İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü Zeynep Kızıltan, Taksim Meydanı Düzenleme Projesi kapsamında 5 Kasım'dan bugüne yapılan kazılarda herhangi bir taşınır veya taşınmaz kültür varlığı kalıntısına rastlanmadığını bildirdi.
Kızıltan, yaptığı açıklamada, ilgili Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun, Beyoğlu bölgesi ''Kentsel Sit Alanı'' olduğu için projenin yapılmasında Kültür ve Tabiat Varlıkları Kanunu kapsamında sakınca olmadığına, uygulamanın Arkeoloji Müzeleri denetiminde yapılmasına karar verdiğini anlattı.
Kurul kararı gereğince proje yapılırken alanı kontrol altında tutmaları, kontrol etmeleri gerektiğini kaydeden Kızıltan, Taksim'de, Yenikapı'da gibi büyük bir kazı yapılmadığını, kararda böyle bir talebin de olmadığını söyledi.
Taksim'in ''arkeolojik sit alanı'' değil, ''kentsel sit alanı'' olduğunu vurgulayan Kızıltan, ''Kurul da kararını verirken bununla ilgili araştırmalarını yapmıştır'' dedi.
Zeynep Kızıltan, alandaki çalışmaları uzmanlarıyla denetlediklerini, fotoğrafladıklarını, belgelediklerini ifade ederek, şu bilgileri verdi:
''Şu ana kadar sürdürülen çalışmalarda herhangi bir kültür kalıntısına rastlanmadı. Genellikle yüzeydeki dolgu tabakası, günümüz dolgusu, bunun içinde ne var? Kazılan alanda, arkadaşlarımızdan gelen raporlardan edindiğimiz bilgeye göre, beton, asfalt, demir, daha önceki günümüz binalarının temel kalıntıları, tuğlalar, moloz, o bölgedeki doğal yapı, taş, kaya var. Şu ana kadar izlediğimiz, gözlemlediğimiz alanlarda bunlar var. Bugüne kadar herhangi bir taşınır veya taşınmaz kültür varlığı kalıntısına rastlanmadı. Bu şekilde de inşaatın çalışmaları kontrol ediyoruz.''
''EN BELİRGİN ESER, SU DAĞITIM ŞEBEKESİ''
İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürü Kızıltan, ''Bu alanda ne olabilir?'' sorusu üzerine, bu konuyla ilgili çok fazla bilgi sahibi olmadıklarını, araştırdıkları kaynaklara ve uzmanlara göre, arkeolojik veri konusunda çok güçlü bilgiye rastlamadıklarını söyledi.
''Burası kentsel sit alanı, kültürel varlıklara yönelik bir beklenti olsaydı arkeolojik sit ilan edilirdi'' diyen Kızıltan, bu alanda Osmanlı dönemine ait en belirgin eserin su dağıtım şebekesi olduğunu, kazılar sırasında bununla ilgili kanal çıkabileceğini söyledi.
Kızıltan, Taksim'den ne çıkacağını kazılar sırasında görüleceğini bildirdi.
''Kazı boyunca ekibiniz bulunacak mı?'' sorusuna Kızıltan, ''Kazı boyunca, bu kazı 24 saat devam edecekse 24 saat, normal periyotunda devam edecekse normal periyotta her vakit 2 arkeolog ve bir yetkili bölgede bulunacak. Düzenli bir şekilde alanda çalışan arkeologlar tespit çalışmalarını yapıyorlar, fotoğraflıyorlar, belgeliyorlar'' yanıtını verdi.
''ÇIKANLARIN KORUNMASI GEREKTİĞİNİ DÜŞÜNMÜYORUM''
Mimar Sinan Genim de Taksim'in altında 19. yüzyıl öncesine ait bir kalıntı olduğunu düşünmediğini belirterek, bölgenin o tarihe meydanların başlangıç noktası olan boş bir alan olduğunu söyledi.
Bölgeden 1. Mahmud dönemine, 1530'dan sonraya ait Tophane ve Fındıklı'ya giden su yollarının geçtiğini anlatan Genim, diğer yapıların da Cumhuriyet Dönemi'nde yapıldığını anlattı.
Genim, ''Bugün kazı yapılan alanda çok önemli arkeolojik malzeme çıkabilir mi? Hayır. Bugüne kadar bulunan duvarlar Taksim Kışlası'na ya da Taksim Stadı'na ait olabilir. Bulunan eserlerin de korunması gerektiğini düşünmüyorum'' dedi.
Taksim'in yayalaştırılmasının gerekli olduğunu ifade eden Genim, bittiğinde de herkesin memnun kalacağını dile getirdi.
