SON DAKİKA... Kalemdeki gizli kamera ile kadın kasiyerin her anını kaydetti: Market sapığına Yargıtay’dan kötü haber!

SON DAKİKA... Markete giden bir sapık, kalemdeki gizli kamera ile kadın kasiyerin her anını gizlice kaydetti. Kadın kasiyerin fotoğraflarını yüzünün göründüğü 48 adet fotoğrafı dergi arasına koyarak açık açık tehdit etti. Genç kadının şikayeti üzerine açılan davada, Yargıtay’dan dikkat çeken hamle geldi. İşte detaylar…

Olay, sanığın müşteri olarak girdiği markette, kasiyer kadının görüntülerini gizlice kaydetmesiyle başladı.

Sanık, "kalem kamera" olarak bilinen cihazla kadının yüzünün göründüğü 48 adet fotoğraf kaydetti ve bu görüntüleri bir dergi arasına koyarak kadına gösterdi. Sulh Ceza Mahkemesi, olayın "herkese açık bir yerde" geçtiği gerekçesiyle sanığın beraatına karar verdi.

"ÖZEL HAYAT SADECE DÖRT DUVAR ARASIYLA SINIRLI DEĞİL"

Ancak Yargıtay, kamuya açık alanlarda da kişilerin mahremiyet beklentisinin bulunduğunu ve bu beklentinin "kalabalıkta dikkat çekmeme, tanınmama, bilinmeme" ilkesiyle korunduğunu belirtti. Kararda, özel hayatın sadece dört duvar arasındaki yaşantıyla sınırlı olmadığı, kişiye özel bilgi ve görüntülerin izinsiz kaydedilmesinin de özel hayatın ihlali anlamına geldiği ifade edildi.

Yargıtay, sanığın eyleminin özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu oluşturduğuna hükmetti. Ayrıca, 2012'deki yasal değişiklikle bu davaya bakma yetkisinin Sulh Ceza Mahkemesi'nde değil, Asliye Ceza Mahkemesi'nde olduğuna dikkat çekilerek görevsizlik kararı verilmesi gerektiği ifade edildi. Mahkeme, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazlarını haklı bularak yerel mahkeme kararını oy çokluğuyla bozdu.

"ÖZEL HAYATIN İHLALİ DEĞİL, KİŞİSEL VERİLERİN KAYDI"

Kararla birlikte Yargıtay, özel hayatın yalnızca fiziksel mekânlarla sınırlı olmadığını, bireyin kamuya açık alanda da mahremiyet beklentisi taşıyabileceğini belirterek "kalabalığın içinde dikkat çekmezlik" ilkesini hukuki koruma altına aldı. Kalem kamera gibi araçlarla rıza dışında yapılan gizli kayıtların, özel hayatın gizliliğini ihlal suçu kapsamında cezalandırılabileceği vurgulandı.

Bu karar, dijital çağda yaygınlaşan gözetim pratiklerine karşı cezai sınırların nereden geçtiğine ışık tuttu. Karara muhalefet eden bir Yargıtay üyesi ise sanığın eyleminin özel hayatın gizliliğini ihlal değil, kişisel verilerin kaydedilmesi suçu olduğunu savundu. Şerhte, kasiyerin kamusal alanda görev yaptığı sırada çekilen görüntülerin, kişisel veri olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtildi.