15 Temmuz gecesi neler yaşandı biz bunu öğrenirsek, bu darbe girişimini tüm yönleriyle anlarız. Bu cümle 15 Temmuz sonrası süreçte sıkça dile getirilmişti kamuoyu tarafından. Çünkü olay sonrası parça parça birçok bilgiye vakıf olsak da o hain girişimi tam olarak anlayabilmek için bütünlüklü olarak o gece neler yaşandığını öğrenmemiz gerekiyordu. Darbe girişimi sonrasında yapılan yargılamalarda o gece yaşananlara ilişkin pek çok ayrıntı da ortaya çıktı. Avukat Hüseyin Aydın da bu davaları takip etti. Ve dört yıl süren çalışmasının sonucunda bilgiler, belgeler sanık ve tanık ifadeleri ve deliller çerçevesinde bize 15 Temmuz gecesi yaşananları, öncesinden başlayarak adeta dakika dakika, Turkuvaz Kitap'tan çıkan Asırlık Gece kitabında yazdı. Kitap hain darbe girişimiyle ilgili kafalardaki pek çok soruya cevap verdiği gibi, bütüncül bir şekilde o gece farklı noktalarda yaşanan, birbiriyle bağlantılı olayları anlatıyor. Ve bu darbe girişiminin FETÖ tarafından yapıldığını net bir şekilde ortaya koyuyor.
Aydın ile bir araya geldik. SABAH Pazar'a o gece yaşananları ve yargılamalar sırasında ortaya çıkanları delil ve belgeler ışığında anlattı.
- Bu kitabı yazma amacınızın 15 Temmuz darbe girişimiyle ilgili adil bir hafıza oluşturmak ve okuru doğru bilgilendirmek olduğunu yazmışsınız. Bu hain darbe girişimini doğru anlama konusunda toplumda bir kafa karışıklığı var mı sizce?
- Toplumun her kesiminde, 15 Temmuz ile ilgili kafa karışıklığı var. Bu kafa karışıklığının pek çok nedeni bulunuyor. Birincisi 15 Temmuz darbe girişiminin hemen sonrasında FETÖ tarafından organize edilen ve kimi siyasi partilerin de sahiplendiği, 15 Temmuz gerçeğini karartmaya yönelik girişimler. İkincisi de şu: Türkiye'de devlet içinde yapılanmış böylesi bir örgütün ne bizim tarihimizde ne de dünya tarihinde bir emsali var. Dolayısıyla insanlar 15 Temmuz'u daha önce gerçekleşen darbe kalıpları üzerinden okumaya çalışıyor. Ama o darbe kalıpları üzerinden 15 Temmuz'u okumaya çalışınca, işin gerçeğini anlamak çok da mümkün olamıyor. Açıkçası FETÖ'nün yapısı, nihai hedefleri, bağlantıları, coğrafyamızdaki ve dünyadaki misyonunu bilinmeden 15 Temmuz gerçeğini idrak etmek güç.
- Yani bir anlamda 'kontrollü darbe' gibi kimi iddialara bir cevap niteliğinde mi bu kitap?
- Kitabın anlatımı ve üslubuna bakıldığı zaman görülecektir, bu kitap bir şeylere cevap olsun diye yazılmadı. Sadece 15 Temmuz darbe girişimi gerçeğini, bilgi ve belgeler ışığında bütüncül ve doğru bir şekilde anlatmak amaçlanmıştır. Tabii işin doğası gereği siz bir meselenin doğrusunu anlattığınız zaman bu konuyla ilgili yalanlar dayanaksız kalabilmektedir.
MİT İHBARI SÜRECİ DEĞİŞTİRDİ
- 15 Temmuz gecesi birçok şey yaşandı. Olayın bütününe hakim birisi olarak o gecenin kaderini değiştiren olaylar nedir sizce?
- Darbe girişimiyle ilgili MİT'e
yapılan ihbar, olayın seyrini değiştiren
en önemli unsurlardan. Bu
ihbarın MİT ve Genelkurmay tarafından
değerlendirilmesi sonucunda
atılan bir kısım adımlar var. Bunun
sonucu olarak FETÖ, darbenin
deşifre olduğunu
düşünüp, darbe saatini
erkene çekiyor. Darbe
girişimi planlandığı gibi
gece 03.00'te yapılmış
olsaydı çok farklı bir
süreçle karşı karşıya
kalma ihtimalimiz
vardı. Esasen
insanların
kafasını
karıştıran
da
darbe
girişiminin saat 20.00'de başlıyor
olmasıdır. İnsanlar haklı olarak "Bu
saatte darbe mi olur" diye soruyorlar.
Ama bunun bir arka planı var. Bunu
da kitabımda da uzun uzun anlatıyorum.
Gecenin seyrini değiştiren bir
başka önemli unsur da Cumhurbaşkanımız
Recep Tayyip Erdoğan'ın ve
hükümetin bu darbeye karşı direnme
kararı alması ve onların öncülüğünde
sivil iradenin darbeye karşı direniş
göstermesidir. Ve en önemlisi yine
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı
üzerine halkımızın darbeye karşı
çıkmasıdır. Önceki darbelerde böyle
bir direnişin olmadığı düşünülürse,
bu karşı çıkışın önemi daha iyi anlaşılacaktır.
Çünkü halkın darbeye
direnmesi, FETÖ'nün psikolojisini
bozduğu gibi planlarını da alt-üst
ediyor. Bütün bu faktörler, 15 Temmuz
darbe girişimi başarısızlıkla sonuçlanmasında
etkili oluyor.
BİRÇOK ŞEY AYRINTIDA GİZLİ
- Siz kitabınızda yargılamalar sırasında ortaya konan bilgi, delil ve ifadeler üzerinden 15 Temmuz gecesini anlatıyorsunuz. Yargılamalar sırasında nasıl bir tablo çıktı ortaya?
- 15 Temmuz ile ilgili açılmış
yüzlerce dava var. Bu davalar sırasında
dinlenmiş binlerce sanık, tanık
ifadesi var. Milletimiz ve halkımız
ana hatlarıyla 15 Temmuz'a vakıf
olmakla birlikte esasında bütüncül
bir fotoğrafı ortaya koymak için birçok
ayrıntıyı da bilmek gerekiyor. O
ayrıntıların hepsi dava dosyalarında
var. Ben de bu davalara Sayın Cumhurbaşkanımızı
temsilen katıldığım
için baştan itibaren notlar aldım. Büyük
fotoğrafın içini dolduran birçok
ayrıntıyı, delili toparlayarak bu kitabı
oluşturmaya çalıştım. Çünkü birçok
şey ayrıntılarda gizli. Flu sanılan birçok
nokta bu ayrıntılarla belirgin hale
geliyor.
- Peki 15 Temmuz ile ilgili genel kanaati etkileyecek bir ayrıntıya hiç rastladınız mı bu süreçte?
- 15 Temmuz'un ardından, darbe
girişiminin oluşumu, seyri, faillerine
ilişkin, ilk aşamada
aklı selim ile yapılan
değerlendirmeler
sonucu ortaya çıkan
tabloyu değiştiren
sürpriz bir ayrıntıya
rastlamadım. Benim
dosyalarda gördüğüm,
analiz ettiğim
deliler bu genel
tabloyu teyit eden
ayrıntılardı. Ama
bu ayrıntılar, bizim
büyük fotoğrafı daha
iyi anlamamızı sağlayan
da unsurlar aynı
zamanda. Açıkçası
bu darbe girişimi
ile ilgili birbiriyle
bağlantılı birçok olay
yaşandı. Ben de derli
toplu bütüncül bir şekilde bir fotoğraf
ortaya koyarken bu bağlantıları göstermek
istedim. Çünkü 15 Temmuz'u
doğru anlamak için buna ihtiyacımız
vardı.
- Bu darbe girişiminin FETÖ tarafından yapıldığı biliniyor. Kitabınızda emrin terör örgütü FETÖ'nün lideri Gülen tarafından verildiğini anlatan delilleri de ortaya koyuyorsunuz. Nedir bu deliller?
- Akıncı Üssü'nde
yakalanan sivil imamların
2016 yılı içinde ABD'de
temasları var. Onları
ayrıntılı olarak anlattım.
Hava Kuvvetleri imamı
Kemal Batmaz ocak ayında
diğer sivil imamlarla
ABD'ye gittiğinde Fethullah
Gülen'in yanında
kalıyor. Buna dair ABD
makamlarının Türk
adli makamlarıyla
paylaştığı bir belge
var. Ona da kitapta
yer verdik. Yine
Deniz kuvvetleri imamı
Hakan Çiçek'in
haziran ayında diğer
sivil imamlarla ABD'ye
yaptığı toplu ziyarette
Gülen ile yaptıkları
görüşmelere dair cep telefonunda
bir kısım kayıtlar
ortaya çıktı. Ve 15 Temmuz
gecesi saat 21.00'e doğru Hakan
Çiçek'in Gülen ile yaptığı 4 dakikalık
görüşmenin delilleri, Çiçek'in telefonundan
çıktı. Bunlar 15 Temmuz
darbe girişiminin FETÖ tarafından
yapıldığını çok net ortaya koyan
deliller. Bunun gibi birçok delile de
kitabımda yer verdim. Zaten örgütün
yapısı analiz edildiğinde böylesi
bir kalkışmanın örgütün liderinden
habersiz yapılamayacağı çok net anlaşılıyor.
- Kitaptan 2016'nın FETÖ için hareketli geçtiğini anlıyoruz. Birkaç ay öncesinden başlamış darbe planı. Sonra Ankara'da ev tutulmuş. Toplantılar yapılmış. Haziran ayında ise darbe girişimi için düğmeye basılmış. Böylesi bir çılgınlığa kapılmalarının ve darbe yapma kararı almalarının sizce sebebi nedir?
- Şimdi FETÖ'yü
anlamak için bu örgüte
mensup askerlerin
motivasyonlarını da
bilmek gerekiyor.
Çünkü onların gerçek niyetlerini
bilmeden 15 Temmuz'u anlamak çok
zor. Bunun için kimi anekdotlara,
kendi aralarındaki konuşmalara da
kitapta yer verdim. 1 Kasım seçimlerinden
sonra hükümet FETÖ'nün
TSK yapılanmasının tespiti ve tasfiyesine
yöneldi. FETÖ için TSK yapılanması
çok hayati idi. 2016 YAŞ'ta
alınması muhtemel kararların 15
Temmuz darbe girişiminin olmasında
çok büyük etkisi vardır. YAŞ'tan
çıkacak muhtemel kararların, FETÖ'nün
TSK'daki yapılanmasını
tasfiye edeceği düşüncesi, darbe girişimine
yönelik kararın alınmasındaki
en önemli faktör gibi duruyor.
- FETÖ üyesi subayların kendi aralarında yaptıkları toplantılarda, Genelkurmay başkanı ve kuvvet komutanlarının ikna edilip edilmemesi konusu sıkça gündeme geliyor. Bunun sebebi nedir?
- FETÖ mensubu subaylar uzun
yıllar TSK'nın içindeler. Yapılacak
darbenin emir komuta zinciri ile
yapılması gerektiğinin farkındalar.
Bunun için kendi aralarında yaptığı
toplantılarda hep bu konu gündeme
gelmiş. Komuta kademesinin ikna
edilmesi çok önemsenmiş. Fakat
başka konularda öngörüleri tutmadığı
gibi bu konudaki öngörüleri de tutmadı.
Ne Genelkurmay başkanı ne de
kuvvet komutanları bu darbe girişimine
destek verdi. Hatta biliyoruz ki
darbenin karşısında durdular.
DEVLET İÇİNDE HUKUK DIŞI HİÇBİR OLUŞUMA İZİN VERİLMEMELİ
- Sizce 15 Temmuz darbe girişiminden nasıl bir ders çıkarmalıyız?
- 15 Temmuz darbe girişimi son tahlilde, devlet içindeki örgütlü bir yapının devletin yasama, yürütme ve yargı erklerini cebren kontrol altına alma girişimiydi. Bu tarz girişimlere mahal vermemek için devlette hukuk dışı hiçbir oluşuma, hiyerarşiye müsaade edilmemesi gerektiği gerçeğini görmemiz lazım. Küçük ya da büyük olsun bu tarz oluşumlara müsamaha gösterilmesi halinde devlet için nasıl büyük tehdit ve riskler doğuracağını anlamamız lazım. Devlette tek bir hiyerarşi olacak. O hiyerarşinin gözeteceği tek şey de hukuk olacak. Hiyerarşi de bellidir. Halk tarafından seçilen yöneticiler, başta Anayasa olmak üzere hukuk düzenin tanıdığı yetkileri kullanacak. Yasama yetkisi TBMM tarafından yargı yetkisi de bağımsız ve tarafsız mahkemeler tarafından kullanılacaktır. Bunları bloke etmeye, milletten yetki almadan bunları kullanmaya yönelik her türlü oluşuma izin vermememiz gerekir.