bir bölgede taş ocaklarının açılması ve dinamit patlatılması olacak iş değil. Bırakın tarihi eserlerin olduğu bir alanda olmasını normalde zaten taş ocakları bitki örtüsüne zarar verdiği için doğal dengeyi alt üst ediyor. Kırıkhan ilçesindeki taş ocağı doğaya verdiği zararın yanında binlerde yıllık tarihi esere zarar verdiği için kapatılmalı. Bunun başka bir yöntemi yok. Taş ocaklarının hepsi birer doğa katilidir ve kapatılmaları gerekir" diye konuştu.

VATANDAŞ GÖRÜŞLERİ

SEREN DAĞDELEN:
"Tarihi eserler topraklarımızda yaşayan medeniyetlerin izlerini taşıyan ipuçlarıdır. Bu eserler korunarak sonraki nesillere de aktarılmalıdır çünkü insanlığın ortak değerleridir. Her nesilde tarih bilinci yer etmelidir, tarihten ders çıkarılmalıdır ve bu, tarihi eserlerin korunmasıyla mümkün olmaktadır."

EMİNE ÇEKMEN:
"Hatay'ımızdaki tarihi eserleri görmek için gelen turistler, ülkemize döviz kazandırmakta ve ekonomiyi canlandırmaktadır. Yani vatani sorumluluk haricinde maddi bir boyut da kazanmaktadır. Göz göre bunlar yok edilmemeli. Turizmi ve dünyadaki bu potansiyelimizi korumak adına da tarihi eserlerimize sahip çıkmalıyız."

MURAT ŞEN:
"Bu eserlerin korunması ve gelecek kuşaklara aktarılması bizim için en birinci vatani görev olmalıdır. Çünkü tarih bilinciyle yetişmeyen, geçmişten ders almayan ve tarihini bilmeyen toplumlar yönsüz ve bilinçsiz bir şekilde yaşar, bu yüzden birbirlerine tam olarak bağlanamaz."

MEHMET SABUNCU:
"İnsanlığın izlerini taşıyan ve tarihten bize haber veren eserler, insanlığın ortak mirasıdır. Bu bağlamda turizm açısından da önemli olan tarihi eserleri koruyarak gelecek nesillere aktarmamız gerekiyor. Bakanlığımızdan bu konuda sesimizi duymasını istiyoruz."

SEZEN ASLAN:
"Bu yapıtlar, insanlığın ortak değerlerini, ulusal kimliğini yansıtması bakımından birer uygarlık hazinesidir. Bu yüzden onları korumak tüm vatandaşlarımızın görevidir. Bu görevi herkes koşulsuz yerine getirmelidir"

RAMAZAN ÇELİK:
"İlimiz tarihi eser konusunda çok şanslı. Ne var ki, uzun yıllardan beridir, mirasyedi konumundayız. Bu eserler, kişilerin kurumların malı olamaz. Bir milletin dahi malı olarak değerlendirilmemeli ki tarihi eserler tüm insanların ortak malıdır diye düşünüyorum. Taş ocaklarına kurban edilmemeli."

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.