SOĞUK VE SERT HAVA GÖZLERİ KURUTUYOR
Kışın gelmesiyle birlikte günlük hayatın içinde bir çok alanda sıcak hava üfleyen ısıtıcılara ve kalorifere maruz kalıyoruz. Ev, iş, araba, market gibi alanlarda ve toplu taşımada klimaların üflediği sert ve kuru havayı nüfus ediyoruz. Isınmak için kullanılan klima ve kaloriferler havadaki nem seviyesini düşürüyor. Ortam havasını kurutarak, vücut dengesini olumsuz etkileyen ısıtıcıların cilt ve solunum sistemi üzerinde zararlı etkileri olabiliyor. Kuru ve nemsiz hava cildimizi olduğu kadar gözlerimizi de olumsuz etkiliyor ve gözlerde kuruluğa neden olabiliyor. Op. Dr. Özgür Gözpınar, 'kuru gözün en büyük belirtisi gözlerde aşırı yanma, batma, kuruluk hissi ve zaman zaman da buna bağlı olarak oluşabilecek aşırı sulanmadır. Kızarıklık da sık görülür.
OMEGA-3 AĞIRLIKLI BESLENME
Bunun için kalorifer ve ısıtıcı bulunan ortamlarda eğer hava kuruysa, odayı nemlendirici cihazlar veya gözyaşı damlaları kullanılabilir. Ayrıca bol sıvı alımı ve gözyaşı üretimini arttıran omega-3 ağırlıklı beslenme de faydalıdır. Özellikle kontakt lens kullananlarda bu belirtiler daha da artabilir, bu gibi durumlarda suni gözyaşı damlalarıyla beraber 1 günlük tek kullanımlık silikon lensleri tercih etmek uygun olacaktır',
HER İKLİME UYUM SAĞLAYAN GÖZLÜKLER
Çoğu insan tarafından, güneş gözlüğü sadece yazın kullanılan bir aksesuar olarak algılanıyor. Fakat güneşten yansıyan zararlı ışınlar her mevsim gözlerimizi olumsuz etkiliyor. Kışın ultraviyole ışınlarla birlikte rüzgar faktörü de devreye giriyor. Fotokromik olarak bilinen, en basit tanımla gün ışığında koyulaşan, kapalı ortamda ise rengi açılan optik camlı gözlükler; gözlerimiz için özel bir koruma oluşturuyor.