Son dönemde özellikle sosyal medyada popülerleşen bitki çayları, sağlıklı yaşam ve zayıflama amacıyla yaygın şekilde tüketiliyor. Ancak her bitki çayının "doğal" olması, zararsız olduğu anlamına gelmiyor. Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Dr. Dyt. Tuba Kayan Tapan, aşırı ve bilinçsiz bitki çayı tüketiminin karaciğer sağlığı üzerindeki tehlikelerine dikkat çekiyor. Masum sandığımız çaylar aslında organlarda adeta çürümeye mi neden oluyor? İşte detaylar…
Yakın zamanda Aksaray'da yaşanan ve bitki çayı tüketimi sonucu karaciğer yetmezliği gelişen genç bir kadın vakası, bu konunun ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Büşra K. adlı genç kadın, zayıflamak için günde zaman zaman dört fincana kadar yeşil çay ve ıhlamur karışımı tüketiyordu.
Aynı dönemde ağrı kesici ilaç kullanımı da eklenince karaciğerinde geri dönüşü zor hasarlar meydana geldi. Ellerinde kırmızı benekler, artan eklem ağrıları ve bilinç bulanıklığı belirtileriyle hastaneye kaldırılan Büşra K., karaciğer nakli olmak zorunda kaldı.
"ŞİFASI DOĞRU DOZDA!"
Dr. Dyt. Tapan, yeşil çayın sağlık açısından önemli faydalar sunduğunu ancak aşırı tüketiminin karaciğerde hasar oluşturabileceğini vurguluyor:
"Yeşil çay, yapısında güçlü antioksidanlar barındıran bir içecek. Özellikle epigallokateşin-3-gallat adı verilen bir kateşin bileşiği, kalp damar sağlığından kansere, bazı nörolojik fonksiyonlara kadar pek çok alanda olumlu etkiler gösteriyor. Ancak her şeyde olduğu gibi, fazlası zarar. Epigallokateşin, yüksek dozlarda karaciğerde toksik etkiye neden olabiliyor."
"Çalışmalarda maksimum 7 fincan içilebileceği söyleniyor ama biz 2-3 fincanla sınırlandırıyoruz ve sürekli tüketilmesini önermiyoruz. Çünkü kateşinlerin fazla alınması karaciğerde hasar yaratabilir. Kaynatma ya da demleme fark etmiyor, aşırı tüketim riskli."
ALERJİ RİSKİ DE TAŞIYOR!
Bitki çaylarının türüne göre değişen toksik dozlara ve alerjik reaksiyonlara da dikkat çeken Dr. Tapan, şöyle devam ediyor:
"Bitki çaylarının tehlikeli olmasının temel nedeni dozdur. Zayıflama amacıyla ya da ödem atmak için kullanılan bitkisel karışımların aşırı ve bilinçsiz tüketimi karaciğerde zehirleyici etki yaratabilir. Örneğin ekinezya alerjik reaksiyonlara neden olabilir, papatyagillerden alerjisi olanlarda risk taşır. 15-20 gramı aşan miktarlarda zencefil, adaçayı, kuşburnu gibi bitkiler de ciddi yan etkilere sebep olabilir."
YANLIŞ KULLANIM ALIŞKANLIKLARI VE SOSYAL MEDYANIN ROLÜ
Günümüzde sosyal medyada çok sayıda diyetisyen ve sağlık uzmanı önerisi bulunuyor ancak Dr. Tapan, bu önerilerin bilinçsizce uygulanmasının tehlikelerine işaret ediyor:
"Halk arasında çok fazla karışıklık var. Bir ürün önerildi diye ya da çevreden duyuldu diye bitki çayı kullanmak doğru değil. Aktarlardan alınan karışımların içeriği çoğu zaman bilinmiyor. Poşet çayların üzerinde bile içindekiler kısmı bazen eksik yazılıyor. İnsanlar kullandıkları bitki çaylarının ilaçlarla etkileşimini bilmeden tüketiyor. Örneğin hormonal ilaçlar, kemoterapi ilaçları kullananlar için bazı çaylar tehlikeli olabilir."
Ayrıca, aşırı miktarda ve farklı türde bitkilerin karıştırılarak tüketilmesinin de büyük risk oluşturduğunu vurguluyor:
"Çok sayıda diüretik (idrar söktürücü) çayın bir arada kullanılması, hipotansiyon gibi ciddi sorunlara yol açabilir. Bitkisel karışımlarda kafein ve tanin miktarları artar, bu da uyku problemleri, kan şekeri ve tansiyon sorunlarına neden olabilir. Bu yüzden bitki çayları mutlaka uzman kontrolünde tüketilmeli."
ÇAY KARIŞIMLARI KARACİĞERİNİ NASIL MAHVETTİ?
Büşra K.'nin hikayesi, masum gibi görünen bitki çaylarının tehlikelerini çarpıcı şekilde ortaya koyuyor.
Genç kadın, sosyal medya üzerinden takip ettiği diyetisyenlerin önerileri doğrultusunda yeşil çay ve ıhlamur karışımını zayıflamak için kullanmaya başlamış. Günde bazen 4 fincana kadar çıkardığı bu tüketim, ağrı kesici ilaçlarla birlikte karaciğerinde hasar yaratmış. Ellerinde kırmızı benekler, eklem ağrıları ve bilinç bulanıklığı gelişince hastaneye başvurmuş. İlk müdahalenin ardından durumu ağırlaşan Büşra K., karaciğer nakli olmak zorunda kalmış ve ancak organ nakli sonrası hayata tutunabilmiş.
Dr. Tapan bu vakayı değerlendirirken şunları söylüyor:
"Bu vaka, bitki çaylarının bilinçsiz ve aşırı tüketiminin karaciğerde ne kadar ciddi hasarlara yol açabileceğinin somut örneği. Yeşil çayın içindeki antioksidanlar bile aşırı alınırsa toksik olabilir. Ayrıca hastanın aynı zamanda ağrı kesici kullanması karaciğer toksisitesini artırmış. Bu yüzden herhangi bir bitkisel ürün kullanımında mutlaka uzman görüşü alınmalı, ilaçlar ve kişisel sağlık durumu göz önünde bulundurulmalı."
BİTKİ ÇAYININ ŞİFASINDAN FAYDALANMAK İÇİN 5 MADDE
Beslenme uzmanı olarak Dr. Tapan, bitki çaylarının faydalarını koruyarak risklerini en aza indirmek için şu önerilerde bulunuyor: