Meram'da yaşayan Havvanur Çartı, 16 yaşındayken mahallelerindeki inşaatta çalışan Yalçın Çartı ile tanıştıktan bir süre sonra evlilik kararı aldı. Yalçın Çartı, 2011'de vatani görevini yaptıktan sonra döndüğü Konya'da inşaatlarda çalışmaya devam ederken eşinin kendisini aldattığını düşünmeye başladı. Aldatma meselesi nedeniyle çıkan tartışma sonrasında Yalçın Çartı, 19 yaşındaki genç kadını yatak odasında boğarak öldürdü. Öldürdüğü eşine tecavüz ettikten sonra cesedini kefenleyip çuval içinde gömme dolaba koyan zanlı, ardından eşinin cep telefonundan kayınvalidesi Sultan Özçelik'e 'Anne ben İstanbul'a gidiyorum. Beni merak etmeyin. Bir kaç güne kadar dönerim' mesajı gönderip Van'a kaçtı. Sultan Özçelik, kızından gelen mesajı aldıktan sonra, torunu Ali Çartı ile birlikte gittiği evde, kızının cesedini buldu. Memleketi Van'da yakalandıktan sonra 'kasten adam öldürme' suçundan ömür boyu hapis cezası istemiyle yargılanan Yalçın Çartı, suçu 'haksız tahrik' altında işlediği nedeniyle 20 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Annesi ölen, babası da cezaevine giren Ali, olayın yaşandığı tarihte 40 günlük kundağında kaldı. Minik bebeğe, Havvanur Çartı'nın annesi Sultan Özçelik(40) sahip çıkarak annesinin yokluğunu hissettirmemeye çalıştı. Annesi Havvanur'u ablası olarak fotoğraflardan tanıyan 6 yaşındaki Ali'yi nüfusuna almak isteyen anneanne Sultan Özçelik, dava açtı. "Hem ağladım, hem de Ali'yi büyüttüm" diyen Özçelik, torununa annesinin yokluğunu hissettirmemeye çalıştığını söyledi.
'ÇOCUĞUNU SEVEN EŞİNİ DE SEVMELİ'
Ali'nin
ilkokula başlamasının ardından resimlerinde tanıdığı ablasının neden öldüğünü sorgulamaya başladığını anlatan Özçelik, "evden kızımın resimlerini kaldırdık. Şimdi ablası olarak tanıdığı annesini de unutturmaya çalışıyoruz. Kızımın ve eşinin yaptığı hataların bedeli bu çocuk ödeyecek. Birisi mezara, diğeri cezaevine gitti. Katil 20 yıl hapis cezası aldı. Bu çocuğun, kızımın hayatı bu kadar ucuz değil. Eğer çocuğunuz varsa eşinizi sevmelisiniz. Bu şekilde düşünüp yaşamak gerekiyor" dedi.