Kültür Bakanlığı'nın tanıtım kitapçıklarında da yer alan Gümüşhane'nin Kromni Vadisi, son 70 yılda definecilerin hedefi haline geldi. Onlarca kilise, tarihi çeşmeler ve evlerin her köşesi kazındı. Kiliselerin ve şapellerin duvarlarındaki freskler kazıtıldı, duvarlara sprey boyalarla yazılar yazıldı. Sonuç tam bir rezaletti. Bilim insanlarının koruma altına alınması için defalarca çağrıda bulunduğu yetkililer yeni uyandı. Gümüşhane Valiliği, Kromni'yi SİT alanı ilan etmek için çalışma başlattı.
10 BİN KİŞİ YAŞIYORDU
Trabzon'la Gümüşhane'yi ayıran Kalkanlı Dağları'nın eteklerinde, 30 kilometrelik ıssız bir vadi Kromni... Geçmişte İpek Yolu'nun durakları arasındaydı. Gümüş madenlerinde Macar işçiler çalışıyordu. Yağlıdere ile Olucak köyleri arasındaki alanda yaklaşık 10 bin kişi yaşıyordu. Bölgede yaşayan Hıristiyanlar, Fatih Sultan Mehmet'in Trabzon'u 1461 yılında ele geçirdiği günden, 1700 yılına kadar kendi dinlerini özgürce yaşamış. Bu tarihten itibaren, din değiştirmeleri halde imtiyaz sağlanacağı açıklanınca Müslüman olmuşlar. Ancak bölge halkının büyük kısmı, gizlice kendi dinlerini yaşamaya devam etmiş. Ayinlerini de bu tür kiliselerin gizli bölmelerinde yapıyorlarmış. Kiliselerini onarıp, kullanmaya başlamışlar. Ortodoks Hıristiyanlar için Sümela kadar önemli bir dini merkez olan Kromni, 1923'teki Nüfus Mübadelesi sırasında boşaldı. Vadideki 34 kilise, 33 şapel ve iki manastır kaderlerine terk edilmiş durumda. Şimdilerde kiliselerdeki gizli bölmeler definecilerin hedefi. Hazine bulma umuduyla yapıların her köşesi kazılıyor.
SİT İÇİN YENİ ADIM
Bir tarih göz göre yok edilirken, Gümüşhane Valiliği bölgenin SİT alanı ilan edilmesi için çalışmalara başlandığını duyurdu. KTÜ Öğretim Üyesi Coşkun Erüz, 1930 sonrasında bölgeye yöre halkının yerleştiğini, hayvancılık ve yaylacılıkla geçinen bu insanların mevcut büyük konaklar ve evleri kullanamaması, bakım onarım gerçekleştirmemesi nedeniyle, yapıların tamamına yakınının 70 yıllık süreçte yok olduğunu söyledi. Kiliselerin, anıtsal çeşmelerin, bazı köprülerin hazine bulma umuduyla yıkıldığını belirten Erüz, "Bölgenin tek sağlam kalmış Gavalak Kilisesi, 2006 yılında anıtlar kurulu tarafından tescillendikten 6 ay sonra hazine avcıları tarafından çökertildi. Bölge barındırdığı tarihi kimlik ve mevcut yapıları ile büyük bir ilgi ve talep görürken, ne yazık ki burayı korumakla ve tanıtmakla yetkili kurumlar sadece sağa sola tabela yerleştirmekle yetindi" dedi.