- Gençlik dizilerinden daha kadınsı projelere terfi ettiğin bir durum söz konusu mu?
- Bebektim bu işlere başladığımda. Şimdi o ufaklık büyüdü kadın oldu. Bir şeylerin doğru ve güzel gittiğini görüyorum. Çocukluk ve ergenlik dönemlerime göre işlerde yer aldığım için aslında şanslıyım. Başka karakterler oynamak istediğim zaman artık yaşım büyüsün diye beklediğimi hatırlıyorum. İki-üç lise işi yaptım, yaşım ufaktı. Ben daha farklı karakterler oynamak istiyordum ama "Daha yaşın küçük" diyorlardı. Bekliyordum zamanın geçmesini, büyümeyi.
70'Lİ YILLAR ÇOK FARKLI
Rolünden biraz bahseder misin?
- Beni de çok heyecanlandıran bir dizi Analar ve Anneler. Berkun Oya'nın kaleminden çıkan çok güzel bir senaryosu var. Ben Zeliha karakterini oynuyorum. Zeliha ile köyde yaşayan Kader adlı kızın, bir doğumla hayatı birbirine yaklaşıyor. Aynı bebek üzerine iki kadının verdiği yaşam mücadelesi ekseninde dönüyor hikâye.
- İlk defa bir dönem işinde yer alıyorsun...
- Evet. İlk defa bir dönem işi yapıyorum. Benim için de yeni bir tecrübe. Mutlaka dönem olmalı, dram olmalı diye ayırmıyorum. Daha çok bütününe bakmaya çalışıyorum. Nasıl bir hikayesi var ve bana verilen karakter o hikayede nasıl bir yerde duruyor?
- 70'li yılların kılık kıyafetini yakıştırdın mı kendine?
-Evet. 70'ler çok şık bir dönem. Kadınlar çok şık. Tesadüfen modada bu yıl 70'lere dönüş var. İspanyol paçalar, yüksek bel etekler, yakalar. Öyle bir esinti de var. Sevdim kıyafetleri. Kostümü giyip, o dekorun içine girdiğim zaman kendimi başka dünyada hissettim.
- O yıllarda yaşamak ister miydin?
- Bilmiyorum. Çok acayip, telefon yok, ulaşım zor. Her şey çok farklı 70'lerde. Ama her dönemin kendine has iyi ve kötü özellikleri var. Yaşamadan konuşmak kolay. Hangi dönemde olursam olayım mutlaka yine şu an olduğum Sinem gibi yaşamaya çalışırdım.
AİLELERİMİZ TANIŞMADI
- İlişkinizi saklamıyorsunuz artık ancak bazı haberler çıktı. Onları aydınlatabilir misin? Mesela ailelerin tanıştığı ve hatta kız isteme merasimi bile yapıldığı yazıldı.
- Öyle bir şey yok. Doğru olmayan bir haberi yeniden gündeme getirmek çok doğru değil.
- Filmde Sarp Apak'la öpüşme sahnesi yüzünden veto yedi haberi de konuşuldu.
- Yaptığımız işi herkes kendisine göre yorumluyor ama hiç öyle bir durum yok. O sahne ne gerektirdiyse onu oynadık. O bir öpüşme sahnesi değildi zaten.
- Kariyerin boyunca Türkan Şoray kuralların oldu mu hiç?
- Büyük cümleler kurmayı seven biri değilim. Yaptığım işler belli. Bundan sonraki işlerimde de ne gerekiyorsa onu yapacağım. İşimi olabildiğince zarar görmeden ama doğru yapmaya çalışan biriyim. O yüzden böyle bir durum tabii ki yok.
- Ortada olan bir ilişkiyi konuşmaktan neden kaçınıyorsun?
- Ben çocukluğumdan beri böyleyim. Kendimle ilgili çok fazla şey paylaşmayı sevmiyorum. Özel hayatımın bana özel kalmasını istiyorum. Dediğin gibi ortada olan bir şey var ve üstüne ne konuşabilirim ki? Bu bir tercih meselesi. Ben sadece işimi konuşmayı ve işimle konuşulmayı tercih ediyorum.
FİZİKİ GÜZELLİK ÇOK GEÇİCİ
- Güzellik ne anlam ifade ediyor senin için? Nasıl tanımlıyorsun güzelliği?
- Aslında güzelliğin birçok tanımı var. Bu tamamen nereden baktığınla ilgili. Benim için güzellik sadece tek yönlü değil, bir çok şeyin birikimi. Bir bütün olarak baktığın zaman bir şey ya da biri bana güzel geliyor.
- Güzel olarak tanımlanan oyunculardansın. Güzel bir kadın olmak, bu şekilde lanse edilmek nasıl bir duygu uyandırıyor?
- Böyle sorunca utanıyorum. Kendi hakkımda çok bir şey söyleyemem ama tabii ki güzel bulunmak, güzel olarak kabul görmek bir kadın için özel bir şey. Aynı şekilde Garnier markasının da güzellik elçisi olmak, beni onore eden, hoşuma giden bir şey. Ama güzellik sadece dış görünüşle sınırlı değil. Ben çok güzelim diye dolaşan biri değilim. Yıllardır tanıyorsun. Her ne kadar görselliğin ön planda olduğu bir iş yapıyor olsam da içsel güzelliğin, içindeki enerjinin dışarı yansımasını önemsiyorum. Kendimle ilgili bunu korumaya, bunu beslemeye çalışıyorum. Baktığında zaten etrafımızda çok güzel kadınlar, çok güzel adamlar var. O bütünü gördüğün zaman birbirinden ayırt edebiliyorsun. Fiziki güzellik çok geçici bir şey zaten. Onun farkında olmak lazım.
- Güzel olmak günümüzde çok kolaylaştı. Estetiğe nasıl yaklaşıyorsun?
- Çok eleştirel yaklaşmıyorum. Çoğu insanın hayatını değiştirebiliyor. Buna karşıyım diyemem. Çünkü buna ihtiyacı olan insanları görüyorum. Mecburen yaptırmak zorunda kalabiliyor insan. Onun dışında insan bence kusurlarını da kabul etmeli.
- Biz seni hep sarı saçlı görmeye alışığız. Sen alıştın mı yeni rengine?
- Çocukluğumdan beri canlandırdığım karakterler hep açık tonlardaydı. Şimdi biraz daha koyu saçım. Ama alıştım. Karakterlerle beraber değişim oluyor. Filmde biraz daha koyuydu. Ona uygun olarak öyle bir değişiklik yaptılar. Ben de bu değişiklikleri seviyorum. Zaten benim sabit bir saç rengim, sabit bir kilom olamaz. Hangi karakteri canlandırıyorsam ona göre şekillenmeye çalışıyorum. O yüzden dış görünüşe çok takılmıyorum açıkçası.
- Yıllardır hep aynı kilodasın. Bu formu nasıl koruyorsun?
- Zor da olsa korumaya çalışıyorum. Erken yaşta spor yapmaya başladım ve sağlıklı beslenmeye dikkat ediyorum.
ANNELİK ÇOK ACAYİP BİR ŞEY
- Hamile bir karakteri oynamak nasıl bir duygu?
- Onun üstüne çok çalıştım. Annelik hissinin nasıl bir şey olduğunu deneyimlemek için çok kafa patlattım. Role hazırlanırken annelik duygusu üzerine yoğunlaştım. İlk önce annemle konuştum.
- Ne dedi?
- Aramızda geçen birkaç olaydan örnekler verdi. Annelik çok farklı bir şey. Ufak da olsa onun içinde yolculuk yapmak bana çok şey kattı. Karşılıksız bir sevgi. Şöyle bir gerçek olay var. Kadının çocuğu balkondan düşüyor, kadın da peşinden atlıyor. Neyse ki bir şey olmuyor ikisine de. Kadına soruyorlar "Neden sen de aşağı atladın?" diye. O da "Ben merdivenden inip onun yanına gidene kadar çok zaman geçerdi. Uyandığında baktığı zaman beni göremezse korkardı. O yüzden bilerek atladım." diyor. Çok acayip bir şey değil mi bu? Çok karşılıksız bir sevgi ve görünmeyen bir bağ oluyor anne ile çocuğu arasında.
- Anne olmak hayallerin arasında mı?
- Tabii ki zamanı geldiğinde her kadın gibi ben de anne olmayı isterim ama şu an öyle bir düşüncem ya da planım yok.
- Annenle aran nasıl?
- Anne ve babamın desteği, beni yönlendirmesi koruması hayatımda ve kariyerimde çok önemli yer tutuyor. İnsan bunu biraz olgunlaştığı zaman fark ediyor. İyi ki varlar. Allah başımdan eksik etmesin.
- Şu an geldiğin noktaya baktıklarında nasıl görüyorlar? Kendilerine bir pay çıkarıyorlar mı?
- Yok hayır hiç öyle hissetmiyorlar. ama ben onların çok emeklerinin olduğunu biliyorum.