Kırılan bir potun komedisini sizinle paylaşmazsam olmaz! Başrolde ünlü oyuncular liginin en başlarında yer alan bir isim var. Baksanız en cool, en havalı, en entelektüel.
Ancak kızımız kullandığı İngilizce kelimelerin pek anlamını bilmiyor anlaşılan. Bir arkadaş randevusuna gidecekken telefonlarını açmamış ve ona kimse ulaşamamış. Birkaç gün sonra ünlü ismimiz arkadaşlarını arayıp özür diliyor: "Canlarım affedin beni. Ankara'dan yeni geldim, jetlag oldum, günlerdir uyuyorum."
Haydaa jetlag mi oldun? Hem de Ankara'dan, 50 dakikalık uçuşta... Biz buna popomuzla güleriz arkadaş! Çok uzağa değil, sadece Google'a yazarak jetlag'in anlamını öğrenebilirsiniz. En doğru cevap da Wikipedia'da. Neymiş efendim; kısa zamanda uzun mesafeler kateden insanlarda farklı zaman dilimlerine ulaşmasına bağlı olarak biyolojik ritmin bozulması. Burada altını çizeceğim mevzu; uzuun uzuun mesafeler. Yani sen kalkıp Amerika kıtasına uçarsan jetlag olursun; Ankara, İzmir, Adana gibi mesafelere değil. Bilmeyene de öğretmiş olalım, öyle değil mi! Hem bilmemek değil, öğrenmemek ayıp!
