Sağlık Bakanlığı, ilaç maliyetlerini düşürmeyi, vatandaşın kimyasal ilaca bağımlılığını asgariye indirmeyi hedefliyor. Artık bitkisel ürün, geleneksel tedavi gibi uygulamalar hekimler tarafından tavsiye edilecek ve reçetelere yazılacak. Alternatif tıpta akupunktur, sülük, mezoterapi, hipnoz, kupa uygulaması (hacamat), fitoterapi, refleksoloji, homeopati, osteopati, ozon, apiterapi, proloterapi, larva ve müzikterapi gibi yöntemler kullanıyor. Konuyla ilgili çalışmalarını sürdüren Sağlık Bakanlığı, tamamlayıcı tıp giderlerinin bir kısmını SGK'dan karşılayacak.
Bursa'da geleneksel ve tamamlayıcı tıp uygulamaları ünitesi yetki belgesi olan İnegöl Devlet Hastanesi büyük ilgi görüyor. Şu an mayıs ayına kadar randevuların dolu olduğunu ifade eden İnegöl Devlet Hastanesi Hacamat ve Akupunktur Polikliniği sorumlusu Fizik Tedavi Uzmanı Dr. Hüseyin Avni Çöl, günde 20 hastaya hacamat yaptıklarını söyledi.
Sağlık Bakanlığı onaylı poliklinikte hijyenik şartlarda hacamatın ağrısız ve sızısız şekilde yapıldığını ifade eden Çöl, "Binlerce yıldır kullanılan bir uygulamadır. Burada yapılan lenf sisteminin harekete geçirilerek vücudun kendi kendisini iyileştirme mekanizmasının tetiklenmesidir. Bunun birçok hastalığa iyi geldiği ileri sürülüyor. Boyun ve sırt ağrılarında oldukça etkilidir. Detoks etkisi ve bazı cilt hastalıklarına da faydası olduğu söyleniyor. Hastalığa göre 1 aylık aralıklarla yapılması gerekiyor. Sürekli uygulama hiçbir şeyde olduğu gibi tavsiye edilmiyor. Ancak sürekli uygulamalarda yılda 2 kez, hicri takvimine göre hesaplanan günlerde yapılması tavsiye ediliyor" dedi.
Çöl, "Cilt temizliği yapıldıktan sonra hacamat yapılacak noktalar bisturi ile kesiliyor. Ağrısız ve sızısız bir şekilde kupa yöntemi uygulanıyor. Kısa bir süre sonra kan temizlendikten sonra kesilen noktaların kapatılması gerekmiyor. Çünkü vücut bu durumu kendi kendine kontrol altına alıyor" şeklinde konuştu.
Boyun ve sırt ağrısı tedavisi için hacamat yaptırdığını belirten 41 yaşındaki Hasan Atalar, "Çok rahatladım. Gerçekten dedikleri kadar varmış. Devlet hastanesi tarafından yapılması insana güven veriyor. Herkesin bu tedaviyi yaptırması gerekir" diye konuştu.
Hacamatın bazı gün ve bazı hallerde faydalı veya zararlı olduğu hadis-i şeriflerde şu şekilde belirtiliyor:
"Pazar günü hacamat olmak şifadır. (Deylemi) Aç karnına hacamat olmak deva, tok karnına ise derttir. (Deylemi) Arabi ayın 17, 19 veya 21. günü hacamat olmak, birçok derde şifadır. (Hakim) Ayın 17'sine rastlayan Salı günü hacamat olmak, bir yıllık hastalığa şifadır. (Bezzar) Pazartesi veya Salı günü hacamat olun! (İbni Mace) Çarşamba veya Cumartesi günü hacamat olup da bir hastalığa yakalanan, kendinden başkasını suçlamasın! (Ebu Davud) Başın çukurundan hacamat olmak unutkanlığa sebep olur. (Deylemi)".
Kan aldırmanın faydalarını öğrenen bir kimse, doktor kontrolünden geçmeden, sık sık kan aldırmaya kalkarsa, zararlı olabilir. İhtiyaç kadar kan aldırmalıdır. Hacamattan sonra hamama girmemeli, tehlikeli olabilir. Tuzlu yemek iyidir. Süt ve yoğurt yememeli, suyu da az içmelidir. Çarşamba ve cumartesi günleri kan aldırmak mekruhtur.
