İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı'nın katkılarıyla gerçekleşen "Gelenekten Çağdaşa - Modern Türk Sanatında Kültürel Bellek" adlı sergi, Batılılaşma'dan bugüne modern ve çağdaş sanatımızın geleneksel sanatlarımız ile olan ilişkisini konu ediniyor, sanatın geleneksel olanla ilişkisine odaklanıyor ve tarihle modernliğin sanatçılar tarafından nasıl inşa edildiğini göstermeyi amaçlıyor.
Küratörlüğünü Levent Çalıkoğlu'nun üstlendiği, Doğu-Batı medeniyetleri arasında bir köprü olarak tanımlanan Türkiye coğrafyasının kültürel birikimini, ulusal ve uluslararası izleyicilere anımsatmak isteyen sergide, sanatçıların Anadolu coğrafyasından aldıkları etkiler aktarılıyor.
17 Şubat'ta Süreli Sergiler Salonu'nda açılacak ve 23 Mayıs'a dek sürecek olan sergide, Erol Akyavaş, İsmet Doğan, İnci Eviner, Bedri Rahmi Eyüboğlu, Selma Gürbüz, Ergin İnan, Balkan Naci İslimyeli, Murat Morova ve Ekrem Yalçındağ'ın çalışmaları yer alıyor.
Videodan resme, yerleştirmeden fotoğrafa uzanan bir çeşitlilik içinde, sanatçıların farklı dönemlerinden çalışmalarının yanı sıra, modern sanatımızın geçmişine de odaklanarak, hat, minyatür, çini, vitray, tekstil gibi objeleri bir araya getiren sergide, 105 yapıt yer alıyor.
Serginin tanıtım toplantısında konuşan İstanbul Modern Yönetim Kurulu Başkanı Oya Eczacıbaşı şunları söyledi: "Sergimiz, sayısız topluluğun, birçok dinin ve kültürün bir arada yaşadığı bu eşsiz toprakların kültürel birikimini izleyicilere anımsatmayı amaçlıyor. Tarihsel ve kültürel mirasımızı irdeleyen sanatçıların Anadolu coğrafyasıyla kurdukları görsel etkileşimi aktarıyor."
Toplantıda konuşan İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı Yürütme Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç, serginin Türkiye'nin 200 yıllık batılılaşma serüvenine ışık tutacağını belirtirken sergi küratörü Levent Çalıkoğlu ise "Gelenekten Çağdaşa" sergisinin, sanatçıların bire bir katılımıyla gerçekleşmesi dolayısıyla kendileri için özel bir anlam taşıdığını söyledi. Çalıkoğlu sözlerine şunları ekledi: "Sergi, sanatçıların geleneksel ve geleneğe ait olduğu düşünülen düşünce ve üretim biçimleriyle hesaplaşmasını gösteriyor. Ve bunu politik bir zeminde de tartışmak istiyor. Çünkü son 50 yıldır Türkiye'de, görsel sanatlarda geleneğin kullanımı gerçek anlamda politik bir sahne oluşturmakta. 9 sanatçının her biri, farklı etkileşimler içerisinde bu konuyu masaya yatırılıyorlar ve bunu politik bir konumlandırmayla da şimdiki zamana çekiyorlar."
GELENEKSEL OLANIN ÇAĞDAŞ ANLATIMI
Günümüzde çağdaş sanatta geleneğin anlamını tartışmaya açan sergide, geleneklerden, tarihsel kökenlerden yola çıkarak üreten dokuz sanatçının, günümüzde Doğu-Batı, yerel-evrensel, gelenek, modernlik ve çağdaşlık kavramlarını yeniden okumaları sunuluyor.
Sergi, çağdaş sanat ortamının 1980'lerden başlayarak sorgulamaya başladığı "bellek, gelenek, geçmiş" sorunsalını; geçmiş ve geleneğin çağdaş sanattaki yeri, modern sanatın yerel kültür ve tarihle ilişkisi, geçmişin aynı zamanda bir kimlik sorunu olarak ele alınması gibi önemli konuları gündeme getiriyor.
Sergiye paralel gerçekleştirilecek olan konuşma dizisi ise, tarih, sosyoloji, sanat tarihi, ekonomi, kültürel incelemeler ve politika alanlarından uzmanlarla sanatçıları bir araya getirecek, modern sanatımızı oluşturan unsurları tartışmaya açarak, farklı disiplinlerin görsel sanatlar ile bütünleşmesini sağlayacak.