'MÜZİĞİNİZE AŞİNAYIM'
James, gitarda slide ve parmak tekniklerinde çok iyi. Gitar dışında armonika, banjo ve piyano da çalan James'i, çağdaş blues yerine türün uzun süredir unutulan izlerini sürerek, müziğinin köklerinde kölelik dönemi sonrasının blues'una yer vermesi farklı kılıyor.
James, şarkılarında da bir tür hikaye anlatıcısı tavra sahip. "Henüz yazılmamış hikâyeler bana ilham veriyor" diyen genç yetenek, babasının müziğe başlamasında önemli bir etken olduğunu belirtiyor ve ekliyor: "Babam müzisyendi ve bir erkek çocuğu olarak onun gibi olmak istiyordum. Bu yüzden genç yaşta enstrümanlara ilgi duymaya başladım. Müzik kendimi iyi hissetmemi sağlıyordu."
Blues'un esas derdinin 'mutsuz aşk' olduğunu söyleyen Samuel James, "Blues gücünü, sevgi ve şiddetin bir arada bulunduğu kalbimizden alır" diyor. Blues'un geçirdiği evrimi de James şu sözlerle anlatıyor: "Skip James ve Son House gibi efsane isimler öldü. Öncesinde ve sonrasında geriye belki de kahramanım olarak kabul edebileceğim Bill Withers kaldı. Zaten tür de sürekli başka yerlere evriliyor. Nasıl mektuplar, telefon görüşmelerine, telefon elektronik postaya ve o da cep telefonu mesajlarına dönüştüyse, blues da caz'a, caz rock and roll'a, o R&B'ye, ve sonra hip hop'a dönüştü."
Samuel James, Türk müziğiyle de haşır neşir oluşunu şu sözlerle anlatıyor: "Türkiye'de 20 yıldır bir blues festivalinin düzenlendiğini öğrendiğimde, buradaki insanların müzik zevklerinin iyi olduğunu düşündüm. Ayrıca kız arkadaşım Ortadoğu kökenli ve dansöz. Dolayısıyla folk ve geleneksel müziklerinizi fazlasıyla dinleme imkânı buldum."