Sırrıberk ARSLAN: Özlemle özür diledim

Geçen hafta gittiğim Paris'e ayak bastığım ilk gün otele dahi gitmeden omzumdaki çantamla Pere-Lachaise Mezarlığı'na koşup rahmetli Ahmet Kaya'yı elimde bir demet çiçeğimle ziyaret ettim.
Taksicinin dil çevrimiyle dinlettiği 'Anlaştığımız vakit doldu' demesiyle 1 saati çoktan geçmiş zaman kaldığım mezarı başında onu rahmet ve minnetle anarken dua okuyup yorumlarına olan özlemimle ondan özür diledim.
Ben Kürtçe'nin K'sini dahi bilmem. Ama bugün ortaya çıkan niyetleriyle bizi bölüp parçalamak isteyen içimizdeki hainlerin sırf Kürtçe şarkı söylemek için bu ülkede sürgün edilmek zorunda bıraktıkları o kafalara karşı onun 'Ben klasik bir kadere teslim olmak istemiyorum ve öldükten sonra değil, şimdi anlaşılmak istiyorum' demesini şimdi anladığım için özür diledim.
Anadolu topraklarının yetiştirdiği yüreği büyük, gönlü zengin, yetenekli sanatçılarından bir tanesi olan Ahmet Kaya'nın, ülkesini, vatanını, toprağını, o toprağının taşını, suyunu, güneşini, rüzgarını bu kadar seven bir insanın ahir ömründe yurt dışında gurbet ellerde vefat etmesine neden olmuş kafaların bugünkü hainliklerine zemin hazırlayan o günkü oyunlarını fark edemeyen biri olarak özür diledim.
'Saçlarına yıldız düşmüş, koparma anne' dediğinde onun aslında bütün anaların yüreğinde taht kuran bir evladı ifade ettiğini yıllar sonra bugün anladığım için özür diledim.
Ben bu satırları yazarken 28 Şubat'ın bitmesine dakikalar vardı. Vakti geldiğinde bu ülkede yaşayan vatansever hem sağcısını hem solcusunu savunmuş. 28 Şubat'ta başörtüsü mağduru olan kardeşlerimizi savunmuş. Hatta 28 Şubat sürecinde bir şiir okuduğu için hapse mahkûm edilen Cumhurbaş-kanımızı Pınarhisar'a uğurlayan o kutlu topluluk içerisinde yer alarak 'Kan ve kin bir kenarda dursun, barış olsun, dostluk olsun, arkadaşlık olsun, yoldaşlık olsun' diyen biri olarak ömrü boyunca 'acılara tutunarak yaşamayı' öğrenmiş olan kendisini bugüne kadar ziyaret edip bir dua okuyamadığım için özür diledim.
'Yurdumdan uzak yağmurlar içindeyim. Akşam oldu. Sürgün susuyor. Hoşçakal sevgili ülkem' diye yazan yağmurdan ıslanmış mezar taşındaki yazıyı içime kazıyarak okuyup yaşamı boyunca ülkesini gerçekten seven bir insanı belki de ne yazık ki bir daha ziyaret etme imkanım olmayacağı için özür diledim.